Küçücük gözlerden yüreğinize akanlardan birer demet yaparak, yaşama direnmenin pırıltılarını biriktiriyorsunuz. Her güne başka bir inatla başlayıp, gülümseme nedenleri ararken nedensizlikler içinde,..
İsteksiz başladınız mı bir güne hiç? Sadece üzerinde battaniye, elinde kahve, kitap, fonda ruhunu dinlendiren bir müzik. Hayata isteksiz olmak. Nefes almak bile zor geliyor bu gün. Kar ya..
Gittin… İçimde ki çocuğu da alıp gittin. Sevgili, bu ilk ayrılık mı seninle yaşadığımız? Benden gittin mi sen hiç. Özlemle yoğrulacak artık varlığın, sevgin; özlemle perçinlenecek.
Sen varsın…. Anlamlardan anlamlar yüklenen bir günün sabahı… Sen varsın, günüme gün katan, yüzümdeki gülümsemeye, kalbimdeki çarpıntıya, varlığınla kazandırdığın mutluluğa neden olan sen vars..
Bir ekimdi kattığımda seni kendime… Bir ekimdi sonbaharıydı geçmişimin…. Bir ekimdi içimde ektiklerimin hasatının…. Bir ekimdi gönlümden sana kıyıldığım nikahın…. Bir ekimdi varlığ..
Her kent kendi içinde bir karakter yaşatır. Kentlerinde karakterleri vardır gibi gelir bana. Anmaktan, düşünmekten keyif aldığım farklı bir kenttir Tokat. Kendi karakteri olduğuna inandığım, ha..
Keşkesiz yaşamlar çizmek isteriz kendimize, yaşadığımız, düşündüğümüz, konuştuğumuz her cümlenin altında bir keşke yatmayan, pişmanlıkların yakmadığı, inceden hesaplarla boğuştuğumuz bir yaşam ol..
Mutluluk vermeli, huzur vermeli varlığın, gülümsetmeli, düşündürürken anlam katmalı, seni sevmek can yakmamalı… Cana can katmalı… Ama öyle olmuyor nedense, seni hissettiğimde solumda canlana..
Acıtarak gülümsetiyor içimdeki sen. Giderken yanında götüreceklerini kazandırmaya başladığında bahar çiçeklerini hazırlıyordu. Sen gülümsüyordun, baharın çiçekleriyle gelmiştin. Sesin melodiliyd..
‘’ 19’uncu yüzyılın büyük İngiliz ressamlarından Wiliam Hollant Hunt’un bir bahçeyi anlatan tablosu Londra Kraliyet Akademisi’nde sergileniyordu. Hunt’un ‘’ Evrenin Işığı ‘’ adını verdiği bu tabloda g..
Sıcağıyla bilinen memleketimde bir kış gününde geldim dünyaya. Bütün tezatlıklar hayatımda farklı r..