Işıklar kamaştırdı gözyaşı değil.. Yabancı değilsin sen tüm bunlara... İlkokul toplu fotoğrafında da gözlerin kamaşmıştı.. aynını söylemiştin.. sigaraya ilk başladığının pişmanlığında da.....
Beklemeden başlasana!... Başladı!.. "Sen hep.. Hem de!.." "Hava durumunu gözleyeceksin!.. Yürüyeceksin!.. Günaydın zamanları ne güzel... Sabah ekmeği....
Yürüsün!.. diye başladı!.. Anlatacakları ne kadar çok değil!.. " Kaç kez sandın?.. yenildiğini yenildiğin diye "bildiğini".. Ne demek? Önce diye düşündü.. uzun yanıt!...
Ne mi?... Dinle!... Nasıl mı?.. algılayacaksın!.. Bir çok var!.. Sıralamayı deneyecek!.. Aç!.. Yok!.. Bir çok var ları anlatma dili çok az!.. etkili.....
Anla!... Seyret... Anlatacak!... Daha emin... "Yürek işi" ayrılık.. Birlikte!... harikalık... hem de harika dışılık.. Karşılaşma!.. belki ayrıl..
Tartışma kültürü oluşmamış toplumların tipik davranış özelliği Yasaklamak.. Yasak istemek.. Yasak isteyen biriyle tartışma nasıl olur?.. Olmaz!.. Her şey tartışılabi..
Kopya çektiğiniz ülkenin adı değildi… Yaşadığın yerin.. Ortaklaşa sürülen tarlada payına düşen de eşit değildi senin!… Dert bile etmedin… İlk sınıfsal temellerin… Sana düş..
anlarim ürkmeyi, korkmayı anlarım “ben” çıkarcılığını anlamak ne kötü şeylerden… “ağlıyorum”, “ölüyorum”u anlamam… Korkmak, “henüz” saygı duyulacaklard..
Düşünmek gerek.. Çıkar sağlamak mı yazmak?.. Ne yapacak Blog idaresi?.. Ne yapacak Editör?.. Yazmaktan ne anlamak gerek.. Paramı verecek?.. Ünvan mı? yemek m..
Öylece duruşun tarifi mi? İşte öylece duruşun tarifi mi diyeceğiz… Yükledikleri salt apolitik olmak değil elbette… Kavrayışın tüm inceliklerine öyle planlı girmişler ki, artık tedavisi çok zor bir..