Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '07

 
Kategori
Trafik
 

Arabam ve ben...

Ülkemizde neden bu kadar çok trafik kazaları oluyor diye hep hayıflanırdım haberleri izlerken. Bayram gelir, yollar kan gölüne döner. Yaz olur tatil geliyor derken trafik kazalarıda beraberinde gelir. Yani trafik kazası olmayan tek bir günümüz bile yok. Durum böyle olunca insan düşünmeden edemiyor tabiki. Şimdi bu kullandığımız arabalar ne marka olursa olsun sonuçta birer makinalar değil mi?bu makinaları kullanan da insanoğlu. Biliyorsunuz soğuk çelikten, demirden üretilen yine insanoğlunun yaptığı makinalardır bunlar ve akıl, irade, duygu gibi insana ait özellikler yoktur .Peki bu kadar akıllı olan insanın kullandığı bu makina parçaları neden kaza yapıp duruyor?

Yaklaşık 10 yıl önce ehliyet aldım ve yıllar sonrada elden düşme bir araba alabildim. Ben neleri bilip neleri bilmediğimi çok iyi biliyorum. 10 yıl önceki deneyimle, bilgiyle şimdikiler aynı mı derseniz; hayır asla değil derim. Böyle düşünerek kendime bir direksiyon öğretmeni bulayım dedim. Hatta sürücü kurslarında arabalarda öğretmenlerin oturduğu taraftada gaz fren pedalları vardı. İşte öyle bir arabada beni çalıştırır ve ben kendimden emin olunca trafiğe çıkabilirim dedim. Ben böyle dedim fakat, biz türk insanının her şeye karışma fakat aslında hiçbir şey bilmeme huyunu tamamen unutmuştum .Arabayı aldığımdan beri başımın etini yiyen bütün arkadaşlar, eş , dost , akraba, komşular bildik bilmedik, tanıdık tanımadık cümle alem herkes; eğer sizleri dinlemiş olsaydım şu anda büyük ihtimalle hayatta olmayabilirdim veya sakat kalabilirdim. Allaha şükürler olsunki öyle olur olmadık zamanda ve yerlerde gaza gelen biri değilim. Aklıma, mantığıma uymuyorsa padişah dese vız gelir. Aklımı ve kendimi sevmem beni kurtardı diyebilirim. Buyrun arabayı aldığımdan beri bana gelen öneriler;

_Aaaa araba kullanmayı bilmiyorumda ne demek senin ehliyetin yok mu? Atla arabaya sür yolda öğrenirsin.(Bu arada bilmiyorum dediğim her insanda aynı küçümseyen ifadeler oluyor)

_Bak ben tırın altına girdim. Kaç gün hastanede kaldım yine kullanıyorum .Korkmayacaksın...(Bu arkadaş bütün gün araba kullanır fakat nedense polis görünce eli ayağına dolaşır ve bir türlü sağa yanaşamadığı için döner dururuz.)

_Viraja girince hız keseceksin. ''ama sen hız kesmedinnn..'' Olsun ben tecrübeliyim.

_Gaza basınca gider, frene basınca durur. Bu kadar işte ne var bunda. ''ben geri gitmeyi bilmiyorum, nasıl park edicem peki?'' öğrenirsin, öğrenirsin.

_Cesaretli ol. Bin arabaya karış trafiğe. (Nasıl ya!!!)

_Bilmem kimin kızı vızır vızır araba kullanıyor. Aynı zamanda aldınız arabaları.

_Senin yerinde olsam giyinir, süslenir, saçlarımıda fönletirim atlarım arabaya ooohhh gel keyfim gel. (saçlar illaki sarı boyalı isteniyor)

_Araban var hala otobüse biniyorsun.

_Biraz çarpıcaksın, biraz sürttüreceksin , kazada olacak, herşeyde böyle öğrenilir araba sürmek.

_Onun için para verilir mi yaa?? Koy benzini ben sana öğretirim. (bakalım senin öğretme kabiliyetin var mı?)

Yaygın kanıları; benim cesaretsiz olmam konusunda hemfikirler. -Bilmiyorum, önce bu işi öğrenmem lazım-ı kabul etmiyorlar.Ben ise inatla öğrenmeden trafiğe çıkmam diyorum. Trafik kazalarının neden bu kadar çok olduğunu daha iyi anlamış bulunuyorum.

 
Toplam blog
: 265
: 642
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1974 İstanbul doğumluyum. Yüksekokul mezunuyum. Bursa'da yaşıyorum. Her zaman yazıp defterler, aj..