532 yazı bulundu
Sıralama :
Üst üste, aceleci bir kaç kanat çırpışı ile evin oturma odasını daha iyi görebilecegi, sokak lambasına kondu. Külah şeklindeki kaygan düzeyde aniden kayacak gibi olduysa da, sivri tırnaklı minik pençeleri ile ustalık gösterip, tutundu. Yer yer köm...
Yazarın notu; Bu hikayeyi bir dostumun ‘yazdığın hikayeler sıradan, şöyle Alacakaranlık kuşağı gibi fakat hiç yazılmamış ilginç bir konu üzerine hikaye yazabilir misin?’ demesi üzerine kaleme aldım. Konuyu bu açıdan değerlendirmeniz dileğiyle. ...
Gözlerin sahibi bu sefer onun üzerine atlamadı, geri dönüp ortadan kayboldu. Sanki peşinden gelmesini işaret etmişti. Fazla düşünmedi, meşaleyi söndürmemeye dikkat ederek duvardaki yerine yerleştirdi. Odanın içinde neredeyse tam bir tur attığı içi...
Kadın söylenip duruyordu. Son günlerde oldukça mutsuzdu. Kocasının ilgisizliği, çocukların vurdumduymazlıkları üstüne üstlük bir de zamlar onu iyice bunaltmıştı. Sorunun farkındaydı ama yine de öfke nöbetlerine engel olamıyordu. Gerçi böyle davran...
Çam ağaçları ile donatılmış, bilmeyenlerin, uzaktan park sanacağı küçük bir köy mezarlığının kemer kapısından içeriye adımımı attığımda kalbimin sıkıştığını hissettim. O nedenle bir an durup, nefes almaya çalıştım. Bir müddet sonra toparladım kend...
“İnsanlarla yüz yüze konuşarak her sorunu halledebilirsin; ama bazı insanlar gelir önüne, hangi yüzüne konuşacağını bilemezsin”. -P. Neruda- Emine PİŞİREN -“Odanızı değiştireceğiz. Servisimize erkek hasta yatırdık, onu sizin odanıza alıp,...
Ellerinde bavulları otogarın ortasında öylece kalakalmıştı. Karşılaştığı o olaydan sonra artık bu kasabada kalamazdı. Oysa o kadar emindi ki… Kocası onu asla aldatmazdı. Aldatmıştı. Şu anda istediği tek şey kendini İstanbul’a giden ilk otobüse at...
Ahmet‘in günleri giderek yoğunlaşıyordu. Okul ve dershane arasında mekik dokuyordu. Bazen şikayet etse de genel anlamda halinden memnundu. En büyük hayali üniversite anfilerinde ders görmekti. Her yorgunluğunda yakın gelecekte bir üniversiteli ola...
Hava soğuktu. Meteoroloji karın yağacağını söylüyordu. Artık hayat birkaç gün beyaz olacaktı. Sadık güneş olmasına rağmen üşümüştü. Yerinden kalktı. Sandalyesini eline aldı. İçeriye geçti. Odanın içi sıcacıktı. İşe geleli henüz bir saat olmuş...
Cenazeye katılan birkaç genç, ses tonlarını yükseltmemeye özen göstererek aralarında konuşuyorlardı: -Düşüncelerimi tam olarak ifade edemedim. Her şeyi birbirine karıştırdım galiba. Üzüntüden ne yaptığımı bilemeyecek bir haldeyim. -Bütün arkadaşl...