Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Şubat '18

 
Kategori
Dünya
 

En Son Uçak Kazaları - Hepsi Astana Süreci Ülkelerinde...

En Son Uçak Kazaları - Hepsi Astana Süreci Ülkelerinde...
 

Bir ay içinde ikisi faciayla sonuçlanan 3 büyük sivil havacılık uçak kazası yaşadık.

Kazalardan üçüncüsü bugün İran’da meydana geldi. İkincisi geçen hafta Rusya'da ve üçüncüsü de bir ay önce Türkiye’mizde.

Son iki kaza faciayla sonuçlandı.

İran’da bu gün İsfahan yakınlarında düşen yolcu uçağında 6’sı mürettebat olmak üzere 66 kişi yaşamını kaybetti.[1]

Bundan bir hafta önce Moskova’daki Domodedovo havaalanından kalkan bir yolcu uçağının kalkıştan kısa süre sonra düşmesi sonucunda mürettebat dahil 71 kişi yaşamını yitirdi.[2]

Bir ay önce, 15 Ocak 2018 tarihinde Ankara – Trabzon seferini yapan uçak iniş esnasında pistten çıkıp birkaç metre mesayfeyle denize düşmekten son anda ve tamamen şans eseri kurtuldu. Faciayla sonuçlanma tehlikesi atlatan uçakta mürettebat hariç, 162 yolcu vardı.[3]

Komplo teorilerine mutlaka ihtiyatla yaklaşılması gerekir ancak gerçeğin bazen komplo teorisi olabileceği varsayımıyla yadsınması da gerçeklerin kimi zaman gözden kaçmasına yol açabilme tehlikesi taşır.

“Baba” filminde miydi, emin değilim. Bir replik vardı. Film kahramanı; “bir gün içinde bir kişiyle karşılaşırsam selam verir geçerim… aynı gün içinde ikinci kez karşılaşırsam tesadüf olabilir derim, ancak üçüncü kez karşılaşırsam, çeker vururum…” diyordu.

Bu, bir mafya babasının paranoyası olabilir. Ancak bu evhamın o alemde yersiz bir endişeden çok gerekli bir tedbir olabileceğinde de sanırım filmin tüm izleyicileri hemfikirdiler.

İkisi faciayla sonuçlanan son 3 büyük uçak kazasının üçünün üç komşu ülkede ve de üstelik an itibariyle dünyanın en büyük askeri ve siyasi krizinin çözümüne yönelik birlikte hareket eden en önemli aktörleri olduğu aklıma gelince bu tesadüf bana ilgi çekici geldi.

Düşünsenize…

Suriye krizinin ortak çıkarlar ekseninde çözülmesi yönünde birlikte çaba gösteren bu 3 önemli ülkenin 3’ünün de peş peşe benzer felaketlerle karşı karşıya kalmalarında bir gariplik olamaz mı?

Hele de her türlü insanlık dışı, ahlak dışı, akıl dışı… saldırıların, katliamların, suikastlerin olduğu şu dönemde ve şu coğrafyada, olup biten bunca tesadüften işkillenmek için hiç mi sebep yok?

Bu üç ülkenin çözmeye çalıştıkları krizin karşı tarafındaki ülkelerin ve güçlerin sahip oldukları teknolojik imkanlar, uyguladıkları acımasız yöntemler ve bitmez tükenmez alavere dalavere yetenekleri de denkleme dahil edilirse, Astana Süreci ülkelerinin başına peş peşe ve sırayla gelen bu olayların tesadüf olduğunu ileri sürmek yine bu kadar kolay kabul görebilir cinsten diye savunulabilir mi?

Bilmiyorum.

Ben kafama takılan bu soruyla huzursuz oldum, evham veya komplo teorisi paranoyam olabileceğine kendi kendime ikna olmakta zorlandım..

 

Kenan IŞIK

 
Toplam blog
: 432
: 2964
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

Mülkiye mezunuyum. Emekli müfettişim. Ankara'da yaşıyorum. S'oligarşi isimli kitabı yazdım. Kitap..