Basketbol / İstikrar / Veya her neyse

İnanın bana artık başlık bulamaz oldum ben bu ülkedeki olaylar için yazılacak yazılara. İki Eurolig takımımız ilk maçlarını yaptılar ve özellikle FB-Ülker benim beklediğim yorumcularımızın beklemediği bir şekilde dökülerek yenildiler. Düşünün ki zaten ligde iki takımlar, tüm amaç Eurolig ve alınan sonuçlara bakın. Sayın okurlar defalarca yazdım bu olay bir basketbol sorunu değildir. Bu olay Türk ulusunun mental bir sorunudur.

Efes Pilsen maçını seyredemedim. FB-Ülker maçını seyrettim. Maç başlamadan önce Sn. Doğan Hakyemez' in yorumu "....çocukların bu maçta iyi savunma yapacaklarını gözlerinden anlıyorum..." Maçın sonucu 59-82. Sayın okurlar boşverin yediğimiz sayıyı. Allah aşkına Sayın Hakyemez nasıl bir savunma bekliyorduki Barcelona 58 sayı atsın. İnanamıyorum, yani hakikaten inanamıyorum, bu yorum için kanallar para ödüyormu? Nasıl olurda Barcelona sadece savunma yapılarak yenilir. EUROLİG' de 60-70 bandında sayı atarak ancak belki birkaç maç kazanabilirsiniz. O kazanabileceğiniz maçlarda asıl geçmeniz gereken üst düzey hedef maçlar olamaz. O skorla kazandığınız takım zaten sizinle beraber bir süre sonra elenecek takımdır. Bu kadar basittir. O zaman yapılacak şey Barcelona' dan 58 sayı yemeyi hayal etmek değil 83 sayı atmanın planını yapmaktır. Sn. Tanjeviç' in FB-Ülker' i de bu sayıyı bu kadro ile atamaz. Sadece bu kadro Sn.Tanjeviç olmadan daha iyi oynar o kadar. Çünkü defalarca yazdım FB-Ülker' in pivotu yok. Artık isim vermiyeyim. O kadrodaki çocuklarımız ilerde de hedefi Eurolig olan bir takımın pivotu olamayacaklar. Bu olasılık da yok. FB-Ülker' in Avrupa dahil her takımın ilk beşinde görmek isteyeceği 5-6 ismi dışında Power forvet ve oyun kurucusu da yok. Sn. Tanjeviç işte bu 5 kişiyide böyle oynatırsa işte bu kadar olur. Efes Pilsen' e gelince o takımın sorunu teknik yönetim tarzıdır. Çünkü o takım özellikle Euroligde 10 üst düzey basketbolcu ile oynayabilecek kapasitede. Ama sayı 70. Kime karşı? Her ne kadar Litvanya ekolü de olsa (benim bildiğim gönderilen David Blatt' ın Litvanya' da yendiği) kadrosu eksilen Lietuas' a karşı atıldı bu sayı. İyi de eğer hedefiniz -hadi ben de hedef düşüreyim şampiyonluk demiyeyim- hiç değilse son dört ise giderek üst düzey takımlar kaldıkça nasıl 60-70 sayı ile kazanacaksınız. Panathinaikos' u mu 69 sayıda tutacaksınız, Barcelona' yımı ?

Sayın okurlar, her konuda geleceğimizi planlamak zorundayız. Basketbol' da, enerjide, kentleşmede, siyasette vb vb. Hedefim ne olmalı ? Bu hedefe varmak için izleyeceğim stratejiler ne olmalı? Bu hedefe ulaşmak için uygulayacağımı düşündüğüm stratejilerin finans kaynağı ne olmalı ? Allah aşkına var mı böyle bir düşünce. Yineliyorum bu yazıları basketbol yazısı deyip geçmeyin.Bakın yıllardır yazdıklarıma ve elinizi vicdanınıza koyup söyleyin hepsi çıkmıyor mu? Neden hala yorumcusu ile, teknik yönetimi ile, o teknik yönetimleri seçen federasyon ve takım yöneticileri ile asıl karar vericiler bu kadar başlarını kuma gömüyorlar. Yazık değilmi Sn. Özilhan' ın ve diğer patronların paralarına. Daniel Santiago, Rakocevic, Gordon Gricek, bu isimlere bu paralar iki takımlı Türkiye ligi için mi ödeniyor. Onların oynadığı takım/lar böyle olacaksa yazık değil mi? Türkiye' de engelli okullarının servislerinin finansal sorunlar ile kaldırıldığını okumuyormuyuz. Bu kadar dökülmek için bu paralar o basketbolculara ödenecekse ödemeyin de, engelli çocuklara daha ucuza sponsor olun, inanın hiç değilse sevap işlenir.

Sadece bir tek spor dalı için bile biz, farklı, analitik, somut düşünemezmiyiz ?