Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bedenin kaç?

Bedenin kaç?
 

Kaynak:İnternet


Ne olduğunu ve ne istediğini bilmek önemlidir; tabii bunun için de oturup biraz düşünmek gerekmektedir!

Yani, öyle öğrendik, böyle yap dediler bize gibi tembellikleri kaldırmaz bu konu.

Yoksa, ortaya karışık turşu!...

Birey olarak ne halt ederseniz edin de diyemiyor insan, nasıl densin, yaşadığı toplumu umursamamak densizlik değildir de nedir?

******

Dün alt alta iki haber vardı; birinde Bülent Şakrak’ın röportajı… Eski eşi Özge Borak ile Ata Demirer’in birliktelikleri ile ilgili ne hissettiği sorulduğunda “ Özge iyi kızdır, Ata’yı da severim, mutlu olsunlar” demiş…

“Ben de özel hayatımda mutluyum” diye de eklemiş.

“Hah işte, budur mesele!” diye pek bir keyiflendim lakin haber altı yorumları okuyana kadar sürebildi anca!

“Yalana bak!” mı ararsınız, “Nedir bu böyle yabancı özentiliği” mi?

Namus bekçiliğine soyunanlar mı?

Medeniyet bu mudur diye sorgulayanlar, uymaz bize diye diretenler falan…

Allah allah!

Mutsuz bir şekilde diğer habere geçiyorum, ayrı yaşadığı ve boşanma davası açtığı kocası tarafından sokak ortasında öldürülen dört çocuk annesi Arzu Odabaşı’nın haberi…

İçim cız ediyor…

“Asın bu canileri” tarzında yorumlanmış haber.

Aynı haberin devamında yine bir Arzu var, iki çocuk annesi Arzu Yıldırım, ayrı yaşadığı imam nikahlı eşi tarafından o da sokak ortasında vurularak öldürülmüş!

Üstelik de iki gün önce Cumhuriyet Savcılığı’na başvurmuş, başıma bir şey gelirse bilin ki bu adamdandır demiş ama dilekçeyi karakola ulaştıramadan öldürülmüş…

Hoş, ulaştırsaydı ne olurdu, o da ayrı bir konu, daha geçenlerde yaşadık kaç kez koruma talep eden kadının yine sokak ortasında kocası tarafından silahla öldürülmesini…

“Devlet nerede?” diye sormuş bir yorumcu…

******

Biten evliliğinin ardından eski karısını karalamayıp, mutluluklar dileyen adam da aynı toplumdan, neredeyse adamı linç edecek olan yorumcular da…

Ayrı yaşadığı karısını sokak ortasında öldüren de, yuhalayan da…

Yahu, bir karar verin, nesiniz, kimsiniz?

Nasıl yaşamak istersiniz?

Yok bu geniş geldi, ama bu da dar diyene kadar az biraz düşünün, hatta daha da fazla düşünün, mesela insan öldürmek gibi bir hak olabilir mi falan diye!...

Sorulduğunda “Elhamdülillah Müslümanız” deniyor ya, hah onu da bir sorgulayın hazır başlamışken, can almak var mıdır kitapta?

******

“Devlet nerede”? diye sormuş dedim ya bir yorumcu, evet, devlet bu kadınları korumak zorunda!

Bu kesin!

Ama toplum da korumak zorunda aynı zamanda!...

Sen oturup ne olduğunu, nasıl bir yaşama sahip olmak istediğini düşünmez, neler yaparsam yaşam kalitemi arttırırım diye emek harcamaz, öfke ve hırslarını törpülemeyi aklından bile geçirmezsen, çocukların da peşinden gelir, torunların da…

Sonuç sürekli mızmızlanan, durmaksızın bir başkasını yuhalayan bir toplum: Ama bu çok dar! Bu da fazla geniş!...

Eee, ne istediğini bilmeyen toplumlar da hem ayrıştırılırlar, hem kullanılırlar; kazanan ise ne bizizdir, ne siz!

Toplum birbiriyle cebelleşirken, çıkınını dolduruverir birileri!...

Kadınlar mı öldürülmüş, çocuklar öksüz mü kalmış, peh!...

Misal, bakınız kaynayan Ortadoğu!

Fakir halk ve uçuk zengin diktatörler!...

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..