Başımızın belası Fransa

Avrupa’daki başımızın belalarından biri takdir edersiniz ki Fransa’dır. Özellikle Ermeni meselesinde ki yaklaşımları gına getirmiştir. Şu sıralar Valeria Boyer diye bir kadın var sormayın. Yatıp kalkıp Ermeni sorunu ile ilgili yasa tasarısını geçirtmeye çalışıyor. Son denemesi başarısız olmuştu hanfendinin. Şu sıralar bir yenisi için uğraşıyormuş.  

Kim bu nankör Fransızlar? Kökenleri nereye dayanır, bilir mi siniz!

Ataları Franklardır. Franklar, meşhur kavimler göçü (375) ile Avrupa’ya gelen Romalıların barbar dedikleri kavimlerden biri. Barbar...

Romalılar bu gelen barbarlardan o kadar etkilenmişlerdir ki, (tek başlarına değillerdi tabi ki) yılların koca imparatorluğu dayanamayıp ortadan çatlamıştır (ikiye ayrılmıştı), Batı Roma yıkılmıştır.

Roma, Frankların Akdeniz’e inmesini yasaklamış, ülke sınırının uçlarında durmak şartı ile vergiden muaf tutmuştur. Bu barbarlara verilen “Frank” ismi de oradan gelmektedir. “Vergiden muaf tutulan” .

Roma İmparatorluğunun çökmesi ile Galya denilen bugünkü Fransa topraklarına yerleştiler. Bu toprağın yurt edinme sürecini bir Fransız yazar şöyle özetlemiş;

“ Fransa halkını bin yılda Fransa toprağı yarattı.”

Franklar, 8. yy.da hrıstiyanlaşıp Avrupalılaşmaya başladılar. Ne o! Fransızları ezelden beri Avrupalı mı sanıyordunuz! Öncesine bakarsanız bazı Türk kavimleri Avrupadaydı. Barbar Frank Kralları, kendilerine sahip çıkan, yaşam alanı sağlayan Roma’ya karşı koruyan Atilla’nın çizmelerini yalıyordu.

Sonradan medenileşen(!) Fransızlar kökenlerini de bu barbar tarihinden kurtarmak için bir takım uyduruk tarihi dayanaklar ortaya attılar ama bu uyduruk dayanaklara kendileri bile inanmadı, inanamadı.

Örneğin; kendilerini antik çağın en uygar kavimlerinden sayılan Truva’ya dayandırdılar. Truva’dan batıya kaçan Aeneas’ın yeğeni Francion’a. Sonra Makedonyalı Büyük İskender’e. Atalarımızdan sayılan Turcus’a. Bir ara buradan hareketle akraba bile oluyorduk bazılarına göre. Fatih’in İstanbul’u almasına sevinmelerine bakarsanız, Onun Truva’nın öcünü aldıklarını düşündükleri kadar, Fatih’in annesinin Fransız olduğu iddiasına da bağlandılar. Fatih’in annesi meselesi Fransızlar için çok önemlidir. Neleri sahiplenmiyorlar ki Fatih’ e şaşıralım.

PKK hayranı Madam Miterantı, ne idiğü belirsiz Sarkozisi, Ermeni olayına takmış Valerisi, daha kim bilir kimleri! Bazımızın belaları Fransızlar! Kanuni olmasa Almanca konuşuyor olacaklardı. Bize borçları var, nankörlük ediyorlar. Deliriyorum bu adamlara. Ezik kalmışlar hep tarihte. Ya İngilizler kurtarmış kıçlarını ya Türkler. Yoksa Almanlar çiğ çiğ yiyeceklermiş bu kendini beğenmiş medeni (!) sonradan görme Avrupalıları!

Sürçi lisan ettiysek affola!