Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '16

 
Kategori
Deneme
 

Hayalperest

Hayalperest
 

Kapı kilitlenir, ocaklar kontrol edilir, fişler çekilir... Daha sonra girilir ruhundan hafif bir yorganın altına. Ayaklar birbirine sürtülür ısınmak çabasıyla. Sessiz gece dinlenir. Sessizliğin anlattığı masalları, yalnızca içinde gürültüler kopan duyabilir. Düşlerinin ortasına düşüverir düşünceler.
Mehtap, perdenin altını deşeler. Duvardaki yelkovansa, tek sesidir zamanın geçmek bilmediği yüreğin. Üst katta çekiştirilen sandalyeler duvarı yumruklar, çıtırtılar dokunur kulağa bilinmedik.  Umudu, yırtılmış anılarının köşesine takılır da kalıverir. İçinden de uzakta gibi gelir. Dalgınlığında boğulan bir çift göz buğulanır. Yumruğundaki öfkesini sıkıştırır tırnaklarının arasına. Dilinin ucunda biriktirdiği virgülleri yutkunur. Tarağına takılmış her bir saç teli, başka bir gem vuruşudur sabırsızlığına. Yarım kalmış cümlelerinin bitişi, henüz tadılmamış duygularında saklıdır.  Ve daha tadacağı her duygu, yalnızlığını kalabalıklaştırır. En içli özlemleri, en derin iç çekişlerini doğurur. İki kaşının arasına oturan kızgınlığı, çocukluğunun ellerinden tutar. Bu yüzdendir kıvılcımında sönen saman alevleri... Telkin edilmek tesellisine yabancıdır, yüzleşmeye tanıklığından. Yüreğindeki fırtınayı savmak yerine, onunla savrulmayı öğrenir. Eserken getirdiklerini, esip götüreceklerine düğümler.
Bir yankıdır kulağında hala, ezberini fısıldadığı oyunun gururlu alkışı. Perde açılır, perde kapanır. Seyirciler dağılır, oyuncular kalır. Boğazını gıdıklayan sahne tozu, gerçek hayatından alıntılar taşır.
Uykusuzluğuna dargındır. Uykusunda bile dalgındır... Hiçbir şey düşüncelerin kemirdiği bir huzursuzluktan daha ürkek değildir ama. Ama hiçbiri, yüreğinden yangınlar yükselen birinin nefesi gibi isli de değildir... Nihayetinde, yastığın altına sıkıştırılan el yumruktur. Ve bir hayalperest, başucunda nöbet tutan huzurun hayaliyle uyur...

 
Toplam blog
: 13
: 561
Kayıt tarihi
: 14.04.16
 
 

Yazar ..