Beldemin tozlu yolları

Türkiye’de üç bin üç yüze yakın belediye örgütü vardı. Nüfusu yaklaşık olarak Türkiye kadar olan batı ülkelerinde bu sayı sekiz on kat daha fazla durumdadır. 2014 Yerel seçimlerinden sonra ülkemizde bulunan belediyelerden bir kısmı nüfus yetersizliği bir kısmı da büyükşehir yasası ile mahalleye dönüştürülerek yok edildi.

Bu durum belde insanlarında rahatsızlık yarattı. Ancak, “Dur bakalım, bekleyip görelim. Belki de güzel şeyler olur” beklentisine de yol açtı.

Seçimlerin üzerinden geçen bir buçuk yıllık bir zaman dilimi gösterdi ki; kapatılan belde belediyeleri en kısa sürede tekrar açılmalıdır. Yerel hizmetler seksen yüz kilometrelik büyükşehir ve yirmi otuz kilometrelik ilçe belediyelerince ya hiç yerine getirilememekte ya da hiç yapılamamaktadır.

Elbette yerel yönetimlerde de niyet önemlidir. Amacınız hizmet etmek midir, belediye olanaklarının, kendinizin ya da yandaşlarınızın işlerinin görülmesi ve zenginleşmesi aracı olması mıdır?

Benim yaşadığım mahalleye, çöp toplama, sinek ilaçlama, mezarlığın telle çevrilmesi dışında önemli sayılabilecek hiçbir hizmet getirilmedi. Akşamüzerleri motosikletli gençlerin ve iş dönüşü traktörlerin, otomobillerin havaya savurdukları toz bulutu insanların ciğerlerine dolmakta, mahalle üzerinde toz bulutu oluşturmaktadır.

Oysa önceki dönemde kurulan asfalt şantiyesi ile bütün mahallelerin yolları yapılabilirdi . Hani büyükşehirde ne varsa mahallelerde de o olacaktı? Hani “ Sen Denizlisin büyük düşün”, “sen Çivrilsin büyük düşün”, “ Sen Çıtaksın büyük düşün” diyorlardı?

İki genç imza toplama çıkmışlardı. “Mahallede tozdan topraktan oturulamıyor. Topladığımız imzaları ilçe belediyesine sunacağız” dediler. Benim de imza vermemi istediler. Tepkim gençlere değildi elbet. “ Ramazan ayında bütün mahallelerde iftar yemekleri düzenledi belediyemiz. On bir ay sonra yeniden yemek verir. Daha ne istiyorsunuz. Belediyenin yasa, yönetmelik ve genelgelerde tanımlanmış görevlerini anımsatmaya gerek var mı? Niçin aday olduklarını, neler yapmaları gerektiğini bilmiyorlar mı belediye başkanları “ dedim.

Herkes gibi belediye başkanları da milletvekilleri de iftar yemekleri, mevlitli toplantılar ve benzerlerini düzenleyebilirler. Ancak bunların kurumlar adına yapılması çok yanlıştır.

Umarım,1 Kasımda yapılacak olan erken seçimdeki tavrımız ve oy vereceğimiz siyasi parti tercihimiz, yerel hizmetler anlamında da etkili olacaktır.