Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ekim '17

 
Kategori
Dünya
 

Ağlıyorsun da Barzani, Suç Sadece ABD'nin mi? Bu Kaçıncıydı, Sayalım mı?

Ağlıyorsun da Barzani, Suç Sadece ABD'nin mi? Bu Kaçıncıydı, Sayalım mı?
 

 

Barzani, referandum hesapları ters yatınca eteğindeki taşları dökmeye başladı. Amerika’nın ihanetine uğradıklarını, arkadan hançerlendiklerini söyledi.[1]

Barzani iyi bilir ki, emperyalistlerin gazına gelerek kalkıştıkları bu son bağımsızlık referandumu ve Kerkük’e el koyma girişimlerini ucuz atlattılar. Halen ödenmekte olan fatura aslında önceki aldatılmalara kıyasla devede kulak.

Daha önce Kürtler kaç kez bu şekilde dolduruşa getirilip öne sürüldü ve hemen ardından başlarına ne büyük işler açıldı, anımsıyor mu Barzani hiç birini acaba?

Özetleyelim mi?

Babanzade Abdurrahman Paşa isyanı (1806- Musul),  Babanzade Ahmet Paşa isyanı (1812 – Musul), Zaza’ların isyanı (1820),  Yezidilerin isyanı (1830- Hakkari),  Şerefhan isyanı (1831- Bitlis),  Bedirhan isyanı (1835- Botan),  Garzan isyanı (1839- Diyarbakır),  Ubeydullah İsyanı (1881- Hakkari),  Bedirhan Osman Paşa ve kardeşi Hüseyin Paşa isyanı (1872-Mardin-Cizre),  Bedirhan Emin Ali isyanı (1889- Erzincan),  Bedirhaniler ve Halil Rema isyanı (1912-Mardin),  Şeyh Selim Şehabettin ve Ali isyanı (1912- Bitlis),  Koşgari isyanı (1920- Koşgiri),  Nasturi isyanı (1924- Hakkari),  Jilyan isyanı (1926- Siirt),  Şeyh Sait isyanı (1925- Bingöl-Muş-Diyarbakır),  Seit Taha ve Seit Abdullah isyanı (1925-Şemdinli),  Reşkotan ve Reman isyanı (1925- Diyarbakır),  Eruh’lu Yakup Ağa ve oğulları (1926-Pervani),  Güyan isyanı (1926-Siirt),  Haco isyanı (1926- Nusaybin),  I. Ağrı isyanı (1926),  Koçuşağı isyanı (1926- Silvan),  Hakkari- Beytüşşebab isyanı (1926),  Mutki isyanı (1927- Bitlis),  II. Ağrı isyanı Biçar harekatı (1927- Silvan),  Zilanlı Resul Ağa isyanı (1929- Eruh),  Zeylan isyanı (1930- Van),  Tutaklı Ali Can isyanı (1930- Tutak-Bulanık-Hınıs),  Oramar isyanı (1930- Van),  III. Ağrı harekatı (1930),  Buban aşireti isyanı (1934- Bitlis),  Abdurrahman isyanı (1935-Siirt),  Abdulkuddüs isyanı (1935-Siirt),  Sason isyanı (1935-Siirt),  Dersim isyanı (1937-Tunceli),  PKK terörü (1984-),[2] , İran’da baba Barzani’nin Kürt devleti başkaldırısı, Irak’ta Halepçe katliamıyla sonlanan kalkışma…

Şu satırları okuyan kimileri bu listeden “şanlı(!) Kürt direnişi tarihi” çıkarır.

Oysa gerçek şudur ki, Kürtler tarih boyunca bu topraklar üzerinde hesapları olan emperyalistlerce çeşitli vaatler karşılığında ayaklandırılırlar, hesaplar tutmayınca yarı yolda bırakılırlar. Bu sebeplerle başlarına getirilen felaketlerin sebeplerine, akan kana, yitirilen canlara, yaşanan acılara ise hiçbir zaman akıl sır erdirmezler. Ki onlar her zaman yoksul, cahil Kürt çocukları olur.

Emyeryalistler tekrar gelir, kandırır, tekrar aynı sahneler gösterime girer. Kaç kez! Kaç yüz yıl. Kaç yüzbin insanın canına kanına girilir.

Her seferinde bu oyunlara alet edilebilecek bir elebaşı bulunur. Böyleleri bitmez, tükenmezler. Milletin başına ne getiriyor olurlarsa olsunlar, yine akıllanmazlar, yine akıllanmazlar.

Sonra da çıkar, ağlarlar böyle. Arkadan hançerlendik diye.

Sen dua et de arkadan sadece hançerlemişlerlll

Bunlar istese daha başına neler getirirler! Akıllı olacaksın…

 

Kenan IŞIK

 

 
Toplam blog
: 432
: 2964
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

Mülkiye mezunuyum. Emekli müfettişim. Ankara'da yaşıyorum. S'oligarşi isimli kitabı yazdım. Kitap..