- Kategori
- Şiir
Acının dili
gazeteden alıntı
ölümün soğuk yüzünü unutmuş insanoğlu
farklı sesler çıkarıyor ağız ağza duran diller
hoyrat sevinçlerle nârâlar atılıyor
tuvalde çizilmek istenen yeni bir sonbahar
bahara hazan şarkısını söyletiyorlar
her dem batıda yürüyen bilir mi ki doğuyu
algıladıkları tek şey fukara avuntusu
oysa bizim ilkbahar umudumuz var hâlâ
eşkıyaya hayına çıksa da adımız
kocaman bir deniziz biz/ kocaman
ölüm pahasına karaya tırmanan
içlerinde memleket türküleri yanan
balıklarımız deryalar kadar
susturulsa da dilimiz
durmaz/ kuşlar gibi şakır kalemimiz
garip insanımın manzaralarını çizer
ya/kılan/saklanan kitapları yeniden yazar(ız)
koyulaşsa da kan akışı
bırakacağımız aksisedayı
bizim gibiler bilir
bundandır sapa sokakları geçmemiz…
yüzümüzde patlayan is
yak/maz/amaz
yakamıza iliştirilen düşmanın ateşi
yüreğimizdeki göz görür gizleneni
kurşun işlese bedene
geçmez ki acıdan taşmış yüreğe
umutla tutunduğumuz yer Tanrı’nın kolu
bundandır kurak bozkırlarda yeşermemiz
alışmışız kurşunun hızına
bir gider bin geliriz
söylenmemiş sözlerden
can evimize düşse de ateş
vatana sevdaya y e m i n l i y i z
fikrimiz firarda mapusa sığmaz*
karanlık gecede bile
sönmez güneş ruhumuzda
seslendirdiğimiz s e s
kardeşçe ve de insanca yaşamak isteği yalnızca
ya bu yanda / ya da öte yanda
bir sırat vardır geçilecek
ki anahtarı kalptedir
ey halkım kurtuluş savaşını u n u t m a
büyük fikirler büyük metanetlerle geçilir
beyazın gölgesine tutunan
kör bir insanın hislerini duyumsamayanlar
bilsinler ki açılacak bu sis…
Hâdiye Kaptan
(c)-Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve /veya temsilcilerine aittir.
*Sezen Aksu