Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '17

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Evlilikte mutluluğun formülü

Evlilikte mutluluğun formülü
 

Evlilik


Bulunduğumuz çağın şartları, çok fazla çaba harcamaksızın bir şeyleri başarmamıza imkan tanıyor. Sahip olduğumuz meslekleri bile kolaylaştıracak pekçok teknolojik alet mevcut. Ancak bir şey var ki gelişen teknoloji bu konuda bize yardımcı olamıyor (Hatta tam tersine olumsuz etkileri var, ancak konumuz bu değil): Evlilikte mutluluk ve huzur. Ailede huzur nasıl sağlanır, evlilikte mutluluğun formülü nedir gibi soruların cevabı ise yine bizde saklı.

 

Evlilikte Mutluluğu Getiren Birkaç Öneri   

 Malumdur ki bir binayı ayakta tutan ne tuğlalarının sağlamlığı, ne görsel güzelliğidir. Binayı ayakta tutan esas nesne, temelidir. Aileleri uzun ömürlü yapan da, ailenin kuruluş aşamasının sağlıklı olmasıdır. Bu da ancak evlenecek gençler arasında uyumun aranması ve karşılıklı anlayışa dayalı nişan alışverişleri sayesinde mümkün olur.

   Pekçok nişanlılıkta görülmektedir ki; güle oynaya söz kesilmekte, ancak bundan sonra işin rengi değişmektedir. Bir taraf istedikçe istemekte; diğer taraf ise bilendikçe bilenmektedir. İşin neticesinde düğün arefesinde sabırlar taşmakta, iki taraf birbirinin gözünden düşmektedir. Belki oracıkta atılıverecek nişan, yapılan masraflara acınarak evliliğe dönüşmektedir. Peki böyle birbirini kırmış, birbirine bilenmiş iki kişinin evliliğinden hayır beklenebilir mi?

    Düğün biter, “O alınacak, bu alınacak!” diyerek konuya karışan herkes evine çekilir. Gelin ve damat kırgınlıkları, kızgınlıkları ve kabarık faturalarıyla başbaşa kalırlar. Netice bazen erken gelen bir boşanma kararı, bazen de ele güne ayıp olur kaygısıyla süren bir işkence devresi…

 

Evliliği Kurtarmak Mümkün mü? 

   Buraya kadar vermek istediğimiz mesaj şu: Bu yazıyı henüz evlilik arefesine gelmeden okuduysanız bu uyarıları dikkate alın. Asla evliliği mobilya ve kuyumcu dükkanı açıp  sermayeyi ortağınıza yüklediğiniz bir iş anlayışıyla başlatmayın. Mobilyalar ve altınlar huzur vermediği gibi, bunlar yüzünden borca düşmüş bir adam da huzur vermez insana…

   Peki diyelim bu yazıyı okuduğunuzda her şey için çok geç. Bir cahillik ettiniz ve çoktan bu savaşı başlattınız. Ortalık kötü başlayan bir evliliğin enkazı ile doldu. Bu durumda evliliği kurtaracak bir şey yok mu? Sadece bu tarz meselelerin değil, evliliğin hasar gördüğü her durumun bir çözümü var elbet. Siz yeter ki meseleleri çözmeye istekli olun.

   Kötü başlayan evliliklerde çözüm, hatayı tek tarafta aramadan kendi kusurlarımızı da fark etmemizle başlar. Bu kusur vaktiyle işlenmiş sonra terk edilmiş bir hata bile olsa bunun özrünü dilemeyi bilmemiz lazım. Ancak böyle yaparsak eskiden kalma kinleri evliliğimizin temelinden silebiliriz. Bu yönde gösterdiğiniz çaba mutlaka eşinizden karşılık bulacaktır. Hatalar kaybettiğimiz çocuklarımız değildir, sahiplenmeyelim.

