Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '18

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Döviz Krizi, Merkez Bankası ve Ekonomi Yönetimi

Döviz Krizi, Merkez Bankası ve Ekonomi Yönetimi
 

1991 Körfez Krizi, 1994 Döviz Krizi, 2001 Döviz Krizlerine muhatap olmuş bir uzman olarak 2009 dan beridir Faiz-Döviz Politikasının akılcı olmadığını defalarca yazmış olmamın bilinciyle 2018 yılı Ekonomi (döviz) Krizini farklı açıdan özetle tekrar yazıyorum.

Ekonominin dengesinin ilk aşaması Dış Ödemler Dengesidir; yani reel döviz girdileriyle döviz çıktılarının eşitliği hatta reel döviz girdisinin fazla olmasıdır. Dış Ödemeler Dengesi açık veriyorsa ve bu açık dış borçla hatta kısa vadeli dış borçla karşılanması vurguncuların (spekülatörlerin) oyunlarına muhataplıktır ve spekülatörler istedikleri zaman kendi lehlerine kriz üretirler.

Dış Ödemeler Dengesinde eşitlik veya fazla üretmenin anahtarı faiz oranıdır. Faiz oranı yükseldikçe döviz kuru düşer, döviz kuru düştükçe uluslararası rekabet gücü kalmadığından ihracat ve turizm cazibesini kaybeder aksine ithalat ve dış turizm cazip hale gelerek reel döviz çıkışı artıp girişi azalarak Dış Ödemeler Açığı artmaya başlar. Bunun sorumlusu ‘Özerk Merkez Bankasıdır’ 

Yukarıdaki özet analizlerle yüksek faiz ve düşük kurun ekonominin ana tuzağı olduğunu ifade etmeye çalıştım, sanırım anlaşılmıştır.

Yüksek faiz düşük kur ikilemi ihracatı ve turizm zorlaştırıp ithalatı ve dış turizmi cazip hale getirirken Ödemeler Dengesinde açık vermekten öteye iç üretimin ve gelen turistin azalmasına neden olarak istihdamın ve dolayısıyla GSMH nın azalmasına neden olurken Vergi Gelirlerinin de düşmesine neden olmaktadır.

Yukarıdaki ifadelerin toplamı; faiz politikasının döviz kurunu böylece Dış Ödemeler Dengesini de belirlemekten öteye ulusal ekonominin performansını düşüren ana faktör olduğunu açıklamaya çalışmaktadır. YİNE ‘borç yiyen geleceğini yer’ özdeyişine paralel ‘dış ödemeler (cari) açığı yani borcu artan devlet, geleceğini satıyor demektir’ alacaklı güçler bir gün kapıya dayanır ve lokmanızı alır.           

Kim iktidara gelirse gelsin Dış Ödemeler Fazlası verecek politika üretmelidir, üretmek zorundadır. Aksi takdirde ‘spekülatörlerin istedikleri zaman cari açık kaynaklı döviz ve ekonomik krizler üretmeleri devam edecektir.’  

Bu kapsamda 2002 -2017 dönemi Maliye ve Ekonomi Bakanları ile Merkez Bankası Başkanları kamuoyuna açıklama yapmalıdırlar. 

Medyada konuşulanları izledikçe Dış Ödemeler (cari) Dengesinin ana faktörü olan 'Faiz - Döviz Kuru' yönetiminin sorumlusunun olmadığı yani krizden kimsenin sorumlu olmadığı gibi bir algı oluşmaktadır. Sorumlu kurumlar ve yöneticler tanımlanmalıdır.  

 Kadri KANPAK

 

 
Toplam blog
: 617
: 1221
Kayıt tarihi
: 03.12.07
 
 

Her kesimi anlama ve kabullenme bilincimle; her kişinin asgari yaşam şartlarına sahip olabildiği,..