Dünya, bir yetim çocuğun hayata attığı tebessüm kadar masumdu aslında. Biz insanlar, dünyayı bu hale getirdik. Yaktık, yıktık, öldürdük. Düşünmedik ötesini, daldık dünyanın keyfine,..
Yürüyorum, aklımda deli sorular. Nereye varacağımı bilmeden. İnsan o kadar değişik bir varlıktır ki, daima ötelerde bir şeyler arar. Yakınında olanı görmez. İşte ben de yürüyorum, değişik diyarlara..
Bunu ben sana yazıyorum ama sen bunu bilmiyorsun. Belki de hiçbir zaman bilmeyeceksin. Belki de bilmemen en hayırlısıdır; kim bilir... İçimde patlamaya elverişli, o kadar cümleler var ki. S..
Her şey kepenk arasına yuva yapan kuşların sokağımızı terketmesiyle başladı. Sonra büyüdü binalar, büyüdükçe büyüdü, göğümüzü deldi… O toprak kokulu sokakların yerini mor asfaltlar aldı, ye..
''Biz yağmurun altında oynayan çocuklarız, işler kötü giderse, ne olacak? Bu dünyanın sonu değil...