Bazen incinir ve incitirsin; insanız işte kör noktalarımız var, zaaflarımız en az farkındalığımız kadar. Bir geçmişin var; yakın tarih gibi. Sorsalar anlatırdın tüm canlılığı ile bazen güler bazen ..
Kuşluk vakti düş uykusu hali; bilemediğim fakat yolunu ayrıntıları ile duyumsadığım sade bir yolculuktu çıktığım. Hayatımın en büyük oyununu kurguluyordum. Adı düş oyunu olmalıydı. Kurduğum bu oyun..
Ay’ın rengi vurmalı yüzüne, Aydınlanmalı karanlığın belirsiz saati. Ve görmelisin, Yıldızların gökyüzünde anlamlı olduklarını. * Kökleriyle toprağa bağlı ağaç gibisin. ..
Hayatın tutulacak sabit bir penceresi yok aslında; nerden bakarsanız onu görürsünüz. Nasıl olduğunuz ne hissettiğiniz sadece sizin varoluşunuzda yer bulan küçük fakat önemli unsurlarla ilgili. Haya..
Hayallerim, kelebeğim, masallarım, gökyüzünün maviliğinde yükselen heybetli dağlarım, çam ormanlarım, güneşim, ayım var. Unutmadan hayallerime renk sunan bir lamba cinim var bu gece. Ay ışığında ..
Yazmak neden bu kadar ağır? İfade edilen anlamından yoksun mu bırakır? Bu nedenle mi bütün kaygılarım? Tam anlatma ihtiyacım bundan mı doğuyor? Gerçeğin kalbinden vurup geçmek var. Bütün gerçekler ..
Gibilerle yaşanan bir hayatın; masal tadında olmasından kimler rahatsızlık duyabilir ki? Yaşanan gerçeklik ile hayalini kurduğum hayali bir hayatın verdiği mutluluk denk olabilir mi? Öyleyse kendi ..
Sessiz bir limanım şimdi, Gelenleri çoktan uğurladım Ne çok hikaye biriktirdim gidenlerin ardından Gidenin arayışı ve kalanın yalnızlığı var şimdi…
Eskiden duyguları tarif eden kelimeler sanırdım ve kendimi usta bilirdim bu uğurda oysa şu an anlıyorum ki asıl olan yazılamayan, kelimelere dökülemeyen tarifsiz duygularmış. Kelimelerde ki netlik ..
Hayata karşı bir yönüm hep küskün kaldı; melankolik ruh halim mi diye düşünüyorum bazen fakat hayır daha fazlası; bireysel yenilenmenin gücü inkar edilemez fakat toplumsal acının gölgesinde kalıyor..
Eczacılık mesleğimin yanında Edebiyatın da olmasını istedim çünkü çok sevdim. Yazma eylemi; hayalle..