Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Temmuz '12

 
Kategori
Güncel
 

Başbakan Erdoğan zorda

Başbakan Erdoğan zorda
 

Başbakan Erdoğan'nın son günlerdeki görüntüsü uykusuzluğunu, yorgunluğunu yansıtıyor.

Türk Savaş uçağının Suriye yakınlarında kim vurduya gitmesi onu çok yordu bence.

K. Irak’tan K. Suriye’ye doğru kalabalıkları akması bölgede yeni bir uygulamaya geçildiğini gösteriyor.

İki yıla yakın bir süre içinde görüldü ki Orta Doğu için hiç bir isteği yerine gelmiyor.

Orta Doğu paylaşımındaki  gizli ya da açık işler  son bir yıldan bu yana  oldukça karıştı. 

Bu yüzden ne Irak ne Kuzey Irak ne Kıbrıs ne İsrail ne de Suriye hiç bu kadar önemli olmamıştı.

Son gelişmelere göre kendisine anlatılanlar çok korkunç olmalı.

İsrail büyük bir siyasi dönüşüm ile Lefkoşa ile Atina’ya geldi oturdu.

Rus ve ABD donanmaları da Doğu Akdeniz’de yüzmeye başladı.

Bu süreçte görüldü ki ABD Başkanı Obama kendisinden çok Barzani'yi dinliyor.

Turgut Özal’ın ellerinden tuttuğu ayrılıkçı Barzani ile Talabani 1990'dan beri  her anlamda ABD ile kol kola. 

Son yıllarda Türkiye'yi de kapsayan hayali haritalar giderek çoğalıyor. 

Türkiye'nin uluslararası terör belasına bir çözüm bulunamadı.

Ona ABD de NATO da Erbil’de Büyük Kürdistan düşü gören Bölgesel Yönetim de yardımcı olmadı.

Olamazlardı da.

Onların Orta Doğu tasarımları Türkiye ile etkin bir iş birliğinden çok çıkarcı, diyalogcu  bir kopmama  üzerine kurulmuştu.

Oysa 11 Eylül acısı ile ABD herkesin terörü kendisine, diyerek Bin Ladin'i temizledi kurtuldu.

Oysa Türkiye toplamda en az (12) adet 11 Eylül Terör Saldırısı yaşadı; 35.000 yurttaşını yitirdi. 

Osmanlı'nın son çağlarından beri Orta Doğu oldum olası barut  fıçısı durumunda.

Suriye Cephesi'nin dağolmasından sonra Osmanlı Devleti de çöker bilindiği gibi.

2003'teki Irak’ın İşgali’nden sonra bu durum daha çok Türkiye aleyhine gelişmeler gösterdi.

1 Mart Tezkeresi'nin açmazları daha bir ortaya çıkmış olsa gerek.

Çünkü günden güne Türkiye askeri ve siyasi olarak bölgeden uzaklaştırıldı.

Süleymaniye'de Türk subayları ile erlerinin başlarına ABD askerlerince Çuval Geçirilmesi ise son darbe olmuştur. 

Küresel açılımlar ile eğitimin yaygınlaşması ve kentleşme Orta Doğu’da ivme kazandı.

Bu etkienler nedeni ile değişik etnik yapılardan doğan ayrılıkçı eğilimler yükselmeye başladı.

Arkeoloji, tarih, kültür ve din içerikli ayrılıkçı eğilimlerden dolayı bölgede silahlanma da arttı.

İçinde kimi acı gerçekler, de taşıyan bu gelişmeler Başbakan Erdoğan'a tek tek anlatılmadı.

O da her şeyin kendi yolunda gideceğini, sınırların asla değişmeyeceğini sandı.

Oysa Bağdat merkezli Irak'taki üçlü devletçik çözümdür sanıldı.

Nuri El Maliki Tahran'a, Mesut  Barzani de Washington'a yöneldi.

Suriye iç savaşı yüzünden K. Iraklı Peşmergelerin Kamışlı’ya doğru yürüyüşü işleri iyice karıştırdı.

Olayların arkasında bu ay başında Erbil’de toplanan KUK Başkanı Mesut Barzani var.

PKK eğilimli PYD Başkanı  da Erbil’deki KUK Toplantısına katılmış. 

Peki danışmanları ile bakanları Başbakan Erdoğan'a kimi ‘hayali cemaatler'in durumunu da anlatmış olabilirler mi?

AKP Hükümeti yıllar sonra da olsa Başbakan Erdoğan'ın vurguladığı 'hayali haritalar' konusunda ilk olarak şaşkın!

Siyaset Bilimci ve Sıfır Sorun Siyaseti mucidi Prof. Dr. Davutoğlu da çok şaşkın olmalı.

Bakalım onun yakında gerçekleştireceği Erbil'deki görüşmeler nasıl bir etki sağlayacak olaylar üzerinde. 

Başbakan Erdoğan’a birileri Batı'nın son beş yüz yıllık deneyimleri ile kimi toplumları kendisine bağlamak için neler yaptığını anlattı mı aceba?

Bendict Anderson’nun ‘hayali cemaatler'nin içinde dil, lehçe, harita,ideoloji,sömürü gibi ögeler olduğu da anlatıldığına göre Osmanlı’nın çöküşünden de dersler çıkartılarak neden gereği gibi siyaset geliştirilemedi şaşarım doğrusu.

Umarım birileri Siyasi Tarih için bunu da ekleyecektir bölümlerin bir yerine.

Oysa o ‘hayali haritalar’ 1970’lerden beri var!

Sıra son otuz yıllık terör olayları ile Irak’ın İşgalinin peşinden o haritaların içini doldurmaya gelmiştir.

Petrol çıkarları için Batı’da tasarlanıp K. Irak’ta uygulamaya konulan haritalar Kürt Kartı’nın Akdeniz’e uzandığını gösteriyor. 

Bilindiği gibi Batı yüz yıllardır uygulayageldiği sömürmek ve yönetmek içerkili bu işin ustası olmuştur.

Osmanlı üzerinde de uyguladığı bu siyaset ile ‘bir ulus inşaa etmek’ yolunda bu kez Kürtleri kullanıyor.

Osmanlılar döneminde gerektiği gibi kullanlamayan Ermenilerden sonra Kürtlerin niçin kullanılmaya başlandıkları ise özellikle petrol kaynaklarına erişim bağlamında düşünülebilir.

Bilindiği gibi Rusların ve Fransızların yönlendirdiği Ermeniler petrol kaynakalrına yakın değillerdi.

Bu uğurda Balkanlar’da Arnavut, Boşnak ve Karadağlı uluslarını inşaa ettiğini de unutmayalım.

Osmanlı parçalanırken Irak, Lübnan, Suriye, Ürdün, Kuveyt, Suudi Arabistan gibi oluşumlar da bu bağlamda düşünülmelidir.

Yeni Suriye kapsamında Erbil’den Lazkiye’ye doğru uzanabilecek bu yeni oluşum çok tehlike.

Çünkü İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti artık anlaştığına göre Türkiye yol ayrımına gelmiştir.

Çünkü Fırat, Dicle ve Asi ırmaklarını da çevreleyecek olan bu oluşum Türkiye’nin elini kolunu bağlar.

Böylece Türkiye Orta Doğu’daki bütün etkinliğini yitirmeye başlamış olacaktır.

Başbakan Erdoğan bu yüzden olsa gerek çok gergin, çok uykusuz görülüyor.

İç siyasi gelişmeler kadar dış siyasi gelişmeler bakımından da Başbakan Erdoğan zorda bence. 

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..