Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '08

 
Kategori
Öykü
 

Alo orda mısın (32)

Alo orda mısın (32)
 

http://blog.milliyet.com.tr/alo-orda-misin--31-/Blog/?BlogNo=116826

 

Murat, “aldıklarımızı eve götürüp yerleştirelim ne dersin?” diye sordu.

Nazan, geç kalması durumunda evden merak edeceklerini söyleyince Murat, “evi arasana merak etmesinler” diyerek Nazan’ın evi aramasını sağladı.

Nazan annesini arayarak okul çıkışı en samimi arkadaşı olan Ayça’ya ders çalışmaya gittiğini söyleyince annesi, “neden daha önce haber vermiyorsun, telefonun da kapalıydı merak ettim seni” diye sitem etse de arkadaşıyla birlikte ders çalışacağı için itiraz etmedi.

Nazan her ihtimale karşı Ayça’yı arayarak, “ben Murat’la birlikteyim, aramaz ama yine de annem ararsa sizde olduğumu birlikte ders çalıştığımız söylersin” diyerek kendi yalanına Ayça’yı da ortak etti.

Annesine de haber verdiğine göre artık Murat’la birlikte eve gidip aldıkları eşyaları rahat rahat yerleştirebileceklerdi.

Yol boyunca Nazan, ne kadar güzel şeyler aldıklarından kendi evi olması durumunda başka neler neler alabileceğinden bahsetti.

Murat, “beğendiğin ne varsa alırız. Eminim arkadaşlarım da çok beğenecek” diyerek Nazan’ın istediği herşeyi almasını istedi..

Eve geldiklerinde Murat, “sen kapıyı aç ben de eşyaları getireyim” diyerek anahtarı Nazan’a verdi.

Nazan elinde anahtar ürkek bir şekilde giderek kapıyı açtı. İçeri giremiyordu öylece kapıda kaldı. Murat durumu fark edince rahat olmasını evde kimse olmadığını söyleyerek eşyaların hepsini arabadan eve taşıdı.

Nazan içeri girmiş meraklı gözlerle evi süzüyordu. Murat, “gel sana evi gezdireyim” diyerek odaları gezdirdi. Evi nasıl bulduğunu sorunca Nazan, “ev çok güzel. Odaları banyosu mutfağı hepsi çok şirin. Keşke bizimde böyle bir evimiz olsa” diyerek Murat’ı birkez daha şaşırttı.

Murat Nazan’ın elini tutarak, “birşeyi çok istersen olurmuş” dedi.

Nazan, “bizim evimizin olması hayal, evlenmemiz için önümüzde yıllar var” deyince Murat, “beni ne kadar seviyorsun?” diye sordu

“Seninle bir evimiz olmasını birlikte yaşamayı isteyecek” kadar cevabını alınca, “bizim aşkımızın önünde kimse ve hiçbir şey duramayacak. Sana söz veriyorum, bizim de böyle şirin bir evimiz olacak” diyerek Nazan’a sarıldı ve öpüştüler.

Nazan bulutların üstünde gibiydi. Nedenini bilmiyordu ama bu evi çok sevmişti.

Murat, “acıkmadın mı sen hala?” diye sorduğunda kendine gelerek, “evet acıktım, hadi aldıklarımızı hazırlayalım da yiyelim, sonra da eşyaları yerleştirelim. Böyle giderse eşya falan yerleştiremeyiz” dedi.

Murat, “eşya için acele etme, zamanımız var keyfine bak” diyerek masayı hazırlamaya başladı. Nazan”da yardım etti. Birlikte oturup keyifle yemeye başladılar.

Gözlerini birbirlerinin gözlerinden ayıramıyorlardı...

Murat kendisini gözlerinin içi gülerek hayran hayran izleyen sevgilisine, “bu ev bizim evimiz” dememek için kendini zor tutuyordu. Söylese ne olurdu acaba?

Bunun cevabını bilmeyi o kadar istiyordu ki...

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..