Koltuğuna uzanmış kitap okuyordu. Sıradan bir geceydi. Her akşam yaptığı gibi önce köpeği Maksi’nin yemeğini vermiş, daha sonra kendisine orta şekerli bir akşam yemeği hazırlamıştı. Akşamları çok y..
-Başka bir akşam. Dedi nazikçe. Kapattı kapıyı. Odasına doğru yürüdü. Odanın kapısını açtı. Elbiselerini çıkarttı. Pijamalarını giydi. Banyoya gitti. Dişlerini fırçaladı. Yatağına uzandı ve..
Ağlamayı bırakalı tam 9 yıl olmuştu. Gözlerinden silmiş atmıştı yaşları o karanlık günde. Bir sonbahar günüydü. Öğle vaktini gösteriyordu saatler. Okula gidiyordu. Sabahçı değildi. Öğlenciydi Melek..
Bu dokuz yılda önce kızını, sonra karısını kaybetmişti Mahir. Yalnızlık kaderiydi sanki. Etraftan uzaklaştı iyice. Doğru dürüst dışarı çıkmaz evde ve iş yerinde geçerdi vaktinin çoğu. Bu günde her ..
Soğuk bastırmıştı iyice. Kış gelmiş sobalar yanmaya başlamıştı. Zengin olanlar kömür derdine düşmüyordu, apartmanlarında kalorifer vardı. Mahir zengin olmayanlardandı. O da her kış olduğu gibi bu k..
Tüm cumartesi gününü soba kurmakla geçiren Mahir, Pazar gününü kendine ayırmak istiyordu. Gündüz epey yorulmuştu soba kurarken. Ama akşam, sobanın üzerinde demlediği çay bütün yorgunluğunu almıştı...
Öğleden sonra üç sularıydı saat. Parkta kitap okumaya dalmıştı Mahir. Elinde kitap, kahverengi ince kareli desenli paltosu ve yine kahverengi tonlarında kasketiyle adeta bir dedektifi andırıyordu. ..
Ali artık okul çağına gelmişti. O’da akranları gibi okula gitmeliydi. Dila, Ali’yi mahalledeki “Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu”na Kayıt ettirmişti. İlk günlerde zorlansa da zamanla alıştı Ali o..
Dila kendi evine geçip ilk iş sobanın içinden akşamdan kalan külü boşalttı. Birkaç kuru tahta parçası ve ufak çapta kömürü kovaya yerleştirip daha çabuk yanması için içerisine biraz da gaz yağı dök..
Kış, ufaktan şehri terk etmeye başlamıştı bu zamanlarda. O soğuk yalnızlık, yerini baharın kalabalık sıcaklığına bırakıyordu yavaşça. Kışlıklar toplanıyor, yerini mevsimlik ince giysiler alıyordu. ..