Ağlarsa anam ağlar

Aylardır seçim turları atılıyor bu memlekette. Aylardır, Erdoğan, Baykal, Gökçek, Kılıçtaroğlu, MHP , DTP, hepsinin adını duyuyoruz. Seçime üç gün kala ben Muhsin Yazıcı oğlunun adını bu kaza sonrası daha sık duymaya başladım. Muhsin Yazıcıoğlu için üzülmüyorum. Bir insan canı olarak o kazanın olduğuna üzülüyorum. Orada Yazıcıoğlu hariç 5 kişi daha var, fakat onların aileleri veya onların şahısları adına bir arama olduğunu duymuyorum, görmüyorum. Televizyon Haberleri veya internet siteleri Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopteri düştü diye flaş haber geçiyorlar. Diğer kişilerin adları neden yok.

Dedim ya Muhsin Yazıcıoğlu’nu hiç ama hiç sevmiyorum. Ama onun geçirdiği kazaya üzüldüm. Bir insan olarak üzüldüm. Başkalarının üzüntüleriyle mutlu olan insan değilim.

Ben o helikopteri kullanan pilota daha çok üzüldüm. Eminim benimle aynı fikirde olan insan sayısı çoktur. Muhsin Yazıcıoğlu bu ülkede çok insana acı çektirdi. Çok analar ağladı; Ona veya da onun dahil olduğu olaylara sebep. Bir ülke sevdasını diline dolayanlar yüzünden, sanki başka kimse bu ülkeyi sevmiyormuş gibi benim diyerek adının karıştığı nice olaylarda adı geçen Yazıcıoğlu yüzünden nice pırıl pırıl gençler toprağa verildi. En yakın tarihimiz Sivas olaylarında dahi Yazıcıoğlu’ nun adı geçti. Ne kadar resmi kaynaklar da geçmese de adı hani o sol görüşten kopmayarak “ inadına sol” diyenlerin bildikleri gerçek budur. 78 kuşağı Yazıcıoğlu’ nu daha yakından tanır. Biz o günleri görmedik ama ağlayan anaların feryatları bu günlerde hala kulağımıza gelmektedir. Hala bir yerler de yavrum nerdesin diyen analar vardır. Tıpkı şimdi ki Yazıcıoğlu ‘nun anasının ve akrabalarının feryadı gibi. Bak işte o yaşlı ananın yüreğine üzülürüm. O feryatla gözümden yaşlar süzülüyor. “Allah rızası için oğlumu bulun” diyen ana benim yüreğim sana ağlar. Yazıcıoğlu adına bir damla göz yaşı dökemem. Ama sana ağlıyorum Fidan Ana. Senin yüreğin 87 yaşında bir evlat acısını nasıl kaldıracak. Yavrularını toprağa veren şehit analarına nasıl ağlıyorsam ve onların üzüntülerini bir anne olarak yüreğimde nasıl hissediyorsam seninde üzüntünü yüreğimde hissediyorum. Ve helikopterde bulunan diğer evlatların anaları sizin için ve evlatlarınız için çok üzgünüm. Bu ülke Muhsin Yazıcıoğlu gibi çok insan meydana getirebilir. Yakın tarihimizde ve günümüzde bu ülkede yeni siyasi liderler çok çabuk yetiştirildi. Tüm Türk halkı görüyor. Ama bu ülkede helikopteri kullanan pilot kolay yetiştirilmiyor. Bu ülkede gerçek muhabirler ve gazeteciler kolay yetiştirilmiyor. Benim içimde , bundan dolayı bulunamayan helikopterin içindeki pilot için , gazeteci ve diğer kişiler için bir umut var .ve bir de Allah’ın verdiği bir can olarak Yazıcıoğlu’ na karşı bir umut var.

Birde olayın kaza dışında olanları var. Lideri kaza geçirdi diye Alperen ocakları üyeleri. Ve seçime 2 gün kala kazadan rant çıkarmaya çalışan parti liderleri.

Yazıcıoğlu’ nun taraftarları tehditler savuruyor. Reisi bulun yoksa ülkeyi dağıtırız diye. Bu ülkeyi onlar kurmadı ki onlar dağıtsın. Yoksa bilmediğimiz bir şey mi var bu konu da ..

Gelelim parti liderlerine ..

Bütün mitingler iptal edildi. Bu konuda hepsini ayrı ayrı takdir ediyorum. Olması gereken buydu. Erdoğan 26 mart akşamı show tv de Akşam Gazetesi yazarlarının sorularını yanıtlıyor, “ gittim olay yerini yakından gördüm. Mevsim koşulları orda çok zor, tek pervaneli helikopterle orada uçulmaz, biz Düzce’ye dahi dört pervaneli helikopterle giremedik “dedi. Benim şalter orda attı işte. Ve orda bir gazeteci çıkıp da bu şeçim kampanyaları boyunca Erdoğan’a yöneltilen devletin imkanlarını partisinin seçim kampanyasında kullanıyor sözlerini ve bu konuda ne düşündüğünü sormadı. Ve bu güne kadar Erdoğan bu konuda hiç ama hiç açıklama yapmadı. Hepsi el pençeydi Erdoğan karşısında. Acaba diyorum şuan Erdoğan’nın başına böyle bir kaza gelseydi ne olurdu? ABD tüm olanaklarını seferber etmezmiydi? Ve şuan Türkiye vatandaşlarını % 95 bu konuda mutabık.

Ama gün gelecek devran dönecek Erdoğan da çabuk yetiştirilen liderlerden. Gün gelecek ve bu devran dönecek.

Uzun lafın kısası “ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar” sözünün gerçek olduğunu son 48 saat içinde bir kez daha gördük.

Ağla Fidan Ana ağla, bu ülkede evladını kaybeden şehit analarının yüreklerine ağla , Sivasta Madımak Otelinde yanarak ölenlerin anaları gibi ağla ve evladını kaybetme korkusu yaşayan anaların göz yaşıyla ağla başkası yalan…ağlarsa anamız ağlar gerisi yalan ağlar….

Not: Bu yazım kimseyi kırmak için değildir. Lütfen farklı bakış açısıyla okuyun.
Saygılarımla

Gülcan Bila