Adımı nasıl duyurdum?

Tatilimi geçirdiğim ve ortalama üç ay kaldığım Didim’de her yıl kültür sanat etkinlikleri ve imza günleri düzenleniyor, katılan yazarlar hoparlörde “anons” ediliyor. Aşağı yukarı onbeş yıldır buraya tatile gelirim. Akbaba, Gırgır, Varlık, Türk Dili gibi birçok dergide yazılarım çıktı. Yazı yaşamım 45 yılı aştı, 20 kitabım ve ödüllerim var. Adıma ve eserlerime şair yazar sözlüklerinde, edebiyat ansiklopedilerinde yer verildi ama burada bana nedense yer verilmiyor. Belki beni tatilde rahatsız etmek istemiyorlar…

Çok şükür! Geçenlerde adımın hoparlörde duyurulma onuruna eriştim. Nasıl mı? Nüfus hüviyet cüzdanımı kaybetmiştim. Böylece meramıma eriştim!

SÖNEN ALEV

Bir zamanlar Alev adında genç ve güzel bir kıza aşık olmuştum. Kız tutkumun farkındaydı ama beni ve duygularımı görmezlikten, bilmezlikten geliyordu…

Bir gün dayanamayıp yanına yaklaştım ve kendisi için yazdığım şiirimi okudum. Şiirimi nasıl bulduğunu sordum. İtici bir bakışla:

“Fazla yaklaşma yoksa alevimle yanarsın” dedi, şuh bir kahkaha attı.

Havalı tavrı, saygısızlığı, şımarıklığı canımı sıktı. Ağzımdan şu sözler dökülüverdi:

“Güzelliğinin alevi sönünce

Etrafından el ayak çekilince

Sen de beni mumla ararsın!”

Erhan Tığlı