Araştırmanın sonucunda ortaya çıkan korkunç gerçek!

Okuyunca içim ürperdi, titredim. Çocuklar geldi gözümün önüne; savunmasız masum yavrularımızı düşündüm bir an için. Bu nasıl bir vicdansızlıktır!... Üç kuruş fazla kazanç uğruna binlerce, milyonlarca çocuğumuzu, gencimizi nasıl tehlikeye atarsınız!... İçinizde hiç Allah korkusu yok mu sizin?

Anlatayım sizler de nasıl bir ülkede yaşadığımızı görün.

Milli Eğitim Bakanlığı Yatırım ve Tesisler Daire Başkanı Salih Altınay resmen itirafta bulunmuş:

''TÜRKİYE'DEKİ DERSLİKLERİN SADECE YÜZDE 9'UNUN SAĞLAM OLDUĞU TESPİT EDİLDİ!''

Gördünüz mü acı gerçeği!? Siz, biz değil, yetkili kişi konuşuyor. Sayın Altınay'ı dinleyelim:

''Dört ayrı üniversiteden sekiz öğretim üyesinin bakanlığımız adına yaptığı çalışma sonucu, okulların deprem riski belirlendi. Yapılan çalışmaların sonucuna göre:

1-Dersliklerin %12'sinin güçlendirme olanağı yoktur ve bu binaların derhal yıkılması gerekmektedir,

2-Dersliklerin %64'ü birinci öncelikli güçlendirme kapsamına alınmıştır,

3-Dersliklerin %15'i ikinci öncelikli güçlendirme kapsamına alınmıştır,

4-Dersliklerin sadece %9'unun sağlam olduğu tespit edilmiştir.

Mili Eğitim Bakanlığı'na ait 51 bin dersliğin yıkılması ve 238 bin dersliğin depreme karşı güçlendirilmesi için 10 milyar dolarlık bir bütçeye ihtiyaç vardır. Bugün itibariyle bütçeden ayrılan ödenekle bu işlerin yapılması 100 yılı bulur.''

Ürpermekte ve korkmakta haksız mıyım? Bu sözler, okul inşaatları başta olmak üzere, devlet binalarının inşa edilirken kontrol edilmediğini gözler önüne seriyor. Binaların, yapıldıktan sonra depreme karşı güçlendirmeye alınması hangi gelişmiş ülkede görülür? Bu saçmalık, sadece bize özeldir. Çünkü bu ülkede herkes müteahhitlik yapabilir. Adamını bulan devlet ihalesine katılabilir. Fiyatı da kırdı mı, al sana koskoca okul inşaaatı. Çimentosu, demiri az olmuş kimin umurunda? Deniz kumu kullanılmış, kime ne? Yapanın gözünü para bürümüş, peki kontrol edenler nerede? Kullanım izni verenler niye soruşturulmuyor?

Sen neden sözediyorsun kardeş? Herkesin işi başından aşkın.

Anayasa değişikliği yapılması gerek.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na ayar çekmemiz gerek.

Açılım dedik, bir türlü halledemedik. Onu bitirmemez gerek.

Yapacağımız bir sürü ''reformlar(!)'' varken sen neden sözediyorsun?

Allah hepimizin yardımcısı olsun.