Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '08

 
Kategori
Futbol
 

Aragones'in maça katkısı oldu mu?

Aragones'in maça katkısı oldu mu?
 

Güiza, bu kaçıncı ahlar vahlar...


Geçen hafta Ankaraspor maçıyla başlayan, hafta içi Ankaragücü başkanının aldığı duyumlarla devam eden hakem atamaları sorunlarının tartışıldığı gündemli bir maç izliyoruz.

Dakika 67, Lugano topu almak için Jaba'ya müdahalede bulunuyor; faul veriyor, 30 saniye sonra aynı hareketi Kazım'a Ankaragücü'lü defans oyuncusu yapıyor devam düdüğü çalınıyor! Pozisyon karbon kopya birbirinin aynısı...

Oyun ilk yarıdan itibaren kilitlenmişti. Kiliti açmak için Fenerbahçe'nin hamlesi oyuncu değişiklikleri oluyor; Kazım hamlesi doğru; Selçuk'u çıkartarak orta sahadaki yığılmayı kenarlara doğru genişletiyor Aragones. Ancak planın işlerlik kazanabilmesi için Kazım'a havadan değil, yerden paslar verilmeli.

Dakika 75; tam da dediğimiz şekilde kısa paslarla topu sağ boşlukta Gökhan'ın önüne açılıyor. Gökhan'ın topu çok fazla ayakta tutma sorunu yüzünden iyi bir pozisyon kaçıyor.

Fenerbahçe'nin genel karakteristik özelliği, Galatasaray maçında da gördük, bol paslarla adam eksiltme ve boş alan yaratma.

Emre - Gürhan değişikliği sol tarafta bir hareket getirebilirdi, olmadı.

Ankaragücü savunmasının yorulduğunu, pozizyon kaybettiğini görüyoruz. Son beş dakikadır, sürekli serbest vuruş kazanıyor Fenerbahçe, ancak bunları kullanamıyor. Oysa duran toplar biraz daha dikkatli kullanılabilir.

Bu maçta Fenerbahçe'nin puan kaybetmemesi gerekiyor, ancak dakikalar hızla tükeniyor. Bu arada ilk hafta Gaziantep'te yaşanmış acı tecürbeye karşı da dikkatli olmak gerekiyor.

Ankaragücü ceza sahasına o kadar az futbolcuyla gidiyor ki Fenerbahçe karambol olsa topa vuracak adam yok.

Maç sonu değerlendirmeleri...

Evet... 2 puan daha bırakılmış oldu.

Aragones başı yine önde sahayı adımlayarak terk ediyor. Onun maça olumlu olumsuz katkısı oldu mu? Açıkçası belki ikinci yarı yaptığı Selçuk - Kazım değişkliğini onun adına iyi bir oyun okuma olarak değerlendirebiliriz. Ancak bu değişiklikle de ilgili de alternatif bir oyun şablonu geliştirdiğini söyleyemeyiz takımın, çünkü hazır değil.

Zaten Deivid'i oyundan çıkarıp yerine Maldonado'yu alarak Selçuk - Kazım değişikliğini bir anlamda dengelemiş oluyorsun.

Fenerbahçe'nin Daum ve Zico dönemlerinde de çok kötü maçları oluyordu; ancak teknik direktörlerin maça katkısını görüyorduk. Oluyordu, olmuyordu ayrı bir konu. Örneğin Daum radikal değişiklikler yapabiliyordu; Zico o kadar cesur değildi ya da çok sabırlıydı. Beklemesi biliyordu.

Teknik adam ihtiyacının en üst düzeyde olduğu bir maç izledik Ankara'da. Hani teknik adamın maça katkısının en fazla % 20 olduğu söylenir ya bazı maçlar vardır o katkı % 80 olur. İşte Ankaragücü maçında Aragones bir şeyler yapmalıydı.

Defanstan topu orta sahaya götürüyorsun, orada biri iki oyuncun var biraz da kalabalık, bol bol pas yapıyorsun, ancak topu ileri attığında tek bir adam var. Orta sahayı boşaltıp, ileride iki forvet koymak bir alternatif olabilirdi. Ancak Fenerbahçe beş kişiyle orta sahada çok kalabalık bir blok oluşturuyor.

Geçen sene de böyleydi. Ancak, Deivid ve Aurelio dikine top oynayabiliyordu. Hafta içinde Aurelio'yu yine izledik. Fenerbahçe'nin onu kaybetmesini konuşmuyorum; ancak Maldonado - Josico ikilisiyle işte yapabilecek bu kadar oluyor.

O zaman demek ki Emre - Gürhan değişikliğinin Deivid - Maldonado değişikliğinden önce yapılması gerekliği ortaya çıkıyor.

Fenerbahçe uzun toplarla oynayabilecek karakteri yok. Semih'le belki ancak, Güiza öyle biri değil. Güiza'nın bu yalnızlığına artık acımaya da başladım. Maç içinde pozsiyona bile giremedi.

Hakem atamaları

Bir kaç söz de bu eski kuşak başkanlara. Hafta içinde bu kadar gümbürtü kopartıldı. Ama öyle maçlar oluyor ki, işte hakemi konuşamıyorsun. Hakemi oyunun içine bile sokamıyorsun. O zaman başka şeyler yapmak gerekiyor. Futbolu futbolun dışına çıkarmadan yönetmek ya da bilinen bir şeyler varsa dürüstçe ortaya çıkıp söylemek gerekiyor.

"Kulağımıza bu maça şu hakemin atanacağı bilgisi geldi."

Eee? Geldi de ne oldu? Bu hakemler beş senedir Fenerbahçe'ye kaç penaltı çalmışlar? bir istatistik yaptınız mı? Yanlış anlaşılmasın şu an ligde Fenerbahçe'nin maçlarını yöneten, kazandığı maçlar dahip tüm hakemlerle Fenerbahçe'nin sıkıntısı vardı, kötü anısı vardır. Benim aklıma kimse gelmiyor ki, şu hakem olursa Fenerbahçe çok rahat eder.

Porto ve Beşiktaş maçları

Kuşkusuz bu görüntülere bakıp bu iki maçı konuşmayacağız. Fenerbahçe'nin kaybettiği iki puandan daha fazlası lig yarışında biraz daha geriye düşmesi oldu. Bu da takımı kuşkusuz biraz daha gerilime sokacaktır. şimdi yedi gün içinde kazanılması mutlak iki maç var. Bakalım takım bu gerilimden kendisini kurtarabilecek mi?

Galatasaray'ın da puan kaybetmesiyle gerilim az da olsa gevşeyecektir.

Uzay Gökerman

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..