Karadağ'da nerelere gidilir

Sizlere Karadağ gezimden bahsetmesem ve oraları anlatmasam olmazdı... Çünkü gitmenizi, görmenizi ve en az bizim kadar keyif almanızı dilerim. Özetle diyebilirim ki... Büyülendim.

Oralara kesinlikle doyamadım ve  bir daha gitme niyetindeyim. Yakın mesafede ama güzel bir tatil yapmak isteyenlere faydalı olacağını ümit ettiğim bilgi ve gözlemlerimi paylaşmak isterim. Bir dönem kendimde Saraybosna, Belgrad ve Karadağ hakkında bilgi araştırırken, çok da fazla bilgiye erişememiştim. Oysa burnumuzun dibinde saklı cennetler var. 

Biliyorum, çoğumuza uzak ve meşakatli görünüyor bu tatiller.. Yurtiçinde güneye inivermek çok daha kolay. Ama emin olun ne bu kadar eğlenebilirsiniz ne de bu kadar ekonomik olur. Bende harita okuyamayanlardan, organize olamayanlardanım. Gezi programım olmaz asla, çünkü derin ve uzun uzadıya bir araştırmaya giremem. Sıklıkla vaktim olmuyor, üstelik tembelimde... Neyse dönelim konumuza.

Sizlere en pratik ve kısa yoldan, kısa bir özet : Karadağ'da gezmeniz gereken üç şehir; Budva, Kotor ve Tivat'a nasıl giidilir, nasıl gezilir?

Uçuşlar Karadağ’ın başkenti Podgorica’ya yapılıyor. Aynı zamanda havlimanının da ismi. Küçük bir havalimanı. Dönüşte, uçuştan bir buçuk saat önce alanda olsanız yeterli. Buradan Budva’ya üç şekilde gidebilirsiniz, ya daha önce internet üzerinden kiraladığınız ve sizi alanda karşılayan araç ile ya sizin transferinizi belli bir ücret karşılığı yapacak araç ile ya da toplu taşıma ile. Araba kiraları oldukça makul seviyede, imkanınız varsa kiralamanızı tavsiye derim çünkü üç şehir arasındaki geçişte ve alan gidiş dönüşünde çok rahat edersiniz. Kaldı ki beachler/sahiller daha çok dışarıda ve araba gerekiyor. Transfer edilmek isterseniz ortalama olarak kişi başı 30 euro talep ediliyor. Toplu taşıma ile gitmek isterseniz, önce taksi ile havalimanından otogara gitmeniz gerekiyor ve bu da size 10-12 eur taksi + 3 eur otobüs ücreti olarak maliyet getirir. Özellikle 2-4 kişi gidilen tatillerde en ekonomik olanı araba kiralamak.

Budva Karadağ’ın en ünlü tatil beldelerinden. Denizi harika olduğu gibi, gece hayatı diğer yerlere göre daha hareketli. Dolayısıyla gençlerin daha rağbet ettiği bir bölge.  İçinde küçük bir oldtown (tarihi eski şehri) var ve benim sizlere tavsiyem, mümkünse bu bölgede ya da bu bölgeye yakın konaklamanız. Ben malum ve ünlü otel rezervasyonu sitesinden günlük 20 euroya oda kiraladım. İçine kahvaltı dahil değil. Ancak belirtmek isterim ki oldtownda neredeyse her 3-40 metrede bir börekçi ve gevrekçi var. Onlar da simite gevrek diyor ve doğal olarak mutfak kültürümüz çok yakın. Yani kahvaltı esasen pek sorun değil. Bizim kaldığımız otel, son derece merkezde, küçük, şirin ve ortalama bir konfordayken arkadaşlarımız Butuaresidence Otel adlı, bir tık daha konforlu bir otelde konakladılar. Bu otel ve Avala otel (oldukça büyük ve lüks) Oldtowna iki üç dakikalık yürüme mesafesinde şık oteller. Kahvaltı da veriyorlar. Keza Oldtownın içinde hosteller de var. Oldtownın dibinde marina ve upuzun bir halk plajı var. Plaj boyunca pek çok restaurant ve pub göreceksiniz. Budva Oldtownu gezmeniz sadece yarım gününüzü alacak. Kalan tüm zamanlarınız sahillerde geçecek. Bu halk sahilinden Hawai Adası’na her yarım saatte bir küçük motorlar kalkıyor. Adadaki denizin halk plajındaki deniz ile ilgisi yok, oldukça farklı ve muhteşem. Akvaryum gibi bir deniz. Bu arada belirtmeden geçmiyeyim, yanınızda muhakkak deniz ayakkabısı olsun. Orada sahillerin tamamı taşlık, kum yok. Ben bildiğim halde almadan gittim ama o kadarını tahmin etmemiştim, siz yapmayın. Adaya gidiş geliş 5 euro. Eğer önce Sveti Stefan adasının etrafından dolaşıp sonra adaya geçmek isterseniz, ücret 5 euro ve ben tabii ki size bunu tavsiye edeceğim. Blog’un başlığındaki  fotoğaf, Sveti Stefan adasına ait. Adada yemek ve içmek imkanlarınız var, ücretler oldukça makul. Beach club bir iki tane var ve bizdeki gibi sizi canınızdan bezdirecek gürültülü müzikler yok. Alttan hafiften bir müzik, şahane bir manzara ve nefis bir deniz, mutlu insanlar…

