Aslan geldiler-Sarman gittiler! 3:1

"Dünyanın Derbisi" filan değil artık, 10 yıldır açık önde giden bir takım ile onu "Peşindeyiz!" pankartlarıyla takip eden taraftarları olan ve ikincliği baştan kabul etmiş bir camianın takımının mücadelesi, aynı şehrin takımı olmalarından başka benzerlik yok, derbi dememiz ondan. Madem öyle, bundan böyle İ.B.B maçları, hatta Kasımpaşa maçları da derbi olsun, daha zor geçiyor onlar. Abdullah Avcı ve Yılmaz Vural'ın neyi eksik Barcelona'nın eski hocasından?

Maçın kaçınılmaz sonucunu etkileyen birçok faktör var, bunlardan biri cimbombomun kadro seçimi. Derbiye özel bir kadrosu yoktu takımın. Oysa Daum, daha 3 hafta önceden planladı ve son saate kadar açıklamadı esame listesini. "Kazım, derbide forvet olacak, gol kralları kulübede oturacak!" kimin aklına gelirdi. Rakip de 5 forvetle çıkacak. Bu tehlikeyi bazı Cimbomlu yazarlar sezmişti ve sürekli uyarı yapıyorlardı, ama cemaat ne derse desin hoca bildiğini okudu.

Bir diğer faktör, eski futbolculardan ve "Saraçoğlu" hatıraları çok olan H. Şükür, Ü. Karan ve Hasan Şaş gibi yeni yorumcuların ve her iki takımda da oynamış bazı oyuncuların sürekli "Kadıköy'de atmosfer bir başka, insanın dizlerinin bağı çözülüyor," gibi bilinçaltını etkileyen açıklamalar yapması.

Arda, Sabri ve Aydın gibi altyapı oyuncularına aşırı motivasyon ve beklentilerin çok olması. Ligin en fazla korner atan Arda'sı korner atacak gücü bulamadı ayaklarında, belli ki dizlerinin bağı çözülmüş. Oyundan çıkarılması da bu yüzden. Sabri medyayı suçladı. Beni hedef gösterdiler, dedi. Yazık bu çocuklara, onlara dev aynası tutan yöneticilerde aranmalı kusur. Kulübede bekleyen Kewell daha tecrübeli değil mi? Nitekim o maça girdikten sonra top bir süre rakipte kaldı.

Elano uyuşmuş, Keita aşırı doz almış gibi oynadı. Baros'un erken sakatlığından sonra, oyuna ısınmadan giren Nonda da şaşkına döndü, beklemiyordu. Benim futbolu ve kişiliği ile her zaman beğendiğim iki oyuncu var, H. Balta ve Kewell. Onlar aşırı dozdan etkilememişler iyi oynadılar.

Gelelim işin Kanaryalar tarafına, galibiyette, en büyük etken taraftarlar, ne güzel hazırlanmışlar öyle, bak bak gül. İnce ince Yasemin'ce yapmışlar. Maç öncesi gerginlik ve hakeme yapılan çirkin taciz de olmasa iyiydi. Yan hakemi kutlamak gerek, ters etki yapmadı. Önceki derbileri izletip motivasyon sağlayan Rijkaard, sulu derbiyi es geçti zaar, bir şişe suyun lafı mı olur, Keitacığım? Gözünü de kendi oğuşturup kızarttı, gitti gözlemcilere gösterdi. Zaten çakma bir Keita o, asıl S.Keita 3 gol atmış Barcelona'da.

Adın olsa da Abdul Kader,

Kadıköy'de değişmez kötü KADER!

Daum'un disiplini ve tecrübesiyle birlikte kurnazlığı da işe yaradı. sağ gösterip sol vurdu. Geçen yıl "Aşk Tutulması" filmiyle motive olmuşlardı, bu yıl ne yaptılar acaba? Maçın Öyküsü'nden öğreniriz nasılsa.

Tarihi bir fırsat kaçtı yine, 3 net pozisyon Kazım'dan, bir Alex bir Güiza ve Lugano'nun direkten dönen bir topu var, bir de maçın başında onaylanmayan gol. Galatasaray'ın köşe vuruşu sonrası Volkan'dan dönen topun gol olması dışında kaleye giden topu yok neredeyse, bir kurtarıcı olarak maça sokulan genç aslan Aydın'ın açık ara auta yolladığı top. Bir de yaşlı aslan Ayhan'ın şutu var aklımda kalan. Velhasılı geni yaşlısı farketmez aslanlar sarmana döndüler giderken.

Geçen yıl bir ay kendine gelememişti genç Arda, bakalım şimdi ne olacak? 30 milyonluk değerini hala koruyacak mı?Düşüş kaçınılmaz, Bursa da öne geçti artık bırakmaz peşlerini. Arkada Karakartal da bekliyor. İşi zor yaralı aslanların...

Baros'a ve rakibe büyük geçmiş olsun!

Daum'un neferleri güzel hazırlanmış, takımın en kötüsü M. Topuz'du, o da ilk derbisi olmasından. Savunma ve ortasaha işini tam yaptı. Volkan en rahat maçını yaşadı. Alex, her şeyiyle 10 Numaraydı. Gol atışı, gol sevinci, ağırbaşlılığı, soğukkanlılığı. Yürümesi, koşması, durması...Ne yaparsa yapsın yakışıyor ona. Lugano, verdiği uslu durma sözünü iyi tuttu. Wederson iyi koştu. Dos Santos hala sarhoş gibi. Emre şimdi Fenerli oldu, benim gözümde.

Şimdi sırada kanki sarı-kırmızılar var, bu maçtan daha zor geçeceği kesin. Futbol olarak değil, abilerinin intikamını almak için gözleri patlayıncaya dek koşacaklardır, özellikle Eren'ler.

Fenerbahçe, bu hafta Erkek Voleybol Takımının Arkas'a 3:2'lik yenilgisi dışında, diğer branşlarda da tüm maçları kazandı.

Hepsini kutlamak gerek!

Sevgiyle kalın, mutlu kalın!

Tüm Fenerlilere kutlu olsun!