Akil olamıyorsan "sakil" olma bari...

Barış sürecinin temel taşı olan silah bırakma ve yurt dışına çıkış konularının sosyalizasyonu bağlamında hizmet vermek üzere Türkiye'nin yedi bölgesinde yedişer kişiden oluşacak "akil insanlar" komisyonlarının kurulacağını bugün Başbakan Erdoğan da, katıldığı bir televizyon programında açıkladı.

Başbakan Erdoğan, komisyonu oluşturacak olanlar için "akil adamlar" yerine özellikle "akil insanlar" demesi, komisyonlarda kadınların da bulunacağına işaret ediyor.Böylece, barış sürecine anaların da katkısı sağlanmış olacak.

Yedişer kişiden oluşan ve yedi bölgeyi temsil eden 49 kişilik grup ne iş yapacak?... Anlaşılan o ki, bu gruplar tamamen gayri resmi olarak bir sivil toplum kuruluşu görevi ifa edecekler. Her komisyonun seçtiği bir başkanla zaman zaman bir araya geleceğini de ifade ediyor Başbakan Erdoğan...

Bu yedi başkan ve onlara bağlı üyelerle, sürecin toplum tabanında kabul görmesi ve toplum tarafından desteklenmesi sağlanmış olacak...Zaman zaman Başbakanla görüşerek, bir tür "danışma meclisi" görevi de yapacak akil insanlar.

Adı üstünde, bu akil insanların aklı başında, siyasi entegrasyonunu hayatının tek amacı yapmamış, ülkesinin ve insanının geleceğine dair kaygı taşıyan ve toplumca tanınmış olan kişilerden oluşması gerekiyor. Sürece ve barışa dair sözü olanlar, bu sözlerini bu komisyonlarda dile getirip ülkenin selamate çıkmasına katkı verecekler.

Bu arada, "niye biz akil değil miyiz", diye bu listeye giremediği için hayıflananlara da, şunu söylemek lazım: Bunu söylediğine göre akil değilsin... Elbette bir seçim olacak, ülkenin tüm insanlarından bir komisyon oluşur mu?... Üstelik ülkenin tüm insanlarına "akil" deme imkanı da yokken...

Biz, her zaman yaptığımız gibi, yine işin magazin boyutuna dalıp işi karikatürize etsek de, proje, iyi seçilmiş üyeler elinde çok faydalı sonuçlar getirebilir. İşin ciddiyetini anlamaktan hala uzak duran bazı siyasilerin ve  medya kuruluşlarının "Kim inanır Kadir İnanır" gibi sulu sepken çıkışlarına rağmen akil insanların toplumun sempatisini kazanmış insanlardan oluşması, aklın yanısıra işin içine "gönlü" de katmak için elzem...

Ogün Samast'ın azmettiricisi Yasin Hayal'in tutuklanıp cezaevine götürülüşü sırasında, ağzını yuvarlayarak "Orhan Pamuk akıllı olsun!" tehdidi tüm televizyon ekranlara yanşımıştı bir zamanlar. O tehdit ve arkasındaki "güç" geçmişimiz gibi geleceğimizi de karartmasın istiyorsak, bugün gerçekten akıllı olmak ve akıllarımızı kullanmak zorundayız.

Bazı yazan çizenlerin,  "akil insanlar" grubuna girememekten dolayı rahatsızlanmaları da anlaşılır gibi değil... Akıllı olmak için mutlaka 49 kişilik "akil insanlar" içinde olmanız gerekmiyor. Akil olamıyorsanız "sakil" olmayın bari...

Terörün ve şiddetin her türlüsünü def etmek için, hepimizin "akil olma" günüdür gün... Eğer akıllar başa alınmazsa, akılsız başın cezasını ayaklar çeker, atasözümüz bir kere daha gerçekleşmiş olacak...

Keşke sadece ayaklar olsa... Eller kollar, tüm körpecik gövdeler ve onları dünyaya getirenler...

Not: Sakil'in Büyük Türkçe Sözlük'teki karşılığı:sf. (saki:l) esk. 1. Ağır. 2. Sıkıntı veren, sıkıntılı. 3. Çirkin, kaba, uyumsuz.