Kötü, iyiye; yanlış, doğru’ ya katlanamaz… Herkesin katlanamadığı bir şey vardır muhakkak ki… Benim de katlanamadıklarım var… Herkes gibi… Katlanamadığım en önemli şey samimiyetsizlik… Beni sevebil..
Hepimiz, bir şekilde içimizi dökmek istiyoruz yaşadıklarımız neticesinde… Kimi insan şiddetle gösteriyor bunu, kimisi yazarak… Ben genelde yani içime atmadığım zamanlar yazarak gösteriyorum… Paylaş..
İki ayrı kelime… İki ayrı anlam… Bu yaşıma kadar hayattan pek çok ders aldım. Hani derler ya bir musibet bin nasihatten iyidir diye, sonuçları huzur verici olmasa da hakikaten doğru bir söz… Keşk..
Aslında birkaç gün önce yazacaktım “ Bir gün “ başlıklı yazımı. Lakin artık teknoloji olarak geri kalmış bilgisayarımın azizliğine uğradım. Bilgisayarımın ekranı karardı ve tekrardan başlat düğmesi..
Belki de atabileceğim en iyi yazı başlığı bu şu an... Hayatımın belirli dönemlerinde belirli insanlar oluyor... Ve doğal olarak bu insanlar iyi veya kötü izler bırakıyorlar hayatımda... Ve ömrüm ol..
Uzun zamandır yazmamışım... Halbuki duygudan ve düşünceden yoksun bir insan değilim. Yeni bir okul, yeni başlangıçlar derken yazmayı ertelemişim. Belki de hiç bir zaman kurtulamayacağım bu erteleme..
Gönül ister ki bu güzel memlekette acıya dair kelimeler dökülmesin satırlara... Ölümün yaşı olmaz elbet ama tıpkı çocukluğumuzda düşündüğümüz gibi yaşlanınca ölsün insanlar... Ama gerçek öyle değil..
Değerli memleketimin güzel yürekli insanları, dünyanın herhangi bir yerinde bu yazımı okuyan her kim var ise bu mübarek Ramazan ayında sizden Adrasan için bir ricam olacak. Eğer olanağınız ..
Profesyonel bir yazar olsaydım bile herhalde yine aynı başlığı atardım… Cayır cayır memletim… İnsan kendi sıkıntılarını yazmaya ve bahsetmeye utanıyor böyle durumlarda… Yazmayalı bir hayli..
Yüreğimde taşınmaz bir ağırlık… Gece gibi karanlık umutlar… Ne kelimeler çare ne de defalarca yazmak… Henüz on dört günlük bir bebek…. Ve al bayrağa sarılı bir tabut… İçinde yatan bu aziz vatanın ş..