Beklemek

Hep bir şeyleri bekleriz.

O son nokta gelene kadar beklentiler hiçbir zaman bitmez. Kendini bilmeye tanımaya başladığın andan itibaren beklentilerde başlar. Çocukken büyümeyi beklersin biran önce. Tabii büyüdükten sonra da çocukluk günlerini özlersin. İyi okullarda okuyup, istediğin üniversiteyi, bölümü kazanmayı arzu edersin, sonuçları dört gözle beklersin. Kazanırsın ya da kazanamazsın. İş bulmak için çabalar, büyük umutlarla beklersin. İş bulursun, memnun olursun ya da olmazsın. Belki daha iyi bir iş imkanını beklersin ya da bulunduğun yerde basamakları tırmanmak için uğraşıp, umutla beklersin.

Yoklukların Var olmasını istersin, beklersin.

Ödemeleri beklersin, verilmesi gereken ama bir türlü prosedürleri geçemeyen.

En basitinden, ne bileyim çok beğendiğin bir kıyafeti almak istersin, maaşının yatmasını, paranın olmasını beklersin.

Uzak diyarlara gitmek istersin, doğru zamanı beklersin.

Yaşama telaşı içinde aşkı beklersin, sevmeyi sevilmeyi. Sevdiğinin seni, senin onu sevdiğin gibi sevmesini beklersin. İçin titreyerek ondan gelecek olan herhangi, ufacık bir şeyi içinde kelebeklerle beklersin. Telefonun çalmasını, onun aramasını beklersin. Aramayınca kızıp yüreğinin sıkıştığını hissedersin. Yine de hep bir ümit beklersin.

Canın çeker burnunda tüter, yanında olmasını istersin beklersin. Özlemle beklersin, onun da seni aynı hevesle beklediğini bilerek. Nasıl güzeldir deliler gibi beklediğinle bir araya geldiğin, ona sarıldığın o an. Seni hissetmesini beklersin. O bir verdiğinde, sen bin veririsin, Sana dairlerini beklersin.

Bazen ümitsizce beklersin, asla gelemeyecek ya da olamayacak şeyleri. Bu dünyadan diğer tarafa gitmiş birini beklemek gibi. Kapının anahtarı her çevrildiğinde bir an onun geldiğini zannetmek gibi. Ama işte asla bir daha gelemeyeceğini bilmenin çaresizliği gibidir bazen beklemek.

İki nokta arasındaki o çizgide yürümeye çalışırken tercihlerin, seçtiklerin, seçmediklerinle, olan, olmasını istediklerin ve olduramadıklarınla beklersin. Bazen hayatın getirdikleri yetmez, dünya yetmez, hep daha fazlasını istersin, beklersin.

Bir gün gelir yorulursun beklemekten. Vazgeçtiğini zannedersin. Ama yine de derinlerde bir yerde, belki kendinden de gizli beklersin……