Bugünlere nasıl geldik!

15 Temmuz darbe girişiminden sonra başltılan temizlik hereketi her yeri herşeyi süpürüyor. Ülkede yaşayan herkes sanki son elli yıldır bu  topraklarda yaşamıyormuş, 15 Temmuz günü uzaydan gelmiş gibi bugünlere nasıl geldiğimizi soruyor. Bir şaşkınlık sorma gitsin. Bu hainler nerden çıktı diye bir hayret bir hayret...

Bu düşünceler içinde kırkbeş yıl önceye gidiyor aklım. 12 Mart 1971 öncesi günler. Muhtıradan bir iki ay öncesi. Kuleli Askeri Lisesi'nde Konferans Salonu. MİT, Genel Kurmay ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nden birer istihbarat uzmanı gün boyu ülkemizde o günlerde faaliyet gösteren siyasi örgütler, amaçları, hedefleri, çalışma yöntemleri hakkında bilgi veriyor. O günden iki pano çok belirgin hafızamda:

Birincide Türkiye'deki sol örgütlerin 43 adet olduğu. Bu dağınık fikriyatın geçen bunca zamanda pek değişmediğini görüyorum.

İkincisinde o zaman sağ olarak nitelenen bir partinin temsil ettiği görüş ve hedefler:

1. Camilerinin tümüne hakim olmak,
2. Milli Eğitimi kontrol altına almak ve yeniden şekillendirmek,
3. Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak ve gelecek komuta kademelerini ele geçirmek,
4. Üniversitelerin yönetim kademelerini ele geçirmek, bunun için akademik çalışmalara ağırlık vermek,
5. Hakim ve savcı yetiştirerek yargıyı kontrol altına almak,
6. Devletin önemli yönetim kademelerini yani köşe noktalarını ele geçirmek... Daha başka hedefleri olduğu anlaşılıyordu ama hafızamda yer tutanlar bunlar. Geçen kırk beş yıl içinde bu işlemlerin aksatılmadan hedefe yüründüğünü aslında milletçe izledik. Siyasilerimiz zaman zaman karşı çıktı, temizleme işlemi yapmaya çalıştı; zaman zaman bu eylemleri çeşitli etkenlerle destekledi. Yaşadığımız günlerde içinden darbeciler çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri bu benzeri sağ ve sol eylemcileri farkettikçe içinden atmaya, temizleme çalıştı. İşe siyasetçi karışınca bu işlem zaman zaman sekteye uğratıldı. Askeri Şura karalara konulan şerhlerin de bu temizlikleri aksattığını, eylemcilerin hedefe yürümek için TSK içinde yuvalanmalarına yol açtığını kabul etmek yanlış olmaz kanısı yaygın. Hele bu amaçları güdenlerin ordudan atıldıktan sonra korunması, bu yönde yasal düzenler yapılmasının da üzerine tuz biber diktiği görüşü de hakim. Bu günler de geçecek. Türk Milleti bu vartaları en sağlıklı şekilde atlatacaktır. Önemli olan aklı selimle hareket etmek, kaş yaparken göz çıkarmamak, özellikle Türk Halkı'nın gönlünde yeni yaralar açmamaktır.