- Kategori
- Türkiye Ekonomisi
Yolculuk Nereye?
Ülkeleri birer gemiye benzetebiliriz. Gemiler ne şaşaalı kamaralar, ne gösterişli güverteler, ne de amiral kıyafetli kat görevlilerinden ibarettir. Ona buna emirler yağdıran otoriter kaptanlar da gemilerin tamamı değildir. Gemiyi dalgalı denizlere dayandıran ve güven içinde hareket ettiren motorları ve omurgası birinci önemi taşır. Ülkenin motoru ise kesinlikle ekonomidir.
Gazetelerin baş sayfalarına baktığımızda hemen hemen aynı tür haberleri görüyoruz. Haberler hep kaptanın konuşmalarına, kamaraların konforuna, sağdan soldan geçen gemilere ait. Allaha şükür omurga sağlam ama motorların durumu yani ekonomi hiç de anlatıldığı gibi değil.
Enflasyon %14 e dayandı. Tabii bu enflasyon sepetinin ortalama değeri. Eline geçen paranın büyük bölümünü gıda ve enerjiye harcayan kesim için durum hiçte öyle değil. Hükümet muhakkak ki açıklanan resmi yüzdelere bakarak çalışanın ve emeklilerinin mağduriyetini bir ölçüde gidermeye çalışacaktır ama bu koca yangina birkaç kova su ile müdaheleden başka bir şey değil. Alım gücü sürekli azalıyor.
İşsizlik oranları çift hanelerde sabitlenmişken Merkez bankası 2018-2020 enflasyon hedefini %5 olarak görüyor. Bu enflasyon, bu işsizlik ve bu öngörü??? Nasıl olcak hiç belli değil. Hele ki o dönem seçim dönemi. Mümkün görünmüyor. Üstelik uzun yıllardır imalat yerine ithalatı, tasarruf yerine borçlanmayı, bu sayede sahte bir lale devri yaşamayı ön gören ekonomik anlayış maalesef duvara dayanmış durumda.
Motorlar bitiyorum diye feryat ediyor. Bu durumun hemen, şimdiden başlayarak bir an önce düzeltilmesi lazım. Bunun için de zihniyetin tamamen değişmesi gerek. Yani çok üretim- az tüketim, çok tasarruf – az borçlanma dönemie geçmek lazım. Tabii mevcut yönetim ve o yönetime alışmış düşüncesizce borçlanan bir kesim ile bu yapılabilir mi? İşte asıl cevasplanması gereken soru bu. Bu soru ışığında tekrar soralım. Yolculuk nereye?
İzmir 07/12/2017