Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '08

 
Kategori
Güncel
 

Aklımın tiridine bandım - 1

Aklımın tiridine bandım - 1
 

(GÜÇ RUHTAKİ ACİZLİĞİN OYNAK TÜRKÜSÜ)


Saygıdeğer beyler; farz-ı mahal aşırı derece de sinirlendiniz.

Veya bir haftanın, bir ayın stresi bir hayli birikti üzerinizde.

Ve cebinizde fazladan iki yüz milyon paranız var…

Bu parayla içinizden gözlerinize kan rengi oturan hırsı, beyninizi saniye saniye bitiren stresin gerginliğini nasıl atarsınız…

Çok basit olan bu sorunun cevabını biraz olsun düşünelim bakalım...

Dışarıda kavga gürültü çıkaramazsınız, hastane, polis üstelik üzerine bir dayak yediğinizi düşünürsek, iki yüz milyonla bu olaydan çıkamazsınız.

Bulunduğunuz şehirden iki gün, üç gün çekip gitseniz, kesin yarı yolda kalırsınız.

İşçinize, patronunuza patlasanız uğrayacağınız zararı iki yüz milyonla asla kapatamazsınız…

Anneye, babaya, çocuklara, akrabalara çatsanız, iki yüz değil ya servet dökseniz uzun bir süre yüzlerine bakamazsınız…

Şu an “Ben olsam” diye birbirinden değişik fikirler ürettiğinizi hissedebiliyorum…

Ama o kadar düşünmenize gerek kalmadı

Eksik olmasın “Yasama organlarımız” sizlerin üzerlerindeki bu dayanılmaz baskıyı kaldırmanın en mantıksal yollarını bulmuş ve kanunlarımıza koymuş bulunmaktadır…

Canınız mı sıkıldı? Eee çok kolay, alın eşinizi karşınıza, hatta takın boks eldivenleriniz o yoksa balyoz, tornavida, şöyle ağzını burnun patlatırcasına dövün, hatta işkence edin saatlerce. Elinizi korkak alıştırmayın sakın nereye, nasıl denk gelirse.

Haa! Korkmayın stresten kurtulmanın bedeli sadece ve sadece iki yüz milyoncuk.

İnanın bana insanoğlunun canı bu kadar sudan ucuz…

Şiddete maruz kalan eşinizin ve adaletin kestiği parmak da acımaz nasılsa.

Aaaaaa “Ben iki yüz milyon dahi vermeden dövüyorum” diyenleri de duyuyorum aranızda. Aman lütfen siz sakın utanmayın. Çıkarın içinizdeki canavarları, nasılsa ince eleyip sık dokuyan kanunlarımız biz kadınlara, iki yüz milyonluk bir güvence teminatı sunmuş sizlere söylenecek sözümüz mü var? Ne haddimize…

Devlet babamız düşünmedikten sonra eloğlu dayak atmış çok mu?

Evet, şiddet gerçeği; bölge, kültür, enisite, eğitim, sınıf, dil, din, ırk ayrımı yapmıyor.

Ruhlarındaki hastalıklardan türettikleri, iktidar kaygısı yaşayan bencil, taş kalpli taş fırın erkeklerimizin itaatkâr kölelere ve gerginliklerini giderecek ellerin altında stres toplarına ihtiyaçları var… Çünkü ekmeklerini yiyoruz, çocuklarına bakıyoruz, hepsinden önemlisi soyadlarını taşıyoruz. Minnettarlığın göstergesi susmak ve katlanmak olmalı… Eee ne diyeyim siz de haklısınız…

Güçlü bir mekanizma olan “fiziksel ve psikolojik şiddet”

Yıldırma, boyun eğdirme, baskı ile izole etmekle başlayıp, erkeklerin, kadınların beraberlikteki ilişkilerine, iş verimlerine, çocuklarımızın ruh ve beden sağlığına ve toplumsal çevrelere tamir edilmeyecek kadar zararlar vermektedir…

BM raporuna göre; “dünyada kadına şiddet en yaygın ve en az ceza alan suçtur, ” deniyor.

