Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ağustos '06

 
Kategori
İnsan Kaynakları
 

Mülakatta nakavt olmayın-1

Mülakatta nakavt olmayın-1
 

Meslek hayatımın özellikle son yedi yılında, işim gereği yaklaşık bin civarında iş görüşmesi / mülakat yaptım. Yaklaşık bir saatlik zaman zarfında karşımdaki insanın hayat hikayesini ve öngörülebilir yaşam senaryosunu deşifre etmede oldukça mahir olduğumu söylersem çok da megalomanlık yapmış olmam sanıyorum.

Bu yazıyı okuyan, özellikle okullarından yeni mezun olmuş genç arkadaşlar, iş arama süreci devam edenler, işini değiştirmek isteyenler ve görüşmeci olarak masanın benim bulunduğum tarafını işgal eden meslektaşlara kısa maddeler halinde kendi doğrularımdan bahsetmek istemekteyim. Her yiğidin bir yoğurt yiyiş şekli varmış, benimki de böyle. . .

Mülakatlarda masanın her iki tarafının da amaçlarına ulaşmak için eşit zamanları vardır. Ancak mülakat öncesinde hazırlık yapmak adına iş arayanın çok daha fazla avantajı bulunur. Mutlaka ve mutlaka görüşmeye gideceğiniz firma hakkında edinebildiğiniz kadar çok fazla bilgi edinerek görüşmeye gitmelisiniz. Bu sizin o işi ne kadar çok istediğinizi ve ilgilendiğinizi, değer verdiğinizi gösterir.

Doğru teknik detaylara dikkat edilerek –ki bu konuya bu yazıda girmeyeceğim- hazırlamış olduğunuz özgeçmişiniz yanınızda olsa bile sizden bir iş başvuru formu doldurmanız istenecektir. Bu formu çok düzgün bir yazı ile, özenli, okunaklı ve hiçbir maddeyi boş geçmeden doldurunuz. Bu karşı tarafa vermiş olduğunuz değerin bir göstergesidir.

Görüşmelere, randevu saatinden en az on beş dakika önce orada hazır olacak şekilde gidiniz. Geç kaldığınız bir mülakata, unutmayınız, bir puan geride başlarsınız.

Giyim tarzınız ve kişisel bakımınız son derece özenli ve hoş olmalıdır. Ancak özellikle bayanlar için kesinlikle abartıya kaçma hatasına düşmemelisiniz. Aşırı dikkat çekici aksesuar, makyaj, kozmetik ürünleri, kıyafetler ve renkler size puan kazandırmayacaktır.

Görüşme esnasında, mutlak suretle görüşmecinizle göz temasında bulunmalı, yönünüzü görüşmecinize direkt cephe verecek şekilde oturmalı, ses tonunuzu çok iyi ayarlamalı, alabileceğiniz ve bilinçli olarak yapılan ters tepkilere karşı öfkenizi yönetmek adına her zaman kontrollü olmalısınız.

Sizin için birincil amaç; kendinizi karşı tarafa doğru ifade edip, sözkonusu işi ne kadar fazla istediğiniz izlenimini sonuna dek verebilmenizdir.

İş tanımı ve firma ile ilgili sorular sormaktan kaçınmamalısınız ancak hep söylediğimiz gibi abartıya kaçmamak şartıyla. Hatta ve hatta bazı görüşmeciler, sistemlerini eleştiren soru soran ve yorum yapan adaylardan hoşlanırlar ve artı puan verirler. Şayet görüşme yaptığınız kişi –benim de dahil olduğum- bu gruptan biri ise ve bu durumu tespit edebilirseniz, soru sormaktan ve görüşlerinizi beyan etmekten çekinmemelisiniz.

Görüşmeciniz tarafından yapılan çay-kahve-su gibi teklifleri kabul edebilirsiniz. Ancak bir ikincisini kesinlikle, nazikçe reddediniz.

İlgi alanları, hobiler gibi konularda kesinlikle çok hassas olunuz. Bu soruların olduğu kısımları laf olsun diyerek kesinlikle doldurmayınız. Bunlar insanların soft değerleridir. Öğrenim durumu, medeni durum, tecrübeler, projeler, sertifikalar gibi hard değerlerinizi anlamak için unutmayınız ki bir saat iş görüşmesi yapmaya gerek dahi yoktur. Hatta bir bilgi işlem programı ile bunlara ağırlıklı katsayılar vererek hiç görüşme yapmadan bir neticeye dahi ulaşılabilir. Ama insanı insan yapan hard değerlerinden çok soft değerleridir. Bu değerleri ile bir kişinin kuruma uzun vadeli katkısının ne derecede olabileceğine dair çıkarımlarda bulunur İK uzmanları.

Bir kurumun en ana değeri, temel yapıtaşı insandır. İnsan denen varlık da beyni ve yüreği ile hareket eder. Görüşmeye gittiğinizde hem beyninizin en ince kıvrımlarını, hem de yüreğinizin enginliklerini gözler önüne sermelisiniz. Vücut dili dediğimiz dünyanın en çok konuşulan lisanını tüm maharetinizle kullanmaya çalışmalı, odadan çıktığınızda ardınızda bıraktığınız etkinin uzun süre kalıp devam etmesini sağlayacak performansı ortaya koymaya çalışmalısınız.

Bu birinci yazımızda masanın diğer yanı için, işe başvuranlar için değerlendirmelerimizi yaptık. Yazımızın ikinci bölümünde ise işveren/danışman tarafında nelere dikkat etmek gerekir hususlarını ele almaya çalışacağız dilimiz döndüğünce.

Ayrıca yukarıda anlattığımız ya da deyinemediğimiz daha birçok konu ile ilgili gelebilecek soruları memnuniyetle cevaplayacağımı; yapacağınız katkıları ise tüm okuyucularımla paylaşmaktan mutluluk duyacağımı belirtmek isterim.

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..