Türkiye- Güney Kore ilişkilerinin 50. yılı konserleri ve ‘müzikli söyleşiler’

7 Ağustosta Antalya’da başlayan konserler dizisi, Güney Kore’de 9 ayrı kentte 9 konserle 25 Ağustos da sona erdi. Antalya’daki konser ve G.Kore’deki konserlerin (konsere katılan sanatçıların bilgileri ışığında) farklı açılardan değerlendirmesini, değişik görüşlerle anlatmak isterim.

7 Ağustos gibi Antalya için çok sıcak bir günün seçilmesi zorunluluktan kaynaklansa da, iyi bir seçim olmamıştı. Zamanında yapılamayan duyurular, müzikseverlere istenilen ölçüde ulaşılamadığını kanıtlamıştı. Çağrılı izleyenleri de gözönünde bulundursak da sıcağın etkisini

alkışlarda bile hissetmek mümkündü... Kendisiyle görüştüğüm ADSO Müdürü Ahmet Rahtuvan, zaman darlığı nedeniyle tarih sıkıntısı ve duyuru eksikliği olduğunu, bunun da katılımı etkilediğini belirtmişti. Üstelik konser ücretsizdi de...300’e yakın izleyici olduğunu tahmin ediyorum.

G.Koreli şef Lee Joung-Wuk’un yönettiği Antalya Devlet Senfoni Orkestrası, solist kemancı

Özcan Ulucan’a da eşlik etti. Konuk solist flütist Lee Yerin ve soprano Cha Sueng-Hee’de konserde yer alan sanatçılardı.

W.A.Mozart’ın flüt konçertosu, Gershwin’in ‘Summertıme’, F.Tüzün ‘Esintiler’, N.Paganini 2. keman konçertosu 1. bölüm ve A.Dvorak’ın 8. senfoni 1 ve 4. bölümler seslendirilmişti o akşam... Alkışlar yetersizdi...gönülsüzdü. Özcan Ulucan bile enfes kadansına karşılık alamayınca ‘bis’ çalmadı. Konser salonlarında ender görülen bir durum ama, o akşam hiç ‘bis’ yapılmadı aslında. Bütün bu olumsuzlukları Antalya’nın dayanılmaz sıcaklarına ve zamansız gün belirlenmesine yorduk.

TRT-3 (Radyo) Çarşamba günleri sunulan, “Müzikli Söyleşiler” de bu hafta konuk, Naci Özgüç’dü. Vefa Çiftçioğlu’nun hazırlayıp sunduğu proğramda Türkiye-G.Kore konserleri ve koşulları tartışıldı, konuşuldu.

Bu program, yurt genelindeki müziği konu alan tüm etkinliklerden bilgiler sunmakta. Ankara’dan Şefik Kahramankaptan, İzmir’den Üner Birkan, İstanbul’dan Kemal Küçük ve Antalya’dan Evrim Şahinkaya Kaplancık içinde bulunulan haftanın etkinliklerini duyurmaktalar. Kemal Küçük ve Antalya’dan Kaplancık yoktular bu hafta, bilgilenemedik. Ama (bir ek bilgi)Antalya, Opera ve Bale’nin salon onarımı nedeniyle, uzun bir sorun yaşayacağa benzemekte.

Müzikli Söyleşiler’de şef Naci Özgüç, G.Kore’deki konser ve opera salonlarını anlattı genel olarak. Hem de iç çekerek. Özgüç, 9 ayrı kentte 9 konser verdiklerini ve birbirinden muhteşem salonlardaki akustiği anlattı uzun uzun. Bir örnek içimi acıttı ne yazık ki: G.Kore’de bir üniversite kampusundaki konser salonunun bir örneğinin, bizim büyük kentlerimizde bile olmadığını belirtmişti... İzmir’den bağlanan Üner Birkan’da bu konuda Naci Özgüç’ü destekler şeyler söyledi.

Klasik müziğin kültürel soruna dönüşmesinden konuştular. Soruna dönüşmesi, elbette ülkemizde yaşanan bir olgu. Bu batı kültürüne, Çin ve G.Kore’de nasıl sahip çıkıldığı, nasıl uyum sağladığı örnekleriyle anlatıldı. Bu alandaki yatırımları, verdikleri değer ve nitelikli opera ve konser salonları anlatıldı.

Daha önce bir görüşmemizde ADSO Müdürü Ahmet Rahtuvan, G.Kore konserlerinden aldıkları hazzı anlatmıştı. Özellikle salonlarına övgüler çok fazlaydı. 2000 kişilik den aşağı salon yok diyordu Rahtuvan.Bir de akustiğine hayran kalmışlar. Özel panellerle sağlanmaktaymış akustik...Bu bilgileri Naci Özgüç ve Üner Birkan’da onaylamış oldular.

Bunları yazıyorum, bir yandan da Antalya’da ki ilk konseri düşünüyorum. 800 kişilik salonda 300’e yakın izleyici ve ‘bis’ bile yapmadan sahneden inen sanatçılar gözümün önünde.

Ulusal kültür politikalarımız, bizim özlemlerimizin uzun süre devam edeceğini gösteriyor.

foto: Konserler dizisinin Antalya ayağı (7 Ağustos 2007)AKM