Aziz Yıldırım, bu defa yanlış ata oynadı (Alex De Souza kadro dışı)

Fenerbahçe'de kötü günlerin faturası kaptan Alex De Souza'ya kesildi. Aykut Kocaman, Aziz Yıldırım'dan aldığı ve Fenerbahçe kulübünde hiçbir teknik adama nasip olmamış gücü/yetkiyi kullanarak, takımdaki kanayan yaraya(!) müdahale etti.

Alex gitmeli miydi?

Alex; bu takıma gelmiş geçmiş yabancı oyuncular içinde, artıları eksilerine nazaran en fazla olan, takıma en çok katkı sağlayan oyuncudur. Alex gitmeliydi. Çünkü bu takımın tek oyuncuya endeksli yapıdan bir an önce uzaklaşması gerekiyordu. Zaten kaptanın sezon sonunda sözleşmesi de bitecekti. Alex gitmeliydi ama bu şekilde değil.

Alex bir efsane midir?

Alex bir yıldızdır ve yıllardır güzel futbol üretemeyen Fenerbahçe'nin efsanesidir. Bu da Alex'in meziyetinden çok Fenerbahçe'nin kabahatidir.

Fenerbahçe; Alex'siz alternatif bir sisteme iki yıl önceden hazırlanmalıydı. Eğer ki ille de sezon sonuna kadar bekleyemeyip, bağları koparmak gerekliyse, kaptan ile Haziran ayında, ismine, emeğine layık bir şekilde vedalaşılmalıydı. Kadro dışı bırakmak, A2 takımla çalışacaksın demek de nedir! Bu denli ayrılık bize yakışmadı. Tıpkı, Hooijdonk, Appiah gibi oyuncularımız da olduğu gibi.

Aziz Yıldırım; önceki yıllarda, kötü günlerin faturasını teknik adama keser, kendisini ve yönetimi, tüm olumsuzluklardan soyutlardı. Bir süre sonra da kan değişiminin de etkisiyle olanlar unutulur giderdi.

Şimdi Aziz Yıldırım; bu hamlesiyle büyük risk almış oldu. Çünkü kaptan Alex; Fenerbahçe'deki problemin en küçük kısmını oluşturuyordu. Futbol becerisinin, zekasının, örnek tavırlarının yanısıra; sözleşme dönemlerinde sorun çıkarması, hocasına tavır alması, küçümsemesi vs. kabul edilemez davranışları da olmadı değil. Ancak; Alex'in gitmesi, kötü giden bu takıma olumlu anlamda hiçbir katkı sağlamaz.

Ayrıca takımda, şu saatten sonra, Cristian'dan iyi bir performans beklemek de hayal olur. Alex'i göndermek demek, Cristian'ı göndermek demektir. Cristian; hiçbir zaman istikrarı yakalayamış, 3-5 maçta attığı uzaktan gollerle kendisine tüm sezonda kredi sağlamayı başarmış vasat bir oyuncudur. Bu sebepledir ki Cristian'la da vedalaşmak en doğru karar olurdu.

Aykut Kocaman gider mi?

Aykut Kocaman; kredisini tamamen yitirmiş bir teknik sorumlu olarak, M.Gladbach ve Beşiktaş maçlarını sorunsuz atlatsa dahi (-ki pek muhtemel görünmüyor), en ufak bir problemde yine okların hedefi olacak. Zaten hedef haline gelmese bile kendi kendisini hedef haline getirecek gereksiz müdehalelerine devam edecek.

Futbolcularla sağlıklı iletişim konusunda pek de başarılı olmadığı gözlenen Kocaman; Deivid, Emre ve Alex'ten sonra önce Cristian'la daha sonra da Stoch'la problem yaşamaya devam edecek. Oyuncu tercihleri, anlamsız oyun kurgusu konusunda hiçbir zaman beklediği saygıyı kazanamayacak.

Peki Aziz Yıldırım!

Aziz Yıldırım; 3 yıl daha hem kendisinin hem de Aykut Kocaman'ın takımın başında olacağını iddia ediyor. Bu iddia da, 3 yıl ardarda Şampiyonluk, Avrupa takımı olma iddiaları gibi çok da inandırıcı değil. Özellikle Alex hamlesinden sonra.

Eğer ki Aykut Kocaman'ın görevine son verse idi, kendisi adına en az riski alacaktı. Ancak bu durum, kısa vadede takım adına olumlu olsa da uzun vadede katkı sağlayacak bir davranış da olmazdı. Çünkü, sözünden çıkmayan, her dediğine eyvallah diyen Aykut Kocaman'ı gönderse bile, yine kendisine biat edecek birilerini bulurdu.

Fenerbahçe'de gerçek çözüm; ancak Aziz Yıldırım'ın, Aykut Kocaman ile birlikte görevden ayrılması ile oluşur. Başkan şunu bilsin ki; ne kadar kendisi, Fenerbahçe'ye hizmet edenlerle iyi bir şekilde vedalaşmamış olsa bile, biz taraftarlar; adına, hizmetlerine yakışır bir şekilde kendisiyle vedalaşmasını biliriz.