Çağlayan adliyesinde öldürülen DHKP-C üyeleri

Çağlayan adliyesinde öldürülen DHKP-C üyelerinin ileri sürdüğü şartlardan biri de bazı kişilerin (galiba bazı polislerin) kurulacak devrim mahkemelerinde yargılanması idi. Bu gençler böylece adaletin sağlanacağına, hukukun üstünlüğünün sağlanacağına, demokrasinin sağlanacağına falan inanıyorlardı herhalde. Büyük bir ihtimalle de bu inançlarında samimi idiler.

Ben size bildiğim kadarıyla ve genellikle devrim mahkemelerinin bazı özelliklerini yazayım :

1) devrim mahkemelerinde hukukçu üye yani hukuk tahsili yapmış  hakim veya savcı bulunmaz.

2) devrim mahkemelerinin kararlarının temyizi yoktur, verilen kararlar nihai kararlar olup bu kararlara bir üst mahkemede itiraz hakkı tanınmaz.

3) kararların çoğu idam, az  bir kısmı da beraattir.

4) mahkemelerin hepsinde değilse bile büyük çoğunluğunda avukat yoktur, olsa bile avukatlara fazla söz hakkı tanınmaz veya savunmaları dikkate alınmaz.

5) avukatların ileri sürdükleri delilleri toplamakla veya incelemekle vakit kaybedilmez, kararlar genellikle bir veya iki celsede verilir ve aynı gün veya ertesi gün infaz edilir.

Allah böyle devrim mahkemelerinin olduğu günleri göstermesin, böyle mahkemelerin olduğu düzenleri isteyenleri, methedenleri, özleyenleri, özenenleri de islah eylesin.