Umut ve vizyon dolu 100 yazı daha!

Merhaba dostlar,

100. günün ve 100. yazının ardından 101. yazımda analizlerime devam etmek ve bir yol haritası çıkarmak istiyorum. Hedefim bu yüz yazının kabaca haritasını çıkarmak ve analizini yapmak. Bu analiz ışığında gelecek için stratejik bir vizyon ve plan oluşturmaya çalışacağım.

Bu köşenin ismi “Yaşama Dair Küresel Perspektifler”. Ağırlıklı olarak yönetim, liderlik, işletme ve organizasyon konularına dair makaleler kaleme alıyorum.

Ortak temalar ve en fazla vurguladığım konular arasında 21. yüzyıla hazırlanmak, liderlik, holistik bakış açısı, sistemci düşünce, sosyal yenilik, yenilik üretmek, küresel trendler, yeni organizasyon modelleri, değişim ve adaptasyon, bilgi yönetimi ve sürekli öğrenme, sıradışı ve kreatif düşünce, ruhsallık, umut, pozitif bakış ve sosyal sorumluluk yer alıyor.

Her ay İşletme, Liderlik, Organizasyon, Yönetim, Psikoloji ve Sosyal Bilimler alanlarında BİNLERCE yeni makale ortaya çıkıyor. Artık bilgi çağından anlam çağına girdik. Geleceğin profesyonelleri, bilgiyi çok iyi süzebilen ve anlamlandırabilenler olacak. Bu köşedeki amacım, Türk iş dünyasındaki, sivil toplum kuruluşlarındaki, eğitim kurumlarındaki yöneticiler ve liderler için bütüncül ve küresel perspektifler sunarak onların geleceği ve çağı okuyabimelerine ve bilgiyi anlamlandırabilmelerine katkıda bulunabilmek.

Şimdi geçtiğimiz 100 makale ile ilgili bir toplu bir değerlendirme ve analiz yapacağım, bu da bir nevi bu köşenin okuma klavuzu olacak.

Yazı dizileri:

Şu ana kadar “Yaşama Dair Küresel Perspektifler” köşesinde yayınlanan makalelerin 44 adedi birer yazı dizisinin parçası olarak hazırlandı. Şu ana kadar dört aylık süre zarfı içerisinde toplam 11 yazı dizisi yayınlandı:

• Kişilik ve Takım Rolleri (9 yazı)
• Liderliğin dokuz penceresi (9 yazı)
• Rüzgar gibi geçti – Atlanta’dan Yönetim Akademisi Kongresi yazıları (5 yazı)
• Rocky dağlarında Banff kasabasında zirvelere ulaşmak (3 yazı)
• Atlanta Enstantaneleri (2 yazı)
• Sosyal yenilik ve hizmet içi girişimcilik (2 yazı)
• Yeni ekonomi, değişim, ve yeni dünya (4 yazı)
• Gelecek 20 yılın en önemli iş trendleri (2 yazı)
• Öğretmenler günü anısına (3 yazı)
• Biz çılgın Türkler (3 yazı)
• Küresel Ramazan yazıları (2 yazı)

Ortaya çıkan resme bakacak olursak, bu köşede en fazla liderlik ve takım çalışması konuları ile ilgili bilgi vermek için yazı dizileri hazırlanmış. Dünyada devam eden uluslararası liderlik ve yönetim kongrelerinin anında takip edildiği ve kongre izlenimleri ile oturum özetlerinin yer aldığı yaklaşık 10 yazı ve üç farklı yazı dizisi yer alıyor.

Okunma, aslında daha doğru ifadesi ile, görüntülenme sayılarını esas alarak baktığımda en fazla ilgi gören makalelerin daha kişisel, daha özel, daha duygusal, daha esnek ve daha günlük tarzı yazılmış yazılar olduğunu görüyorum.

Genel olarak en fazla ilgiyi gören, ses getiren ve olumlu tepki alan makaleler:

• Sıfır üzerine bir beyin fırtınası
• Biz çılgın Türkler 1,2,3
• Akademisyen olmayı düşünenlere: niçin doktora?
• Üniversite öğrencisine açık mektup
• 21. yüzyıl değerleri: küresel dünyada evrensel farkındalık
• 21. yüzyılda yönetim ve işletme eğitimi için 100 özellik
• Yeni yüzyılda yeni iş yaşamında yeni profesyonel için 100 vasıf
• Öğretmenler günü anısına 1: Uçan balonum nerede
• Öğretmenler günü anısına 2: Mum ışığında son mahni
• Montreal Ramazan günlüğü
• Türkiyem, Anadolum, hasretim, gurbetim
• 19 Mayıs makalesi: Bir Türkiye sevdası

Enteresan olan şu ki, çıkış noktası olarak bu köşeyi açtığımda günlük tarzı yazılar yazmayı pek ummuyordum. Hatta şunu söyleyeyim; mizah, kişisel, hatırat ve güncel yazı yazacağım hiç aklıma gelmezdi. Bu yazıların bir çoğu aslında planlanmış değil spontane olarak yazılmış yazılar. İronik olarak, en fazla ilgi gören makaleler de bu tarz makalelerim oldu.

