BackDoor

İnternet site kullanıcıların sistemine gizlice girip,

Kullanıcının haberi olmadan bağlantı kuran programlardır.

Internet üzerinden, bu elektronik arka kapıdan hedef bilgisayara bağlanıp kullanıcıların neler yaptığını takip edebilir,

Var olan önemli dosyaları sile bilir,

Programları çalıştırabilir,

Hatta tüm sabit diskleri formatlayabilir.

Her şeye rağmen BackDoor faydalı ve iyi niyetle gelmesine rağmen yanlışlıklar üzerine bina olunur.

Zira arka kapılar açıktır,

Ve açığınız varsa her türlü kötülüklere maruz kalmanız mümkündür.

Tıpkı demokrasi açıklarımızın olduğu gibi

Sırtınızı verdiğiniz kapılarınızı ardına kadar açık bırakırsanız,

“Islak imza” da atılır, başınıza bir de “balyoz” da iner.

Backdoor iletişim sisteminin en gelişmiş alanı olan Internet ağının arka kapısı ise,

Bugün demokrasi açığının veya arka kapısının belalısı darbe planlarıdır.

Darbeye meydan veren açık kapılarınız olmazsa,

Ne plan yapan, ne de planlanan kalır ortada…

Kuşaktan kuşağa bozuk gen gibi aktarılan darbe kültürünü bertaraf edemezseniz,

Demokrasiden, eşitlikten, hak ve adaletten bahsedemezsiniz.

Eğer demokrasiden dem vurup;

Demokrasi açıklarınızı kapatıp, arka kapınızı kapatamazsanız,

Darbe kültürünü gelecek nesillere aktarmayı da engelleyemezsiniz.

Bu çığırtkanlığın ve bu hukuk tanımamazlığı bertaraf edemezseniz;

Sabah kahvaltınızı Ayışığı ve Eldivenle,

Öğle yemeğinizi çarşaf ve sakalla,

Akşam yemeğinizi de Islak imza ve balyoz menüleriyle süslemekten kendinizi alamazsınız.

Peygamber ocağı olarak dillendirilen yerlerin şeytani ve dessas hileler üretim merkezine dönüştürmeye çalışanların yakalarına basın değil, devletin bizatihi kendisinin yapışması gerekir.

Demokratikleşme yolunda yürüyeme çalışırken birileri ayağına köstek olmak istemişse de ne ehemmiyeti var gibi bananeciliği oynama tribine girme lüksünüz yoktur.

İşin başında ve açıklarını kapatmakla mükellef,

Ve bizatihi sorumlusu konumundadır hükümet.

Her sabah yeni bir darbe ismiyle uyanıp,

Türkiye’yi asıl gündeminin dışına itmek hiç kimseye fayda sağlamayacağı aşikârdır.

Bugünden itibaren adı sanı ve nereden geliyorsa gelsin bu ülkede darbeler çok geride kalmıştır.

2002 yılından günümüze yapılan darbe planlarının hepsi sadece plandan öteye geçememiş,

Ancak ülke gündeminden de düşmemiştir.

Ülkenin gerçek gündemine dönmesi,

Ve içindeki sorunlarını çözebilmesi için

Hükümetin önünde gerekli olan tek yol vardır:

Balyoz Darbe Planı’yla camileri bombalamayı,

Uçakları düşürmeyi,

Gazetecileri tutuklamayı,

200 bin kişiyi gözaltına almayı düşünenlere, "Sivil vesayet"i tehdit olarak gösterip askeri vesayeti meşrulaştıran,
darbecilerin yargılanmasını "Sivil faşizm" olarak tanıtan,

Kafes Darbe Planlarıyla, hala görevi başında olan suikast timleriyle

Başbakan yardımcılarını takip eden tehdit ağlarıyla, azınlıkları düşman olarak gören ırkçı yaklaşımlarıyla,

Cunta girişimleriyle,

Muhtıralarıyla,

Parti kapatmalarla,

Darbelere zemin yaratmaya çalışanlara karşı “Özgürlük” ve daha fazla “demokrasi” kartını oynamalısınız.

Bu kartınızı yeni Sivil Anayasa ile süslemelisiniz.

Demokrasi ve özgürlüğün temeline inmeyi esas alan Sivil Anayasa’da açıklar bırakılmamalı ki darbe virüsleri bulaşmasın.

Demokrasi açıkları olmasın ki arka kapınızda birileri kirli senaryolar hazırlamasın.

Darbe virüslerini yazılımlarınızdan ve getirmeye çalıştığınız demokratikleşmeden uzaklaştırmadan sahile ulaşmanız mümkün görünmemektedir.

12 Eylül havarilerinin darbe planlarını bertaraf etmek istiyorsanız,

12 Eylül darbecilerinin halka dayattığı 12 Eylül Anayasasından kurtulun.

Kurtulun ki, BackDoor’unuzdan girip bulaşmasınlar.

Vesselam..

www.servetbeki.com