Ağaç hareketi ve Alevilik

(Bu ülkede konuşulamayan hiçbir şey kalmayacak) 

Sevgili Aleviler! Tarih boyunca olduğu gibi bugün, hatta yarın da Türkiye devleti tarafından bu ülkenin asli unsuru olarak görülmeniz mümkün değil; sizi kabul etmiyorlar, onaylamıyorlar, sadece durumu idare ediyorlar. Çünkü sizler bu ülkede ciddi bir güçsünüz.

Türk olmasaydınız nolurdu? Tıpkı Kürtler gibi dışlanır mıydınız yoksa sizi de yok sayarlar mıydı? Bence sizi kurtaran şey aynı milletten olmanız yani Türk olmanız.

Siz bu ülkede ciddi bir güçsünüz ama gücünüzden çekinildiğini ya da kale alındığınızı sanmıyorum. Hükümetlere hiçbir talebinizi(üstelik bazıları makul iken) kabul ettiremediğinize göre siyaset üzerindeki ağırlığınız sayınız ve gücünüz ile orantılı değil.

Artık Alevilik ders kitaplarında yer alıyormuş. Ders kitaplarında ateşe tapanlar bile yer alıyor. 10 milyon insanın inancını yazmasınlar mı? Sizler de hemen kandınız, inandınız. Özgürce cem yapıyor ve bunları da TV’lerde yayınlıyormuşsunuz. Ucunda reklâm varsa, yani iş biraz ticarete dökülmüşse (TV’ler ibadetinizi babalarının hayrına naklen vermiyorlar) satanist ayinleri bile televizyonlardan yayınlanır.

Resmi devlet düzeninde, Anayasada, kanunlarda sizden hiç bahsediliyor mu? Herkesin kimliğinde dini İslam yazıyor. İslam ile Sünni Müslümanlığın kastedildiğini biz biliyoruz. Seni kabul etmiş olsalar kimliğine Alevi yazarlardı. Devletin resmi ideolojisi aynen şöyle: Türkiye topraklarında hâkim inanç Sünni Müslümanlıktır; geri kalan batıldır.

Ha, devlet iyi niyetli bir amaç üzre yani ülkenin selametini düşünerek, kardeşçe yaşayalım diye gerçekten ülkede barış amacıyla vatandaşlar arasında Alevi Sünni ayrımı yapmıyor olabilir. Ama yani sen gerçekleri ortaya koy, yine ayırma değil mi?

Adamları koyun sayar gibi sayıyorsun; sayıları belli değil. Alevilerin vergileriyle sadece Sünni Müslümanlara hizmet eden Diyanet işleri başkanlığı kuruyorsun; çaycısı bile Alevi değil. Meclisin içine cami yapıyorsun, cem evine cümbüş hane diyorsun. Alevilik belki benim de inanmadığım bir yol. Ama yani biz inanmıyoruz diye yanlış mı oluyor? Milyonlarca insanın gönül verdiği bir inanç saygıyı hak etmiyor mu?

Bu satırlar bölücülük gibi algılanabilir ama söylenenler doğru ise gerçekleri ortaya koymak lazım. AB’nin kapısındaki bir ülkede bunlar yazılıp konuşulabilmeli, gerçekten iddialar doğruysa üzerine gidilmelidir. Zaten haksızlık ve yanlışlara karşı Alevi toplumunda ciddi bir başkaldırı yok. Devletin bekası ve ülkenin saadeti için her zorluğa göğüs geriyor, örnek bir vatanseverlik gösteriyorlar. Öyle ki AB çevrelerinin kendileri için “Azınlık” ifadesini kullanmalarını kabul etmeyip “Biz azınlık değiliz, bu ülkenin asli unsuruyuz” diyerek devlete bağlılıklarını göstermişlerdir.

Alevilerin ayrı bir millet olarak kabul edilmeleri kadar saçma bir şey olamaz. Yani böyle bir şey varsa birlikte gülelim. İnançlar milli bütünlüğü bozmaz, insanları ayırmaz. O zaman ateistler de ayrı bir millet. Bir ülkede insanların değişik inançları olabilir. Aynı soydan geliyorsa ve aynı dili konuşuyorlarsa aynı millettir. İslam’ın cumhuriyeti olmaz. Yani dünyada bugün aynı dinden olduğu için ayrı bir devlet kurmuş millet yoktur. Mesela Alevi cumhuriyeti diye bir şey olur mu?

Devlet kendilerini Alevi olarak ifade eden vatandaşlarının bu halinden memnundur. Elbette memnun olacak; vergi veriyor, askerlik yapıyor ama buna karşılık hiçbir hizmet almıyorlar.

