Batı'nın inanç temelleri

"Medeniyetler çatışmasında, batının inanç temelleri" Gıovanni Scognamıllo'nun eseri..

Karakutu yayınlarından çıkmış, 3.baskı Ekim 2003

Kitabın girişinde yazarı hakkında verilen bilgilere göre, Giovanni Scognamillo, 1929 İstanbul doğumlu.. Eğitim hayatı dahil bütün hayatı da İstanbulda geçmiş, gazete yazarlığı, sinema tarihçiliği yapmış, kırkın üzerinde esere imza atmış bir yazar.

Eseri önemli ve özgün yapan bir yönü, yazarının bu kimliği ile ilgili olmalı. Yazar İstanbul gibi, bir kültür başkentinin ama özellikle İslam başkentlerinden en önemlilerinden birinin içinde yaşamış, doğu ile batı arasındaki farkları yakinen bilebilecek bir konumda.

Eserin temel tezi şu: Bugün batı toplumu bir inanç, bir maneviyat bunalımı yaşamaktadır ve bunun temel nedeni de, dinlerinin- hristiyanlık- doğduğu, doğu topraklarındaki orijinal halini bozmaları, onu pagan anlayışlarla sekülerleştirmeleridir.

"Batı'nın çöküşünü çok gerilere dönüp Doğulu temellerinde, bu temellerin yanlış ve kasıtlı tanıtılmasında ve uygulanmasında aramak gerek"(s.101)

Yazar, antik dönemlerin inanç esaslarından başlayarak günümüz Hristiyanlığına kadar, değişmeyen mitosları, insan oğlunun daima "putlaştırma" eyilimli zaafiyetini örnekleriyle ortaya koyuyor.

Vahiy esaslarını kaybetmiş dinler, ister istemez antik dönemlerin mitoslarıyla birleşerek kendini yeniden yaratıyor.

Hristiyanlığın Roma elinde pagan kültürüyle birleşerek seküler anlamda hayat bulması, vahye dayalı özünü kaybetmesi karşılığında gerçekleşiyor.

Hz. İsa'nın barışa ve hilme dayalı öğretisi, Engizisyon zulümlerinin, Haçlı yağmacılığının dayanağı haline getirilebiliyor böylece..

"Mediniyetler çatışması" gibi uğursuz tezlerde bugün aynı çizginin devamından başka bir şey değil.

Yazar Giovannı Scognamillo, Medeniyetler çatışmasının, bir medeniyetler uzlaşmasına dönüşmesi için, Hristiyanlığın yeniden kendi özgün maneviyatına dönmesini, Klisenin iktidar aracı olmaktan kurtarılmasını öneriyor.

Kitap şu öneri cümleleriyle son buluyor:

"Alçak gönüllülük ve kardeş sevgisi, Batı'nın değil, unuttuğu, dini sürecinin temellerini teşkil eden herkesin ve her zaman için "gerçek " değerleridir. Mesele bunları unutmamak, çare ise bunalıma, yabancılaşmaya ve dengesiz arayışa karşı bunları yeniden DİRİLTMEKTİR "

Günümüz teknolojik gelişmelerinin insanın ruhsal dünyasını esir aldığı bir dönemde böyle bir eseri okumanın kaybedilmemesi gereken insani değerelere sahip çıkmak açısından yararlı olacağına inanıyorum..