Ben değil ama :) Teyze :) Ekrandaki Vanlı teyzem diyor öyle :) TRT Belgesel'de kedi belgeselleri serisinden ''Van Kedisi'' bölümünü izliyordum; orada rastgeldim teyzeye :) O bölge..
Üzerinde ıhlamur kaynasın... Portakal kabukları yansın... Yanındaki minderde oynayan yavrunun yanakları al al kızarsın... Üzerindeki kapaktan alevlerin dansı tavana vursun... Üşümü..
Evet :) Hayattan nasıl keyif alıyorsak onlardan da öyle keyif alıyoruz. Jölesinden köpük köpük kremasına, baklavasından kemalpaşasına kadar hepsinin de tadını çıkarıyoruz :) Tatlı sade..
En sevdiğim tatlılardan birisi lokum. Ufaklarını seviyorum ama. Her çeşidini :) Güllüsünü :) Fıstıklısını :) Çifte kavrulmuşunu :) Kaymaklısını :) İlla kahvenin yanı..
Diziyi beklerken rastladım Hababam Sınıfı filmlerinden birine. İzlemeye başladım. Mahmut Hoca yine toplamış ganimetleri, çocuklar kalmış sigarasız, çare düşünüyorlar. İçlerinden birinde..
Daha dışardan baklava neyim almam. Tatlıcılar maliyetleri düşürmek için işin ucuzuna kaçıyor, şerbet için mısır şurubu kullanıyorlarmış. Yağ da tereyağı değil, tereyağ aroması katılan palm..
Akşam iş çıkışı eve bazen geze geze geliyorum. Metrodan inince alışverişimi de yapıyorum. Bizim orası zaten çarşı. Herşey var. Lazım olanı almış olsam da fırından yeni pişmiş ekmek..
Geçen arkadaşımla öğle saatinde yemeğe gidiyoruz, bahçedeyiz. Durdu ''aaa fıstıklar'' dedi Bahçede fıstık çamları var. Yere dökmüş fıstıklarını. Biraz giderken biraz gelirken topla..
Daha önce hiç görmemiştim :) Hastane ortamı farklı olur malum :) Önceki işyerimde de öğle tatilinde herkes dışarı giderdi. Abiler öğle arasında ne eder, ne yapar, nasıl vakit geçirir bu..
Sabah trafiği malum... İşe gitme telaşında aceleci insanlar... Hızlı hızlı adımlarla yürüyorlar. Metroda sanki dünyanın sonuna gelmiş gibi uçarak iniyorlar merdivenleri. Otobüs dur..
Kendi halinde biriyim, ziraat mühendisiyim. Emekli oldum ve kendi işimi kurdum. İzmir'de yaşıyoru..