Bu arada bana gelen e-mail ve mesajlarda en çok vurgulanan, ilgi gören, eleştiri alan, veya beğeni alan, bir nevi klasik haline gelmiş makaleler ise şunlar oldu:

• Network idealistlerini tanıyor musunuz?
• Spiral dinamikler
• Türkiyem, Anadolum, hasretim, gurbetim
• Sıfır üzerine bir beyin fırtınası
• Biz çılgın Türkler
• Üniversite öğrencisine açık mektup

Hiç beklemediğim halde (gereğinden) fazla ilgi gören ve bu yönüyle beni şaşırtan makalelerim oldu. Bu makaleleri yazarken itiraf etmek gerekirse fazla özenmedim. Bu yazılar alelacele yazılıverildiler. Ama enteresan olarak beklediğimden daha iyi geri bildirimler ve görüntülenme oranları aldılar:

• Kurumsal Sosyal Sorumluluk
• Stres Şekerleri
• Öğretmenler günü makaleleri
• Performans değerlendirmesinde Türkiye’ye uygun kültürel yaklaşım
• Şirketlerde performans ve performans değerlendirme
• Türkçe dünya dili mi oluyor?
• Sosyal yenilik dinamikleri ve Birleşmiş Milletler

Öte yandan, itiraf etmek gerekirse, çok ses getireceğini ve ilgi göreceğini umduğum ama etkisini pek hissedemediğim (bakınız: fıss.. etkisi ) makalelerim de var: (Onlar anlaşılamadılar ablaları, abileri; ama belki ileride anlaşılacaklar?)

• Papa’nın ziyareti, medeniyetler diyaloğu ve dünya barışı
• 11 Eylül sonrası: Medeniyetler buluşması mı, medeniyetler çatışması mı?
• Etkin liderlerin dokuz alışkanlığı
• Aldanan insan
• Atlanta enstantaneleri
• Hawaii’den aloha!
• 21. yüzyıla dair küresel bir ufuk turu
• 21. yüzyılda yönetim eğitiminde yepyeni açılımlar: Boğaziçi Üniversitesi Liderlik Dersi
• 21. yüzyıl medyasında interaktif portallar
• Geleceğin dört teknolojik yenilik alanı
• Yeni yüzyılda yenilik üreten şehirler
• Küresel network çağı

Sevgili dostlar,

Şimdilerde bu haritanın, stratejik analizin ve verilerin ışığında önümüzdeki 100 yazıyı planlıyorum.

Önümüzdeki 100 yazıda alışıldığı üzere liderlik, vizyon, 21. yüzyıl, bilimsel gelişmeler, stratejik yönetim, küresel perspektifler yine bu sütunlarda sizlerle buluşacak.

Bu sütunda 200. yazıya kadar yer yer sürprizler, yeni stratejik açılım alanları ve yeni konular yer alacak. Yepyeni sürpriz yazı dizilerinin müjdesini şimdiden vereyim.

Bu köşenin işlevi umuyorum ki önümüzdeki 100 yazıda daha da kristalleşecek. Türkiye’nin profesyonellerini 21. yüzyıla taşıyabilecek modelleri, kavramları, yenilikleri bu köşede gündeme getirmeye devam edeceğim.
200. yazıdan sonra ne yapacağım, yazmaya devam edecek miyim, şu aşamada bilemiyorum. Zannediyorum sizlerin tepkileri bu aşamada kararımda kritik olacak.

Takdir edersiniz ki bir köşeyi hemen her gün yazıyla besleyerek devam ettirmek gerçekten çok fazla zaman, emek, özveri ve enerji alıyor. Her hafta yaklaşık 2500 sayfa İngilizce makale okumak zorunda olan ve günde yaklaşık 13 saat çalışmak ve durumunda olan bir araştırmacı olduğumu göz önünde alırsanız, zannediyorum içinde bulunduğum zorlayıcı durum daha iyi anlaşılacak.

Şimdilik bu köşeden 200 yazının sözünü veriyorum. 200. yazıya kadar bu köşede yine iyi süzülmüş, sentezlenmiş, iyi işlenmiş, evrensel kalitede, yepyeni, küresel ölçekte, pratiğe dökülebilecek, vizyon sağlayıcı, ufuk açıcı ve bilimsel bilgiler okumaya devam edeceksiniz.

Sizin desteğinizle bu köşe bir süre daha evrensel bilgi pınarı işlevini sürdürecek ve yudum yudum bilgi, sevgi, umut ve vizyon akıtmaya devam edecek.

Her yazının benim için bir dostluk, vefa, iletişim ve paylaşım değeri var. Her yazı, çok özlediğim dostlarıma, Türkiyeme, sıcak bir selam, hasret dolu bir mektup demek.

Umarım hayatınıza bu köşe ve yazılarım vasıtası ile bir nebze anlamlı bir katkıda bulunabilirim. Ufacık bir faydam dokunduysa ne mutlu bana!

Dünyanın bir ucundan, karlı ve soğuk Montreal’den anavatana sımsıcak sevgilerimle!
Fahri Karakaş