870 yazı bulundu
Sıralama :
Yaşam yol almalarında, susadığın ve acıktığın en olur zaman dilimlerinde, kendi kendine sayıkla ve bağışlama olan hiçbir şeyi, buz keserek… Büyüklerin, erkleri için tahtlar, silahlar ve ölüm avuntuları kurgularken henüz beşiğindeyken sen, unut...
Gözlerinde yitiriyorum, boyacı çocuğun elini tutan ve ona gülen gözlerimi. Nasıl bir açlıksa sensizlik, öyle aç olmalı Afrika ve diğer üçüncü dünya. Korkan ayak izlerini hatıralarıma sorma, korkmayan yiğit sevdandı beni ayakta tutan. Telaşlar...
Geçikmiş bi mektup aldı hiç ummadığım birisinden...Ne yazık ki dediği gibi geçikmişti... Uzun seneler yolunu ve sahibini bulamadığı bir mektup hatta bir tesadüf belki de hep yıllardır defter satırları arasında kalan, kalacak olan... Eşyalarını t...
Unutmak...Unutmak kimi zaman sevdiğini unutmak, çektiği acıyı sindirmek anlamında da kullanılır. Oysa unutabilmek o kadar kolay mıdır bir kalemde ? Yaşanan sevgi dolu zamanlar, paylaşılan acılar, matemler, sabahın oluşuna şahitlikleriniz ? Söyley...
Bizim şarkılarımız vardı, duyana sigara yaktırıp ah dedirten… Gülücükler dağıtan çocuklara biriktirdiğimiz masaldan kalelerimiz vardı, sonra onların saçlarına kondurduğumuz iyi ki varsınız tebessümleri… Cesetlerini gurbetten sılaya doğru taşıyan t...
Kağıt da yazılan bitince bunun bir mektup olduğunu anladım. Ve ağlıyordum içme dokunmuştu yazılanlar. Gözlerimi dalgalara dikerek uzun uzun düşündüm. Rakımdan bir yudum aldım ve bir sigara yaktım dumanını rüzgara savurdum. -Dost bu mektubu kime yaz...
27 Şubat 2009 Cuma - saat:00:00. Çok ayrı bir önemi var bugünün... Senin doğum günün bugün... Balık’ımın doğum günü... Doğum gününün ilk dakikası... Ne kadar çok isterdim şimdi sana mesaj atıp doğum gününü ilk kutlayan olmayı. Arayıp, sesini duyup, ...
Güneş ufuktan batmıştı, Karanlık ben geldim der gibi çirkin yüzünü iyiden iyiye göstermişti. Ay hüzünlü yüzü ile güzel bir kadın gibi bize doğru geliyordu. Rüzgar, anne sıcaklığı ile bizi kollarına almış dingin bir uğultuyla sallıyordu. Denizin nin...
Dilimi yitirdim. Ağlayan dilimi, gülen dilimi yitirdim. Güne başlayan, geceyi karşılayan sözcüklerim eğreti… Sonradan eklenen sevinçler, kırkından sonra gülmeyi öğrenen havada kalmaları yaşıyor dilim… Dilimin al, mor, sarı, mavi, yeşil, kara...
Bağışla sevilesi!Hoş geldin demek isterdim oysaki, hoş da olmuştu gelişin üstelik ama yine kırık kulplu fincan, yine çatlak bir fağfur kâse verildi elime. Bu defa billûr diye uzanmıştı oysa ellerim.Gecenin sabaha el verdiği saatlerdeki merhaban, k...