Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Beceriksizliğin kılıfı…

Beceriksizliğin kılıfı…
 

Beceriksizliğin Kılıfı…

Beceriksizliğini görüp gereğini yapanlar, sonuçta başaranlardır. Ama beceriksizliğe kılıf uydurma gayretini öne çıkaranların hem kendine hemde topluma zarar vereceği kesindir.

*****

Geçtiğimiz bir hafta içinde İspanya milli takımı ile iki maç yaptık. Spor sonuçta bir yarış. Biri kazanacak diğeri kaybedecek. Eğer kuralları iyi bilir ve çok çalışırsan bu gün kaybederken yarın kazanırsın. Ancak yorumlara baktığımızda, bu akılla gittiğimizde tesadüfi galibiyetlerle teselli bulmaya devam edeceğiz gibi görünüyor. Tıpkı politikada olduğu gibi.

*****

Seçimler bitti, şu tespit çok ilginç. İlginç olduğu kadar da beceriksizliğe çare aranmadığının delili. “Antalyaya tarihinde görmediği kadar yatırım yaptık. Demek hizmet oy getirmiyor” Bu tespit, iktidar mensuplarının halkın büyük bir bölümünü hiç anlamadığı, anlamak gibi de bir niyeti olmadığını gösteriyor. Bir yazar “her boş gördüğünüz arsaya bir beton yığını dikmekmi hizmet, siz bizim çiçek kokularımızı çaldınız” diyor. Tabii iktidar bunun ne demek olduğunu bilmiyor. Sonrada seçim yenilgisine şaşırıyor.

*****

Bu gün gazetemiz Milliyet dahil birçok gazetedeki bir haber. “CSIS'in Türkiye raporunda Ak Parti'yi endişelendirecek kehanetler bulunuyor.” Gerek köşe yazarları, gerek blog yazarları bu gerçekleri sürekli dile getiriyor. Eğer bir gazete böyle bir analizi yapsaydı, iktidar tarafından kesin vatan haini ilan edilirdi.

******

Dünkü gazetelere yansıyan haber, yukarıdaki iddiamızı destekliyor. Sayın başbakan, Sabah gazetesi muhabirlerini azarlarken söyledikleri ibret vericidir. Hatırlayalım: “Siz haberi altı tane bakana teyit ettirdik diyorsunuz. İspat edin onları atarım” Nasıl bir demokrasi anlayışı ise, canı isterse bakanı atabiliyor???? “Altı tane bakan gizli bir görüşmeyi nasıl deşifre edebilir ki?” Demek bu konu görüşülmüş. Öyle ise basını neden azarlıyorsunuz?

******

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri kimse kimsenin dini duygularına baskı yapmamış, ibadetine engel olmamıştır. Yüzbine yakın cami yeterli bir örnektir. Türk toplumu tamamına yakını müslümandır. Kişi, kendi ile Allah arasında olan inanışını istediği gibi yapar. İsterse rakısını içer, sonrada gider ibadetini eder. Bu kimseyi ilgilendirmez. Hele halkın tamamına hizmet için var olan kurumlar buna özel itina göstermek zorundadır. Siz parklarda el ele dolaşanlara bile müdahale ederseniz, “deniz kenarları bize neden oy vermiyor” diye şaşar kalırsınız. Anlamıyorsunuz. Yarın yeterli sadaka dağıtamazsanız o çok güvendiğiniz kesimde sizden yüz çevirdiğinde, bu gidişle yine şaşıracaksınız.

******

Patron, baceriksiz olan işçisine bir süre tahammül eder. Bekler kendini geliştirsin diye. Olmazsa işten atar. Bu durumda, patrona kızıp kendini haklı görmek mi doğrudur, yoksa beceriksizliğini gidermeye çalışmak, olmuyorsa “patrona daha fazla yük olmaya hakkım yok” deyip istifa etmekmi doğrudur. Siyasilerin bu soruya verecekleri cevap toplumun yarınında büyük etki sahibi olacaktır.

Esen kalın 2/4/2009

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..