Ak-Baykalcılar

Sözlerime "korkunun ecele faydası yok" atasözü ile başlamak istiyorum. Neden mi? CHP'deki değişim korku ile birlikte birilerini de çok değiştirdi de ondan.

Blogda kullandığım resime dikkat etmişsinizdir. Ülkemizin "atılgan" (!) gazetelerinden Taraf'da, daha önce yayınlanmış bir kaç manşeti kullandım. Bu manşetlerden birisi, CHP eski genel başkanı Deniz Baykal'ın, Anayasa Mahkemesi yolu ile Türkiye'yi yönettiğini iddaa ediyor, bir diğeri ise Baykal'ı Ergenekoncu ilan ediyordu. Dikkatinizi çekerim; iddaa etmiyor, ilan ediyordu. Çükü manşetlerde iddaa tabiri geçmiyordu.

Şimdilerde bu ilanları yapan, iktidar yanlılığını faaliyetleri ile ifade eden bu gazetemiz ve yazarları ile çok değil 15 gün önce Baykal'ı koltuk sevdalısı olarak itham eden bir çok "yandaş" medya mensubu, bir anda "Baykalcı" oldular. Hemde her bir CHP'liden daha fazla...

Taraf Gazetesi yazarlarından Rasim Ozan Kütahyalı, bu durumu kendilerinin "haksızlığa uğrayanların yanında olma" ilkesinden kaynaklandığını, Baykal'a kendi parti mensuplarının haksızlık yaptığını ve kendisinin günde bir kaç kez Baykal ile görüştüğünü, Kanal Türk'te yayınlanan "Ters Cephe" programında ifade ediyor. Kendisinde başlayan Baykal aşkının, onun uğradığı haksızlıkla ilgili olduğunu söylemesini benim külahıma anlatsın...

Ak Grup mensubu bu kişilerin amacının Baykal'ın uğradığı iğrenç tuzağa karşı olduğuna inanmıyorum. Bu hareketlerin tamamı, bana göre korkunun tepkimesidir. Kaset tuzağı ile birlikte tamamen çözülmesi gereken CHP'nin, tam tersine Kılıçdaroğlu adı ile bütünleşmesi ve büyümeye başlaması, bu arkadaşlarımızı son derece tedirgin etmiştir. Şimdilerde Baykal ve Sarıgül adı ile yükselme trendine giren CHP oylarını kırma, altlarından kayan iktidar koltuğunu geri çekme çabalarına girmişlerdir. Üstelik Sn.Baykal, ısrarla bir küskünlüğü olmadığını ve partideki bütünleşmeden memnun olduğunu ifade etmesine karşın, belki Baykal'ın ağzından olumsuz bir cümle alırız hevesi ile hergün kapısını aşındırmaktadırlar. Bu konuda eğer doğru ise Baykal'ın hergün Kütahyalı ile görüşmesini de garipsediğimi belirtmeliyim. Ondan bir şey çıkartamama korkusu üzerine Sarıgül'e dönmüşler, fakat Sarıgül cephesinin, Kılıçdaroğlu'na gönderdiği sıcak mesajlar ve parti kurma konusundaki bekleme kararı, bu alanda da yavaşça umutlarını tüketmektedir.

Evet! CHP Lideri Baykal, büyük bir komplo ve haksızlığa uğramıştır. Özel hayatı ve mahremiyeti iğrençce ihlal edilmiştir. Ancak bana göre bu ahlaksız komplonun mimarları, beklediklerinin tam tersi bir manzara ile karşılaşmışlardır. Onlar için 2 alternatif vardı. Birincisi Baykal kasete rağmen istifa etmez, onlarda oyları yükselme trendinde olan Baykal'ı ve CHP'yi yerden yere vururlardı. İkinci ihtimal ise Baykal istifa eder, fakat parti kendilerini toparlayacak bir lider üzerinde anlaşamaz ve bölünürdü. 2 ihtimalde, Ak Partiyi solsuz bir muhalefetle bıkardı. Ama üçüncü ihtimali hiç düşünmemişlerdi. Heleki Kılıçdaroğlu'nun bu kadar büyük bir destekle Genel Başkan olacağını, sadece kendi partisi için değil, tüm toplumu birleştirici bir kimliğe bürüneceğini hiç hesaplamamışlardı.

Ama oldu! 70'lerden beri biraraya gelemeyen sol görüş birleşmeye başladı. İş, sol zihniyeti aştı, Ak Partiden bıkmış ve alternatif arayan tüm kesimler için bir umuda dönüştü. Hal böyle olunca da, malum yazarlarımız bu gidişi engelleyebilecek bölme senaryoları üzerinde çalışmalara başladılar. Hatta bana göre Ak-Baykalcılar, Ak-Sarıgülcüler oldular. Ama artık ok yaydan çıktı. Korkunun da ecele faydası yok. İnşallah milletimiz için hayırlısı olur. İyidir, kötüdür, ben bilemem. Bunu zaman gösterecek...

Bu arada Baykal'a kurulan kaset komplosu ile ilgili olarak ilginç bir anektot paylaşmak istiyorum; Dün TV'de bir haber izledim. ABD gazetelerinden bir alıntıydı. ABD Irak'ı işgal etmeden önce CIA, Saddam'ı devirmek için çeşitli senaryolar uygulamaya çalışmış. Bunlardan en ilginci ise, CIA Saddam ile ilgili bir görüntü hazırlamış. Yüksek teknoloji kullanılarak, görüntüsü yüzler kolay montajlansın diye eskitme yapılmış ve Saddam'ı eşcinsel ilişkiye girerken gösteren düzmece bir video klibi imiş. Bu görüntü Irak'ta yayılarak Saddam'ın itibarı zedelenecekmiş. Görüntü hazırlanmış ama dağıtılmamış. Sebebini de bilmiyorum. Bu düzmece görüntü işi bana çok benzer geldi. Ya sizce?