Akşamında Budva sahilinde çok lezzetli deniz ürünleri yiyebilir, nefis şaraplar ve yerel biralarından içebilirsiniz. Jadran ve Porto adlı Restaurant’lar oldukça şık, sahilde ve sıcak, keyifli. Fiyat performansları fena değil.. İnsanları son derece güleryüzlü ve sıcak. Mekanların neredeyse tamamında wi-fi var. Sakin ve keyfili bir akşam yemeğinden sonra, sahildesıralanmış 3-4 gece kulübüne gidebileceğiniz gibi, oldtownda Czeff (jeff) ve Greek, Casper gibi Pub’lara da gidebilirsiniz. Hepsinin ortak özelliği gece saat 1’de kapatmaları. Bütün mekanlar müziği anında kesiyor. Kulüplerde dans edip kurtlarınızı dökebilir ya da Czeff’in harika müziklerinde tam bir yaz akşamı keyfi yapabilirsiniz. Yok hayor ben devam edicem, saat 1 beni kesmez derseniz, şehre girişte tepede yer alan ve taksi ile kısa bir zamanda ulaşabileceğiniz Top Hill’de geceyi bitirebilirsiniz. Muhteşem bir şehir manzarası, büyü bir gece kulübü ve müzikler çok iyi.

Türkiye’de herhangi bir gece kulübü ya da Pub’da ödeyeceğiniz rakamların yarısı ile farklı bir kültür ve ülkede kaçmış olmanın keyfini yaşayın derim ben. Ertesi gün Jazz beach, Morgen beach ya da Astoria Beach’e gidebilirsiniz.

İki günün sonunda Kotor’a geçtik. Daha sakin ve yine çok çok keyifli bir şehir. İki şehir arasındaki mesafe 20-25 dakika araba ile. Muhteşem manzaralar, büyük ve buram buram tarih kokan çok iyi korunmuş bir Oldtown yine. İçinde pek çok otel ve hostel var. Ben merkeze yürüme mesafesinde bir otelden yine gecelik 20 euroya rezervasyon yaptırmıştım. Oldtown liman/marinanın dibinde. Limanda gün içinde çok büyü yolcu gemileri demirlemiş oluyor. Dolayısıyla şehir turistlerle dolu. Bu merkezi gezmeniz de yarım gününüzü alır. Budva ilgili olarak da yazmayı unuttum. Her iki şehirde de kale var. Budvadaki daha küçük ve oldtownın içinde, Kotor’daki ise daha büyük ve daha yüksekte. 1500 basamak çıkmaya varım derseniz, nefis bir manzara sizi yukarıda bekliyor olacak. Oldtown’ın içinde gezerken, tarih sizi içine alıp çekiyor emin olun. İnsan oralarda yüz yıl önceki hayatın nasıl aktığını merak ediyor. Yapılar, evler, kiliseler o kadar iyi korunmuş ki.. yerel danslar sergileyen küçük ekipler, yerel folklorik kıyafetleri giymiş kızlı erkekli grupları görebileceğiniz gibi, şarabınızı yudumlarken meydanda duvara yansıtılan eki filmleri de izleyebilirsiniz. Şehre girdiğinizde, limanı geçer düz devam ederseniz, solunuza indiğinizde bu yola paralel bir de sahil yolu olduğunu fark edersiniz. Her iki yolda birbirine paralel ve denizi görüyor olmakla birlikte alttaki sahil yolunu kullanmanızı öneririm. Bizim sahilde Boğaz ve yalılar nasıl ise, aşağıdaki yolda da öyle güzel manzaralar, evler ve küçük iskeleler görecekisiniz. Yol üstünde yine uygun fiyatta, harika lezzette Restaurantlar var. Deniz kıyısında, muhteşem bir dinginlik ve manzara da sıcak çorbalarınızı içersiniz. Yemeklerde genelde kişi başı 10-15- max 20 euro ödüyorsunuz ve dikkat edin porsiyonları fazla büyük.

Bu noktada size tavsiyem yine Kotor’un dışına çıkıp Perast Beach gibi farklı beach clublara gitmeniz. Ortamlar çok elit, düzgün, yeme içme kısmı nefis.

Tivat Kotor’a sadece 10-15 dakika mesafede. Buraya günübirlik gidebilir akşamına havalimanına, Budva’ya ya da Kotor’a dönebilirsiniz. Waikiki beach ve bir beach daha var. Zaten ikisi var ve herkes biliyor.

Diliyorum bu yazı size yardımcı olur. Ben derim ki gözünüzü karartın ve Karadağ’a mutlaka gidin. Bir, bir buçuk saat mesafede, yanı başımızda; kimsenin kimseye karışmadığı, yerel halkının son derece güleryüzlü olduğu, tatile gidenlerin süslenip püslenip şov yapmak için gitmedikleri, o insanların olmadığı, gerçek turistlerle dolu nefis bir köşe var. Eğlenceli, yüzmeli gezmeli, tarih kokan bir tatil fırsatı..

O zaman ne diyoruz? İyi tatiller efendim :)