Japonca öğreniyoruz, Ders 1: Anime ve Manga...

Manga, yaklaşık olarak, 'resimlenmiş' yada 'çizilmiş' şeklinde ifade edebileceğimiz bir kelime. Yada çok bilinen tabiriyle 'çizgiroman'. Anime ise biraz daha farklı olarak, Animasyon kelimesinin Japonca karşılığı oluyor. Hani vardı ya eskiden, ilk önceleri beynimize kazınan çizgi filmler, 'Candy' ve 'Voltron' gibi. Esasında niyetim Japonca dersi faslını fazla uzatmak değil, zira bu sektörün meraklıları gayet iyi bilirler, bir Anime açılış şarkısı ile, Japonca sular seller gibi öğrenilir. :)

Benim esas Manga/Anime çılgınlığım 1990 senesinde babam Japonya'dan döndükten sonra başladı. Bana oldukça ufak boyutlarda bir 'çizgi romancık' getirmişti. Meğer orada, her adım başı bir Manga'ya veya bir manga çizerine çarpmak mümkünmüş. Babam da biz abimle çizime meraklıyız diye alıvermiş. Tabi bana getirdiği, oldukça realist bir korku mangasıydı (şiddet konusuna da pek yakında değineceğim).

Anime'yi bilinen çizgi film'den ayıran en önemli faktör ise tabi ki, buram buram Japon kültürü kokuyor olması. Burada bilinen çizgi filmlerden farklı olarak, insanların yüz ve vücut yapıları, tavırları ve konuşmaları da değişik. Ben bazı kişilrin bunu, bir kültür empozesi olarak gördüğünü biliyorum. Hatta bana çok farklı yaklaşımlarla düşüncelerini söyleyenler oldu. Ben katılmıyorum ama, sizin düşünceniz ne olursa olsun, kullandıkları yazı alfabelerinin her biri birer sanat eseri olan bir ülkeye, yazıları gibi kendilerine has bir çizim tarzı oluşturan bu insanlara son derece saygı duyuyorum. Ara sıra ülkemize de uğrayan, oldukça ciddi ve etkileyici mesajlar içeren Anime örnekleri var. Çok şükür sinemalarımız, bazı güzel örnekleri atlamıyorlar. Bu uzun metrajlı Anime'lerin genelde eleştirdiği esasında, ironik bir şekilde, neredeyse kendilerinin oluşturduğu 'farklı' bir gençlik ve düşünüş şekli. Buna benim verebileceğim en güzel örnek, "Serial Experiments: Lain" dir.Bence seyredilmeli.

Benimyazım belli bir zeka yaşının(!) üzerine çıkmış çocuklara tabi ki. Aynen benim gibi :)Tabi bu sektörün ne kadar yaşlı meraklısı olsa da, biz de bazen Anime ve Manga'ların içerdiği şiddetten etkilenebiliyoruz. Bu da ayrı bir konu tabi. Meselaaa, neden bir sonraki blog'un konusu olmasın?

Değil mi yani? :)