Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ocak '13

 
Kategori
Deneme
 

Aslında hepimiz kalabalıklarda yüzen yalnız çoğunluklarızdır...

Hepimiz birşeylerin fazlasıyla farkındayızdır aslında, bizi üzenleri hayatımızdan çıkartma cesaretini gösterdiğimiz vakit herşeyin yolunda gideceğinide nitekim biliyoruzdur.Korkumuzun baş gösteren yanına gelince yalnızlık elbette, başlı başına insanı boşluğa iten acı verici bir kelimedir o oysaki bundan korkmamalıyız, etrafımıza kafamızı çevirip baktığımız vakit herkezin kendi yalnızlığında günden güne var olduğuna şahitlik  ederiz, buna nasıl şahitlik ettiğimize gelince, insanlar neden kalabalık olmak yada kalabalıkta görünmek ister sizce, elbette bu sorunun cevabı çok basit. Yalnızlığınızdan utanıp yalnız olmaktan korkuyorsunuz,kendinizi bir hiç olarak görmek elbetteki canınızı sıkar,sonra şöyle deyiverirsiniz,hayır yeterincekalabalığım ben,onlarca arkadaşım var ve hepside beni seviyor bundan eminim, öylemi peki neden arkadaşlarınızdan herhangi birine şuanda telefon açıp yanınıza gelmesini istemiyorsunuz,yada size küçük bir iyilik etmesini istemiyorsunuz ondan,yapamamasındanmı korkuyorsunuz yoksa, elbette yapamamasından korkuyorsunuz ve evet aslında yapamayacaklarda çeşitli mazeretler uydurup sizi seviyormuş gibi davranmaya devam edecekler sadece, herneyse bu bir tezdir belkide kimbilir...
Gecenin bir yarısı tüm gürültüsüyle geçmekte olan trene kulak vermeye koyuldum o tüm hüznünü çığlıklarıyla dile getiriyordu adeta, yapayalnız çok  geçtim şu rayları alt tarafı demir parçasıyım, insanların beni kullandığı cansız bir demir yığınıyım sadece...
Sert bir rüzgar esiyordu, yıllarca yerinden sarsılmadan aynı yerde duran ağaç dikkatimi çekti o ara, sonbaharın ona şakasını yapması gerekiyordu sanırım ve nitekim yapıyorduda yapraklarını bir güzel elinden alıyordu ağacın, o ise sadece olduğu yerde durmaya devam ediyordu, ve şöyle söylenerek,alt tarafı ağacım insanların geçip gölgemde dinlendikleri, bir kaç muzip çocuğun dallarımı benden izinsiz kırıp yerlere attığı, bir kaç sevgilinin gelip gövdeme isimlerini karaladıkları değersiz bir ağacım nasıl olsa...
Sokaklarda çöpleri karıştırmak onu oldukça yormuştu, istediği küçük bir balık yada midesini doldurması gereken her ne ise, canımı sıkan ne biliyormusun dedi çok az insanın bizlere şevkat göstermesi, çoğunun bizi gördüğü anda pisttt deyip bizleri azarlamasıdır canımı sıkan, yada başka bir kedinin yiyeceğini benimle yada birbirimizle paylaşmamasıdır,,,
Çok uzun zamandır burada dikilmekteyim, insanlara ışık olduğumu biliyorum, beni üzen şey ise gözümün gördükleri,nihayetinde ışık bende görmemde kaçınılmaz oluyor haliyle, cinayetler işeniyor,kavgalar yapılıyor, bazen aptal bir sürücü gelip direğime tosluyor arabasıyla eğiliyorum yamuluyorum haliyle, ve bunlar karanlıklarda yapılmıyor bunlar ışığımın altında direğimin hemen yanı başında gerçekleşiyor, ve ben insanların seviyesine inmediğim ve  onlardan uzakta ve yüksekte yaşadığım için mutluyum, belki yalnızım en yakınımda diyebileceğim direk yirmi metre ötemde ama çaresiz mutlu olmak durumundayım,,,
Çok kişi geldi geçti üzerimden,şikayetçi olmadım hiç kimseden uçsuz bucaksızım ben giderde giderim,görmesi ve gitmesini bilene yol'um ben, adam gibi yürmesini bileni
cennetin kapılarına ulaştırırım, hoyratça ve umarsızca yüryeni yarı yolda bırakırım, nihayetinde uçsuz bucaksızım ben, bir tek ben varım bir tek ben...
Bunlardan ne sonuçlar çıkartmak isterseniz isteyin, gözünüze takılması gereken tek bir nokta var unutulmaması gereken şey odur aslında... İnsan yalnız doğar yalnız yaşar ve yalnız ölür... Unutulmaması gereken nokta budur aslında... Örneği insanlardan vermeye gerek yok artık , Cansız gibi duran bir çok canlıyı farkettikten sonra...

Ve aslında hepimiz kalabalıklarda yüzen yalnız çoğunluklarızdır...  

Yazan-Edibe Toğaç ..

 
Toplam blog
: 153
: 534
Kayıt tarihi
: 14.02.12
 
 

28.05.1988 Adana doğumluyum ve Adana'da yaşamaktayım! Yazar&Şair '' Başka türlü seviyorum ben seni'..