Amasra'da neden balık yenir?

Amasra’da balık yemek Tanrı’nın emri midir? Yok değildir elbet. Ama balık yenir. Biz dün gittik. Biraz gezelim, biraz görelim hesabına. Ohhh, hava da pek güzel! Günlerden pazartesi. Amasra hafta sonunun gerginliğinden yeni çıkmakta. Her yer balık lokantası… Ama önce Çekiciler Çarşısı, illa önce gezelim… Bizim omuzda fotoğraf makinesi, elde üçayak…. Ha bire fotoğraf çekme sevdası… 

Dedik ya, Amasra’da neden balık yenir? Ben pek bilmem. Deniz kenarından zaaarrr…. Ondandır belki. Balığı mı güzel yaparlar yoksa daha mı tazedir balığı. Biz vitrinlerde Ege’nin çuprasını, levreğini gördük sıkça, bolca. Her yer deniz derya, balık havuzda yetişe!? Az istavrit, az barbun… Yeme de yanında yat. 

Amasra’da neden balık yenir ben bildim. Balığı güzel yaparlar tamam da, şu hanımlar beyler yok mu ya, evde kokusuydu, yağıydı, sıçradıydı, yandıydı, bulaşıktı, şusuydu, busuydu derken…. Ver elini Amasra… 

Hoş tazecikse, bir de doğru pişti mi, balık her yerde balık. Yanına akşam güneşine değen bir kadehcik de koydunuz mu, değme keyfine a canım… Gerisi hikâye… Hem de ne… 

Ama gelelim işin aslına… Balık bir yana, buraların salatası bir yana. Hani elcağızımız, dilcağızımız değmişken bir de salata sosu tarifi verelim istedik size. Bu sos tarifi bizimdir. Kendi damak lezzetimizdir, yılların derlemesidir. Amasra’da sos nasıldır bilinmez, zaten kimseye de söylenmez. Olsun, biz paylaşanlar kulübündeniz. Hadi bakalım rastgele. 

Bir küçük kapaklı kavanozun içine, bir buçuk bol sulu limonu sıkın önce. Bakın uzaktan uzaktan, limon suyunun yarısı kadar da zeytinyağını koyuverin gitsin kavanoza. Kararınca tuz, az karabiber, az, acı toz biber, bir çimdik de zerdeçal atın içine. Evdeki hardaldan bir çay kaşığı eklemeyi unutmayın. Şayet sarımsakla aranız iyiyse bir diş sarımsağı yaprak yaprak dilimleyip atıverin içine. Aman sakın rendelemeyin sarımsağı, acısı çıkıverir sonra. Maksat kokusu sarıversin hafiften sosumuzun içini. İşte şimdi geldik püf noktamıza: Toz şeker. Evet evet toz şeker. Bir, belki iki çay kaşığı ekleyiverin sultanı. Koyuverin gitsin. Kapatın kavanozun kapağını, çalkala da çalkala. Bir saat kadar buzdolabında bekletin ki iyice halvet olsun keratalar. 

Sonra mı! Dökün gitsin çoban’ın, yeşil’in üstüne. Haa... salata malzemesini iyice kuruladıktan sonra salataya başladınız değil mi? Yoksa altta kalan su, bizim sosa kuma getirmek olur ona göre! 

Sos tamamdır. Belki balıktan da söz ederiz sonra sonra. Kimbilir! 

Balık Aşk’tır, Aşk da balığın ta kendisi. Neden deniz kızı var da deniz erkeği yok? Neden “Deniz, kadın gibidir. ”. Hiç aklınıza gelmedi mi? 

17 Mayıs 2011