Martı çığlıklarına astım yüzümüKalktığım sabahlara küfrettim doyasıyaEllerinden tuttum güneşiÜşüdü güneşDoğduğum gecenin sabahınaBir kadının koynunda girdimTeninde tükettim..
Tekil hayat soluyorum, Sokakları üşüyor bu kentinDüşüyor kaldırımlaraGecenin ağız suları, Susmaklı bir ağızdan.Martı avlıyor bir balıkçıBalıklardan utanarak.Elleri cepler..
Çoğul yalnızlıklar biriktirdimKüskün şehirlerdePabuçlarımda geçmişin tozuEskitmedim ellerimiGözlerim hâlâ dokunduğun gibiKalabalıklar doğurdu güneşZil takıp oynayacak şimdi..
Pimi çekilmiş hayaletler aynamda, Gözkapaklarımdan düşüyorsun dudaklarıma, Papatyaların göbeği gibi sarı, Yıldızlar kadar uzak bir şehirdeyim, Çığlık kokulu akşamlara asıyorum cesedimi..
Âdem ile Havva cennette gezerlerken âdemin aklına yasak meyve ve Şeytan gelir. Havva’ya sorar.Âdem: Havva! Yav biz bunca zamandır cennette geziyoruz, tozuyoruz ama ben ne yasak meyveyi gördüm ne ..
Kendimi kusuyorum avuçlarıma, Bir kadını boğuyorum düşlerimde, Karabasan silueti üşüşüyor başucuma, Kırmızı pabuçlu bir akşam çalıyor kapımı, Bir kadın ölüyor kendi zehrinde.Ce..
Melankoli zamanlar peydahladım, Irzına geçtim sevdaların, İhanet tünedi başucuma.Kırdığım bütün kalplerle dalga geçtim, Zar attım kadere, Bozgun yarınlar edindim.Seni h..
Kır saçla mevsimler kapımdaMartı çığlıklı geceYağmur kokulu ellerin uzakŞehirler dolusu heybem bomboşKinayesini yitirdi kurduğum cümlelerMiras kaldı sendenMiras kaldı şizofren ..
Sabaha satırlar kala düştü elime sancısı, Kalemin ucunda büyüdü mürekkep, Büyüdükçe kadınlaştı, Kadınlaştıkça ağırlaştı.Düştü sonra beyaz bir sayfaya, Anne karnına düşer gibi...
kıskanır gecedokunduğun her teni, kusar ayrılığı karanlık.ayakuçlarına biriktirdiğin gitmelerdolanır ayaklarına, kıskacındadır artık hayatzamanın…kemirir yarınlarını, bügü..