   Evlilikte mutluluğun formülü olarak gösterebileceğimiz ikinci çözüm yolu ise, evliliği bir savaş gibi yaşamaktan vazgeçmektir. Kim daha sert çıkarsa, kim önce diş geçirirse, vs. Lütfen uzun yıllardır evliler diye, her evlinin verdiği akla evlilikte mutluluğun formülü gözüyle bakmayın. Ama şuna bakabilirsiniz: İki taraf da bu evlilikten mutlu mu, huzurlu mu? Bazı evlilikler 1. Dünya Savaşı’nda Almanya ve Türkiye’nin müttefik olması kadar uyumsuz ve zorunludur aslında. Ama sırf insanlar ne diyecek kaygısıyla, dile düşmek korkusuyla sürer gider. Sürsün de zaten, lafımız sürmesine değil, birbirine zehir edilmesine. Ah insanoğlu, biraz da eşim benim hakkımda ne düşünüyor desen de evinin içinde sabırlı ve anlayışlı olsan... Elaleme gösterdiğin güleryüzü eşine göstersen ne olurdu?!

   Evlilikte mutluluk getiren üçüncü formül karşılık beklemeden vermek. Neyi mi? Güleryüzü, ilgiyi, sevgiyi, huzuru, muhabbeti, zamanı, vs. Evlilik için gösterilen özveri, tıpkı alışveriş yapıp ücreti kendine ödemeye benzer. Yani çabalarınız mutlaka yine size döner. “Hep ben mi alttan alacağım, hep ben mi susacağım?” diye düşünmeyip sabır gösterirseniz, eşinizin bir zaman sonra size karşı değişmesini sağlarsınız. Güzel ahlak ve sabır, bir gün mutlaka meyvesini verir.

   Eşlerin kendi aileleriyle eşleri arasındaki dengeyi iyi kurmaları da evlilikte mutluluğun formülü olarak sayabileceklerimiz arasında... Bu yüzden evlendikten sonra düşman aileye gelin/damat olmuş gibi sürekli ailenizle ilgili gerginlik çıkarmanıza gerek yok. Eşiniz ailenizi sizin kadar sevmiyor olabilir, sizin kadar görüşmek istemiyor olabilir. Bunu ne ağız dalaşıyla, ne karşı atağa geçip onun ailesine sayıp dökerek düzeltemezsiniz. Bu ancak esnek davranarak ama bir taraftan da ne kadar üzüldüğünüzü hissettirerek düzeltebileceğiniz bir durumdur. Hiç kimse zorlanarak iyi bir şey yapmak istemez. Siz ne istediğinizi hissettirin, bırakın adım ondan gelsin.

   Bir evlilik dışarıdan müdahaleyle değil, içten kendini iyileştirerek kurtulabilir ancak. Yine de yeni evlilerin acemi olmasından dolayı büyüklere büyük bir görev düşüyor: Evlenecek gençlere güzel nasihatler vererek, evliliğin maddeci bir anlayış üzerine kurulmasını engellemek. Evlatlarını eşiyle kendileri arasında seçim yapmaya zorlamamak. Aksi halde her geçen gün artan boşanma oranlarının daha da artması muhtemel. Kağıt üzerinde devam eden, ama hakikatte bitmiş evlilikler ise istatistiklere geçmese de oldukça fazla.

 

   Buraya kadar saydığımız tavsiyelere daha pekçok madde eklenebilir. Ancak evlilikte mutluluğun formülü olarak gösterilebilecek ana maddeler bunlardan ibaret. Erkeklerin ‘bey’, kadınların ‘hanım’ olduğu evlilikler; can çekişen evlilik müessesesini kurtarabilir. Böyle evliliklerin örnek gösterilmesi sayesinde, evlilikte mutluluk oranlarını artırmak mümkün olacaktır.

 
Toplam blog
: 5
: 1319
Kayıt tarihi
: 28.09.13
 
 

Teknoloji ve internet haberleri hakkında zamanımız oldukça yazmaya çalışıyorum. Genel işimiz SEO ..