İşte Emniyet Genel Müdürlüğünün resmi ve kayıtlı bildirilerine göre 2005 ve 2006 yıllarında kadına şiddet içerikli suçların kaydedilmiş 2 yıllık raporu…

Sadece kadına yönelik 333237 suç işlenmiştir,

Öldürme: 6846 olayda…18 yaş altı 301 kadın, 19 yaş üzerinde 523 kadın mağdur...

Yaralama: 87626 olayda…18 yaş altında 3002, 19 yaş üzeri 11572 kadın mağdur…

Darp: 118176 olayda…18 yaş altında 2682, 19 yaş üzeri 33390 kadın mağdur…

Tehdit: 38897 olayda…18 yaş altında 589, 19 yaş üzeri 12597 kadın mağdur…

Aile fertlerine kötü muamele: 26965 olayda… 18 yaş altı 1378, 19 yaş üzeri22305 kadın mağdur…

Irza geçme: 2506 olayda… 18 yaş altı 1045, 19 yaş üzeri 1002 kadın mağdur…

İntihar: 3226 olayda… 18 yaş altı 124, 19 yaş üzeri 446 kadın mağdur…

İntihara teşebbüs: 30621 olayda… 18 yaş altı 2325, 19 yaş üzeri 6448 kadın mağdur…

Türkiye’de bu ortalamalara göre üç kadından biri üç dakikada bir şiddete maruz kalıyormuş.

İlkel törelere ve itaat gereği sessiz kalan, yanlış inançların üzerlerinde boy saldığı sindirilmiş kadınlarımızdan hiç haber yok.

O zaman üç kadından biri değil, benim istatistiklerime göre de her üç kadından iki buçuğu her üç dakikada bir şiddete maruz kalıyor.

İnsanın kafayı sıyırası ve bir daha hayat varsa eğer erkek olası geliyor…

“Aile içinde ve toplumsal yaşamda karşılaşılan fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet

Türk Ceza Yasasına göre suçtur…”

Lakin 200 milyonluk ağır para cezası, Amerikanın Pennsylvania eyaletinde 1970 yıllarına kadar yürürlükte olan komik bir yasayı anımsattı bana.

”Eyalet yasalarına göre kocaların, eşlerini 22.00’dan sonra ve Pazar günleri dövmeleri yasaklanmış” ve bizler 20087de 21. yüzyıldayız. Varın siz düşünün gerisini…

Soruyorum 150, 200 milyondan başlayan ağır para veya 1 ay hapis cezası kadınların korunmasında ne kadarda yıldırıcı ve eğitimsel bir ceza olur…

Adeta erkeklerimiz şiddete, şiddetle teşvik ediliyor.

Tıpkı çocuklara verilen yanlış cezalar gibi…

Hata yapan bir çocuğun psikolojisini anlamadan, dinlemeden, yanlış yaptığını güzel bir dille anlatmadan ve doğru eğitimi vermeden, karanlık bir banyoya hapsedip bir saat bekletmek, iki gün şeker almamak, yarım saat sokaklara salmamak gibi, eğer yanlışım varsa düzeltin beni…

Hak huzurda;

Şiddeti hak etmek, o raddeye getirmek diye bir şey söz konusu olamaz…

Yüreğinde canlılara dair, karşılıksız sevgi, sonsuz bir merhamet taşıyan, hiçbir yürek şiddete meyil vermez…

Doğru bildiğiniz yolda yürürken, yanlışları atladığınızı unutmayın…

İnanın bana, sevmek kadar büyük bir gücünüz varken, başka güçlere asla ihtiyacınız yok…

Şiddete baraj olacak “Yasalarımızın düzeltilmesi “ dileğiyle

Saygılarımla

Esra KAYA

 
Toplam blog
: 21
: 615
Kayıt tarihi
: 04.02.08
 
 

sessiz..ada..esra kaya(Şiir düştü)1971 Sivas doğumlu üç çiçeğin annesiyim...Sağı, solu iki kolum far..