Bağımsız yargı

Aklınla yargıla beni… 

Televizyonda arkadaşımla haberleri izlerken arkadşım bana dönüp; ''Hacı bu adaletin tezrazisi sağa mı çekiyor?'' dedi benim de aklıma bu yazı geldi... 

Tabi aklında art niyet varsa okkanın altına gittiğimin resmidir. Yargının da aklında başka bir niyet olup olmadığına dair şüphe duyduğumuz zamanları yaşıyoruz. Yargılamayı yapan kişi kararını toplumun vicdanını da dikkate alarak verir. Bağımsız yargı dediğimiz o kadar da bağımsız değildir. Onun da pekâlâ tarafları vardır; 

Yargı insan haklarına taraftır,  

Yargı mülkiyet hakkına taraftır,  

Yargı bireyi devlete şirketlere karşı hakkını korumada taraftır. 

Şimdi bu günkü yargı bunların hangisine taraftır? 

Muzdarip olamayan kalmadı. Ama ne acı ne üzücü ki herkes kendine dokununca bağırıyor! 

Ne zaman ki; Bir kulüp başkanı uzun tutukluluk süresine maruz kaldı o zaman bile bir kesim şikâyet ederken, diğerleri göbek attı (bende sevinmiştim). 

Hukukun ne kadar hayatlarımızı doğrudan etkilediğini anlamak için topun ağlardan, demir parmaklıların arkasına geçmesi lazımmış. Meğer herkes topa bakıyormuş. Bundan sonra bir şey anlatmak için topla gel yavrum! 

Toplum vicdanını sağlamak ile yükümlü olan yargı bence bu yükümlüğünü unuttu, şimdi birilerinin ahlakı daha eşit. Demokrasimizde birileri daha eşit kabul edilir oldu. 

Karar verirken ki aklından geçen düşüncüleri de görür gibiyim; devleti koruma içgüdüsü var onlarda. Bu sebeple biz her ne kadar en demokratik yasaları bile koysak bunlar cımbızla çekmeyi başarıyorlar, anti-demokratik kararları vermeyi başarıyorlar. Karar verirken hiç kimse aklındaki düşüncelerden bağımsız olamaz bu zihniyeti kararlarında görebileceğimiz de gösterir. Her kararda insanları peşinen suçladıklarını ve kimseye hesap vermek zorunda olmamanın rahatlığı veya birilerinin onlara bu garantiyi vermenin rahatlığı ile veriyorlar kararları. 

Aziz milletim kendini sporda temsil edenler baktığı için de, mecliste temsil edenlere takmıyor. Aziz milletim Bağdat caddesinden konvoy yapıp kendini temsil edenlerin oraya bir konvoy yapsa ya! Belki o vakit kendini toplumun vicdanı sayanlar, aslında sadece birilerinin vicdanı olduğunu anlar. 

Adalet hepimize lazım. 

Her yargılamada eşit davranmasak bir gün bize de eşit davranılmayacağını unutmamak lazım. Toplumun aklını karıştırabilirsin ama asla sağduyusunu bozamazsın. Her insan sonunda haklı ile haksızın arasındaki farkı anlayabilir. 

Senin hangi yargılamada farklı davranmadığı anlar. Belki susar, belki kabul eder ama haksız içinde der. Demeyen zaten parçası olur haksızlığın! 

Allah Allah bu savcılar neden görevden alındı ki sorusuna nasıl cevap bulacaklar merak ediyorum.