Devlet malum vatanın bütünlüğünü gerekçe göstererek biz insanlarımız arasında Alevi Sünni diye ayrım yapmıyoruz diyor. Ben Alevilerin avukatı değilim. Aleviler ya da Alevilik beni ilgilendirmiyor ama yani şimdi ben bu ülkede yeni bir düzen kurma iddiasıyla ortaya çıkmış isem önce insanlarımı özgür yapmak zorundayım. Ülkede Sünni İslam’ın hâkimiyeti gün gibi ortada. Oruçları, namazları, bayramları, diyanetleri hep devlet eliyle yapılıyor. Adama demezler mi 10 milyon (Bu arada sayılarının 25 milyon olduğunu söyleyen Aleviler de biraz gerçekçi olsunlar lütfen!) Alevi vatandaşın inançları önemli değil mi? Bu ülkede Sünni olmak mecbur mu? Doğru ya da yanlış,  onlar İslam’ı öyle algılıyorlar. Hintliler gibi ineğe de tapabilirlerdi.

Hiçbir kötü niyet taşımayan, tamamen gerçekleri ortaya koymayı amaçlayan bu yazının yayımlanmama ihtimali de vardır. Genelde insanlar arasında ayrım yapıldığı, bu tür çıkışların bölücülüğe hizmet ettiği şeklinde klişe bir gerekçe var ortada. Ama artık bir yerlerden başlamak lazım. Bunları konuşmak Yavuz Sultan Selim zamanında yasaktı. Eğer hala bugün de yasaksa biz ülke olarak ilerleyememişiz, demokrasimiz sahte demektir. Ağaca sıkışmış bir kedinin polislerce kurtarılması haberini Taliban radyosu bile verir.

Ağaç Hareketi Ak Parti hükümetinin değil bugünkü devletin alternatifidir. Amacı da iktidar olmak değil yeni bir Türkiye kurmaktır. Bu nedenle bu ağır eleştirilerimiz muhataplarına ulaşmalıdır. Yazılanlar doğru değil, bu bölücü amaçlı kasıtlı bir yazıdır deniliyorsa medya yüreklice yazımızı yayımlasın, sorumlular da konuyla ilgili açıklama yapsınlar. İddialar ciddidir ve kimsede bunları ortaya koyacak yürek yoktur. Ben Alevilerin avukatı değilim. Aleviler ve Alevilik beni ilgilendirmiyor ama Kerim Korkut bu ülkedeki bütün sorunları çözmeye taliptir.

Sağcılar Alevilere karşıdır. Solcular da dinden imandan uzak, bir kısmı da ateisttir; Allah peygamber tanımaz. Sayın Alevi beyefendi ya da hanımefendi kim senin sorununu çözecek? 2008 yılından beri yazılarımızı okudunsa Alevilerin Allahtan sonra güvenebileceği tek kişinin Kerim Korkut olduğunu görürsün. 30 yıldır laiklere bel bağlıyorsun. Onun için kapı baca zırıl zırıl ağlıyorsun. Niye? Laikler ülkenin yarısına (Ak Partililere) karşı değiller mi? Ak Parti düşmanlığı kime ne kazandırır? Sen Kılçtaroğlu ile yaşamıyorsun; kapı komşun Ak Partili. Bu haliyle tıpkı Ak Partililer gibi laikler de bölücü. Laiklerle sağ iktidarlar arasında kan davası var. Sağ iktidarlar CHP’ye kızdıkları için ve Aleviler de CHP’ye oy verdiği için sağ iktidarlar Alevilere hizmet götürmüyorlar. Kendisi sakallıya düşman olmuş seni de düşman etmiş. Senin sakallıdan alıp veremeyeceğin bir şey var mı? Ben din, iman bilmem ama sakallının sakalına kurban olayım. Adam ibadetini yapıyor, ne var bunda ya! Bölücü tezgâhların maşası olmayın lütfen!

Ülke inanan/ inanmayan (laik/anti laik) diye ikiye bölünmüş. İnananlar seni ilgilendiriyor mu? Peki inanmayanlar? Madem öyle neden böyle bir kavganın tarafı oluyorsun? İnsan hakları, demokrasi ve özgürlük için. Peki, arkasından gittiklerin özgürlükçü mü? Gidişata göre bu ülkede sol sitti sene iktidar olamaz. Sen de sitti sene sürünürsün.

Ağaç Hareketi Aleviler için özel olarak bir şey yapmıyor. Sipariş usulü halka hizmet olmaz. Bana şunu versin. Benim için şunu yapsın. Adamın siparişçi olduğu belli oldu. Gitmiş Romanlara diyor ki ben size ev vereceğim. Evi olmayan sadece Romanlar mı?

Bizim için inancınız, ister doğru isterse yanlış olsun sizler inandığınız için önemlidir. Hâşâ ineğe bile tapsanız siz mutlu olasınız diye dünyayı inekle doldururuz. Böyle bir demokrasi anlayışı yeryüzünde yoktur.

Ahe Kanunları’nın inanç projesini ayrı bir yazıda anlatacağız.

Sevgili Aleviler, yazımızı bekleyin ve doğru yerde olmadığınızı bilin!