Bende hep dağlar gibi ağaçlar biledim Sürme diye gelincik çektim kirpiklerime… Ay doğuyor… Ay doğuyor… İpek lacivert ibrişim kaplı gece… Nere baksam Tık nefes… Ne ça..
Merhaba olsun Bir bardak çaya Isıtıyorsa içimi Ta yürekten Sıcacık bir merhaba… Tek bir güne sığdıramadım Kendi doğurduğu günü güneşi İğilip bakmadı bile yüzüme<..
İnsansı topraklardıCeviz dalından seğirtmişMavi kanatlı bir kuşun kanadından Gel Diye haber uçuran…Bırak demişGölgesi kısa sürer köksüz ağaçlarınGüzelliği bir bahar…
Rüyadan bir geceydi Kuyudan çeker gibi çıkarmıştım Bir bir Başlarını dünyaya yıkmış Müteveffaları… Lal sohbetlerdi Ardı kesilmeyen Cancağızım Dalgalardı kıyıl..
Günaydınım…Tebdili mekandan feragat iklimim…Seni gül kurusu şark çıbanım…Seni leyli işledim gamzelerime…Kelimeye ne hacet…Söze ne gam…Şifaen ben..
Zinnureyn katreymiş vakti dem/in, Münevver haleymiş vakti demin. Ukba değil andaymış, an, demin, Zülfüne ram olmuş ebr, nar dem/in. ..
Ne yatar ki şu yıldızlar koynunda geceninBir dirhem kapamadan gözleriniUyuduk mu sanırlar…Ben başkaBenimkisi düş arsızlığıIslak kanatlarımı ısrarlaBoğma..
Birinci tekil şahısımHalden halsiz…Yönden yönsüzDurumdan sabit‘Ben’ den türemiş cümleBen olmasam sankiBeş paralık değeri yokYek alemin…..
Bir şey var anlamadığımBir şey var ki oyun bozanTam dizmişken prizmalarıKare kare üst üsteŞirazesi kayıyor tepetaklakHiç yoktanDevriliyor renklerim…..
Hiç söylemezdi ama beni duyduğunu anlardım. Sessizdi kelimelerim ve o, her harfini daha mahrecinden çıkmadan bilirdi. Anneannem, çok sert bir kadındı. On üç yaşında üvey anne tarafından çok fak..