Akıl_Tutulmaları

Sezonun ikinci yarısı başlamadan önce, başta Fenerbahçe’de yaşanan gelişmeler olmak üzere devre arasında yaşanan gelişmeleri toplu bir özet şeklinde kaleme aldım. 

Ankaragücü ve Buca yenilgileri sonucunda kupadan aritmetiksel olarak elenen Fenerbahçe’nin Yeni Malatyaspor karşısında alacağı bir galibiyet sonucu sadece matematiksel değil mucizesel bir şansı olabilirdi ancak. 

-8 derecede buz pistine dönen sahada Fenerbahçe’li futbolcuların canlarını dişlerine takarak, sakatlanma pahasına çok hırslı oynamasını beklemiyordum... Mantık da zaten bunu emreder ve aklın yolu da bir olması gerekir. Ancak kamuoyundaki yaşananlara ve yorumlara baktığımız zaman aklın yolunun bir olmadığı görünüyor. 

Aykut Kocaman’ın göreve geldiğinden beri çok önemli maçlarda çok önemli hataları oldu. Ancak böyle bir antreman niteliği taşıyan karşılaşmadan sonra ortaya çıkan skor ve oyun nedeni ile kellesinin istenmesini sadece bir akıl tutulması durumu olarak kabul edebilirim. 

Malatya maçının gecesinde takımı havaalanında güzel bir şekilde karşılayan Antalya’daki Fenerbahçe’li taraftarlarla ilgili olarak olumlu düşünceler içerisine girmişken, hazırlık karşılaşmasının son 10 dakikasında sanki bir final maçı oynuyormuşcasına protestolarda bulunulması hiç yakışık almadı. Üstelik oyun olarak kötü sayılmayacak bir oyun ortaya konmasına rağmen. 

Bu hafta sonu oynanacak olan Antalyaspor karşılaşması tabii ki çok önemli ama medyada öyle bir hava yaratılıyor ki bu maç sonucunda Fenerbahçe puan kaybederse sanırsınız ki dünyanın sonu gelecek. 

Özer ve Guiza’nın iyileşerek oynayacak duruma gelmeleri ile birlikte Aykut Kocaman ligin 2.yarısında daha alternatifli bir kadroya sahip olmuş olacak. Bence Niang’ın hazır olmadığı, güçsüz olduğu durumlarda hazır bir Guiza’dan faydalanmak daha mantıklı olabilir. 

Aykut Hoca’nın elinde Alex var ise bu silahı her daim kullanması gerektiğini artık umarım iyice anlamıştır. Kadroyu kurarken önce Alex’i koyup etrafına diğer oyuncuları koymalı ve Alex’i de sakatlık durumu oluşmazsa veya skoru garanti altına alıp dinlendirme amacı gütmezse mutlaka her maç son düdüğe kadar oyunda tutmalıdır. 

Colin Kazım Fenerbahçe’ye de ilk geldiği günlerde çok akıllı uslu, profesyonel yaşayan ve çok çalışan bir görüntü içerisindeydi. Bu durum bir kaç ay içerisinde hepimizin bildiği malum duruma döndü. Sheffield United’da 27 maçta 1 gol , Fenerbahçe’de 104 maçta 6 gol ve Touluse’da 11 maçta 2 gol atabilen, toplam asist sayısı ise bir düzineyi bulmayan bir oyuncu için insanlar nasıl oluyor da “disiplinsiz ama çok yetenekli bir oyuncu” yorumu yapıyorlar benim mantığım kabul etmiyor. Geçen sene sezon başında MTK takımı karşısında oynanan eleme maçında attığı bir kaç güzel çalım ile böyle bir düşünce akıllarda kaldı sanırım. 

İstanbul Avrupa yakasındaki hemen otoban kenarında yeni yapılan stadın açılış töreni sırasında yaşananlar aslında bir vefasızlık göstergesiydi. Dünyanın her ülkesinde ister devlet yapsın, ister kulüpler yaptırmış olsun bu tip stad açılışlarına devlet yöneticileri katılırlar. Maalesef ülkemizde açılışa katılan devlet yöneticilerinin tuttukları takıma göre muamele görüyorlar. O akşam yaşananlar aslında biraz da stadın devletin bütçesi ile yaptırılmış olması nedeni ile oradaki topluluğun içinde bulunduğu ezilmişlik psikolojisinin bir sonucuydu. 

Fenerbahçe bayan basketbol oyuncularından Diana Taurasi’nin numunelerinde doping maddesi bulundu. Dünyanın en iyi oyuncularından birisi olan bu oyuncunun sıradan bir klasman ligi maçında İstanbul Üniversitesi gibi zayıf bir takım karşısında oynanan karşılaşmada neden doping yapma ihtiyacı hissetmiş olabileceğine benim mantığım cevap bulamadı. Bu konu ile ilgili mantıklı bir cevabı olan bir okurum çıkarsa benimle paylaşmasını rica ederim. 

Bir de Beşiktaş’ın devre arası transferleri var ki sormayın gitsin. Real Madrid’in istediği Almeida Beşiktaş’ı tercih etti ! Simao’yu ise Atletico Madrid’in elinden dünya paralar ödeyerek kaptı. Fernandez de zaten bir dünya yıldızı. Beşiktaş artık bir uzay takımı oldu. 

Geçen sene ki “Galaktikos” Galatasaray ‘dan sonra bu sene de “Sky Stars” Beşiktaş huzurlarınızda. 

Saygılarımla,  

Muhittin KAYAKIRAN 

mkayakiran@borusan.com